Shri Kartikeya Puja. Grosshartpenning, Münih (Almanya),

13 Temmuz 1986.

Geç kaldığım için üzgünüm. Bu programın, böylesine güzel bir yerde olduğunu bilmiyordum ve siz burada Michelangelo’nun Tanrının, Babanızın arzusunu ifade eden güzel bir resmini görüyorsunuz, sizi korumak için, size yardım etmek için ve de bu işe yarıyor.

Almanya’da, çok saldırgan olaylar yaşadık ve bu Batı yaşamında, her yönden yıkıcı bir etki yarattı. Değerler sistemi yıkıldı, Dharma fikri rahatsız edildi, kadınlar erkek gibi davranmaya başladılar ve pek çok kişi öldü. Çok genç yaştaki insanlar öldüler, çok, çok genç. Onların arzuları gerçekleşmedi, yaşamları onlara, savaştan başka bir şey vermedi. Bu gelip, daha süptil olan şeylerin hepsini yok eden bir tür ısı dalgasıydı.  Doğa soluklanacağı zaman veya öfkeli olduğu zaman, sadece büyük şeyleri yok eder ama insanoğulları yok etmeye başlayınca, değer sisteminiz, karakteriniz, iffetiniz, masumiyetiniz, hoşgörünüz gibi daha süptil olan şeyleri dahi yok eder. Bu nedenle savaş şimdi daha süptil bir seviyededir.  Bütün bu şeylerin Batıda, Batı karakteri üzerinde çok büyük bir tahribat oluşturduğunu anlamalıyız.  Bu nedenlede kişinin gayret göstermesi gereken ilk şey, bunu tamir etmek, onu düzeltmek, onun kendi ayakları üzerinde durmasını sağlamaktır. Çünkü insanlar kendi şahsiyetlerini, geleneklerini kaybettiler, gemilerini bağladıkları bir şey yok, kökleri yok. Ve bir tür entelektüel deneyim olarak, kendilerine getirilen her şeyi alarak ilerlemeye başladılar.

Kadınlar çok bağımsız oldular ve kendi problemlerini halledebileceklerini düşündüler – erkekler gibi olabileceklerini düşündüler. En kötü şekli ile problem burada başladı çünkü kadın kadındır ve onun içindeki erkek denilen şey çok küçüktür ve kadın olduğu şeyden kaçınarak, kendisinde çok az bulunan bir şeyi geliştirdiği zaman, komik bir hale gelir.

Ama kadın, belki de ölü olan pek çok erkek (bhoot) tarafından ele geçirilmiş olabilir. Erkeksi olmak arzusu, kadının aklına girmeyi isteyen pek çok bhootu cezp edebilir.  İçine girdikleri zaman ise, üzerlerinde bir kadın giysisi ve (kafalarında) bir şeytanın aklı var. Kadınlar bunu göremezler çünkü, bu şeytani şeyler belki de dünyevi bir şekilde başarılı olabilirler. Daha iyi durumda olabilirler. Belki de herkese hükmedebilirler, erkekler gibi kılı kırk yaran bir kişi olabilirler, aslında kesinlikle, çok muntazam, düzenli, temiz, güzellikten ve tatlılıktan yoksun birisi. O zamanda, bu kadınlar nihayetinde vampir gibi olurlar.

Yani savaş bitmiş olsa da bu, Almanya’nın kadınları üzerinden çalışıyor sanırım. Bu saldırının geldiğini daha öncede işittim, Amazon adı verilen kadınlar vardı. Şimdi tarih yine kendisini tekrarlıyor. Geçen gün Alman bir hanımla röportajım oldu ve onun davranışlarına şaşırdım çünkü onda hala bir Nazi olduğunu hissettim, Nazi bir bhoot onun içinde oturuyor. 

Çift kişilikliydi, bir taraftan sevimli bir şekilde konuşuyordu, diğer taraftan ise kendisi bir Nazi ve bir Faşist idi. Çok kurnazca argümanları var. “Bizler, Hindistanlılar gibi ezilen insanların yanındayız. Hintliler Aryan’dırlar, (Hint-Avrupa dili konuşanların soyundan gelenler) biz Aryanız ve bizler Aryanlara sempati duyan insanlarız”, demek yapabildikleri ilk şey. Hintliler spritüel insanlardır ve onlar da kendilerini bir Hintli gibi hissediyorlar, her şeyden, bilirsiniz, siz buna inanabiliyor musunuz?

Yaşamın kalitesi arttırılmalıdır, mesele budur. Erkeklerin kaliteleri, kadınların kalitelerinden farklıdır, bunu size pek çok kez söyledim ve eğer bir kadın erkek gibi olmaya çalışırsa, o zaman onlar uygun bir şeye ulaşamazlar. Bizde, bunun gibi bir sürü kişi oldu. Mao’nun karısını gördünüz. Bayan Chiang Kai Shek’i gördünüz. (asıl adı Soong Mei-ling /1928-1975 arası Tayvan cumhurbaşkanın karısı- lakabı Dragon Lady) Şimdi bu yeni bayan Carlos – Carlos, ismi neydi onun? Marcos, Marcos. (İmelda Marcos -Filipin diktatörünün eşi) Böyle olan pek çok kadın var. Erkeksi olmaya çalıştıklarında, her zaman ortalığı birbirine katarlar. 

Tarihte pek çok kadın oldu. Hindistan’da kadınlar çok donanımlıdırlar, İngilizlere karşı savaşmış olan Jhans’li Rani gibi kadınlarımız oldu. O bir duldu. Çocuğunu sırtına bağladı ve İngilizlerle savaştı. Atının 180 feet mesafeden (5,5 metre) bir kalenin gözlem kulesine sıçradığını söylerler. İngilizler şöyle yazdılar, “Jhansi’yi ele geçirmemize rağmen, zafer bizimdir ama övgüler Jhansi’li Rani’ye gidiyor”.  Hindistan’da yüce kadınlarımız oldu. Nur Jahan (Cihan) gibi, o da başka bir büyük kadındı, Chand Bibi’miz, Ahalyabai’miz oldu, ama onların hepsi kadındılar, onlarda erkeklerin egosu olmadı. Ama iş buna geldiği zaman, kişi çalışabilir, kadınlar erkeklerle birlikte ofislerde çalışabilirler ama onların erkek olmalarına gerek yoktur.

Size kendimden bir örnek anlatacağım. Lucknow’da evimizi inşa etmeliydim. Onu gerçek bir kadın stili içinde yaptım ve çok iyi bir ev inşa ettim. Herhangi bir erkeğin yapabileceğinden daha iyi, çok, çok ucuz bir şekilde.

Bir erkeğin yapacağı gibi, o gidip, her şeyden önce bir mimar bulacak ve her şeyi ölçecektir, sonra da  peşinen her şeyi ayarlamaya çalışacaktır. Sonra da kendi egosu içinde, pahalı bir yerlere gidecektir, dükkâna, pahalı bir şeyler alacaktır, bununla da aldatılmış olacaktır. Sonra, yine egosu içinde gidecek ve çok pahalı işçiler bulacak ve sonra bu işe birisini atayacaktır, bu kişi her şeyden sorumlu olacaktır –sorumlu.

Ben çok farklı bir şekilde yaptım. Param vardı ve bu nedenle gidip, kimlerin en iyi işçilere kimin sahip olduğunu, en iyi tuğlaların kimde olduğunu buldum. Ev tuğladan yapılacaktı. Sonrasında neye ihtiyacınız var? Yemeğini pişirecek bir kadın gibi,  sizin kuma da ihtiyacınız var, tamam mı? Sonra çimento lazım ve demir çubuklara ve işgücüne ihtiyacınız var. Yani Ben erkeklerin izlediği yoldan gitmedim. En iyi tuğlaları satan adamı buldum. O Bana, “”param yok çünkü bunları fırına koyup, tuğla ile doldurmalıyım ve bunun içinde, işe başlamak için bir miktar paraya ihtiyaç var”, dedi. Bende ona, “senden bütün bir fırını satın alacağım, bir tane fırının tamamını. Benden ne kadar isteyeceksin”, dedim. “Beş bin rupi yeterli” dedi. Ama Bana “fırın sönerse veya bir şeyler ters giderse, eğer yanlış yakılırsa, o zaman bu senin sorunun” dedi. Ben de, “Önemli değil, bir fırını Benim adıma hazırla” dedim.  Yani ondan fırının tamamını satın aldım, tamamını. Fırın tuğlaları koyduğunuz yerdir, bilirsiniz, sonra onu çamurla kaplar ve altından yakarsınız. Bazen şöyle de olabilir, her şey ziyan olabilir veya çökebilir. “Sen böyle yap, sadece 5000” dedim. Güzelce yakıldığı zaman, bunların hepsi size 50.000 rupiden aşağıya mal olmaz.

Sonra nehre gittim ve “bu kısım ne kadar?” dedim – dedikleri gibi, büyük bir kum alanı. “Bu zamanlar, yaz döneminde, çok azdır ama kışın oldukça fazla olur” dediler. Bir erkek gider ve derdi ki, “tamam, çok fazla kuma ihtiyacım var, getir şimdi. Sonra daha fazlasına ihtiyacınız olduğu zaman, şimdi yine biraz getir”, diyecektir. Ama Ben bunu böyle yapmadım. “Yaz mevsimi güzel bir zaman, ucuza alıyorsun, neden hepsini satın almayayım?” Yani bütün o kısmı satın aldım, bütün bu kum alanını. |Shri Mataji gülüyor & gülüşmeler var]

Tamam, sonra da nalburlara gittim. “Şimdi demire ne diyorsunuz?” dedim. “Sipariş etmelisiniz ama toplu olarak sipariş ederseniz, o zaman size daha ucuza veririz, peşin para ile ödemelisiniz”, dediler. Ben de, “tamam” dedim ve sipariş ettim. Yani hazırdı, yemek pişirirken yaptığımız gibi, her şeyi hazırlarsınız, orada hazırdır.

Sonra, ihtiyacımız olan şey keresteydi. “Kereste Nepal’dan gelecek” dediler. Bende, “tamam, başka ne?” dedim. “Kereste herhangi bir ormandan da gelebilir” dediler. Bunun üzerine orta Hindistan’da Jabal adı verilen bir yere gittim ve oradan kereste sipariş ettim. Bütün kereste kesilmişti, yeni kesilmişti ve oradaki bir mezattan bir sürü kereste aldım. Onlarda olanın hepsini aldım ve artı, oradan mermer aldım. Bu mermer daha önce hiç bir yerde kullanılmamıştı. Bende “bu çok basit, bu mermeri her yerde kullanabilirim”, dedim. Yani mermeri ve keresteyi, bu yerden satın aldım. Sonra iş gücü. Sonrasında arkadaşlarıma duvarcılık işinde iyi olan işçiler bilip bilmediklerini sordum.

Onlarda, “evet bu adam iyi, şu adam iyi” dediler. Bunun üzerine hepsini çağırdım. “Bu evde Benimle birlikte kalabilirsiniz ve Ben sizi çok iyi beslerim, size yemek veririm, size çok da iyi bakarım” dedim. Yani hepsini aileleri ile birlikte yerleştirdim (gülüşmeler) ve Ben onlar için yemek yapardım. Yemek yaparak onları kazandım ve Benim için her şeyi yaparlardı. (gülüşmeler) Kesinlikle. Bana karşı çok müşfiktiler, bildikleri yeni teknikler üretirlerdi, çimentodan bir mermer efekti meydana getirdiler. Bildikleri her tür sanatı orada uyguladılar. Bu sayede 20 yatak odalı ve 5 misafir odası olan, yemek odaları olan böylesine büyük bir ev, bir yıl  içinde ortaya çıkarıldı. Sadece bu da değil, evin fiyatına da hiç kimse inanamadı. Tutarının onda birini mimar alacaktı ama her şey güzelce yazılmıştı, her şey çok iyi yapıldı çünkü, Ben hesapları nasıl tutacağımı bilmiyordum, bu yüzden de her gün ne yapardım, her gün şöyle derdim ki, “tamam, bu gün şu kadar para aldım ve bu kadarını harcadım”, o zaman demek ki bu kadar harcandı. Bu şekilde her gün bunları kaydettim ve bunda tek bir rupi bile kaybolmadı. Bu sayede hiç kimse Beni dava edemezdi, problem yoktu aksi  durumda evini yapan bütün memurlar bir sürü problemle karşılaşırdı ve onların gelirleri vergilendirilirdi, bu şeyler, hiç bir şey, hiç bir şey olmadı. Ve bu kadar az bir para ile kocaman bir evin sahibi oldum. Ve bu, öyle bir ev ki, insanlar “Tac Mahal bile yıkılır da, bu yıkılmaz”, dediler. (gülüşmeler) Çünkü Ben iyi bir temel attım, her şeyi çünkü tuğlaları çok ucuza aldım. Tamamını çok ucuza aldığım bu fırının, yarısını sonra geri sattım çünkü çok fazla tuğla arttı. (gülüşmeler)

Sonrasında her ne almak durumunda kaldıysam, kum satın aldım, kumun yarısını sattım çünkü ona ihtiyacım yoktu – iki katı fiyata, bu sayede kumumu bedavaya almış oldum. (gülüşmeler) Oradan getirttiğim kereste, uygun bir şekilde kesilmiş halde aldım onu ve küçük bir tankım vardı, her şeyi onun içine koydum ve kesinlikle, ne diyorsunuz ona, kereste suya dayanıklı oldu. Onu aldım ve kerestenin yarısını kullandım sadece yarısını, yüz tane pencere ve altmış kapı için, geri kalanını sattım. Tahta parçaları bile, yakacak odun olarak satıldı, yanan odunları bilirsiniz, ne diyorsunuz onlara? Düşünebiliyor musunuz, bir kısmı kalas olarak satıldı ve bir kısmı da kulübe yapmak için. Ama Ben de onlar için yemek pişirmeliydim, rahat etmeleri ile ilgilenmeliydim, onlara güzel battaniyeler ve uyumaları için hoş yataklar aldım ve işçiler çok mutluydular.

İşte bir kadın, bir şeyleri bu şekilde halleder ve hesaplarımda hiç bir hata bulamamalarından dolayı herkes çok şaşırdı, hiç bir şeyde hata bulamadılar. Kocamın bütün arkadaşlarına Benden beş mil uzakta durmalarını söyledim. (gülüşmeler) Çünkü kocam başbakanla birlikte çalışıyordu, insanlar “tamam, rüşvet alıyor” veya bunun gibi şeyler diyebilirlerdi. Sonra başka bir problem daha vardı, gelip de Bana , “şu iyi değil, bu iyi değil” diyebilirlerdi. Ben onları uzakta tuttum çünkü onlar sadece tartışırlar, erkekler sadece tartışabilirler. (gülüşmeler) Kadınlar sonuç üretirler. Konferanslar yoktur, hiç bir şey. “Siz hiç bir şey yapmayın. Bırakın işi kendim yapayım” dedim. Bütün bu insanlarla beraber  çok hoş bir şekilde bu evi inşa ettim, sanırım bir de, bir film çektikleri güzel bir ev ve orada inşa ettiğim evi görebilirsiniz.

Yani ne zaman ki Sahaja Yogini olan bir kadın, kendisinin bu özel kalitelerini geliştirmek zorundadır çünkü onun sezgileri güçlüdür kadının sezgileri çok güçlüdür. O her zaman, kısa sürede doğru kararları verir. Eğer o bir kadın ise böyle, ama o kadın eğer yarım bir erkek ise, o zaman onun ne tür bir şey olduğunu Ben bilemiyorum. Yani bir kadın, bir kadın olmaya çalışmalıdır, o çok güçlüdür, o her şeye dayanabilen Toprak Ana gibidir ve onda olan en iyi şeyleri verebilir. Son derece fedakârca, son derece verici şekilde, hoş görülü, sevecen, affedicidir 

Ne zaman ki erkekler, kadınların kalitelerini geliştirirlerse, onlar o zaman aziz olurlar. Ama kadın peşinde koşanların kalitesini değil. Bu türden bir saçmalık orada yoktur. Erkekler “Vira’lar” (cesur, seçkin, yüce) olmalılar, onlar mert insanlar olmalılar, yiğit olmalılar. Cesur olmalılar ancak bununla birlikte aynı zamanda şefkat ve affedicilik geliştirmeliler. Ama sanırım bu durum Almanya’da çok fazla bunun aksi yönünde ve bunu Batılı Sahaja Yogiler arasında da görüyorum.  Bu devam etmekte olan  çok yaygın bir sorun – kadınlar korkunç egolar geliştiriyorlar. Hindistan’da kadınlar çalışırlar, her şeyi yaparlar. Çok uzun bir zamandır,  çok tanınan büyük hatiplerimiz oldu ama onların egoları yoktur. Annem şeref madalyası sahibiydi, o zamanlar bu dereceye sahip olan sadece iki üç kadın vardı ama Ben onda asla herhangi bir ego görmedim. Kızlarım, onlardan birisi mimar oldu ve aynı zamanda da iç dekoratör, şimdi çalışmıyor çünkü kocasının işi iyi ama o başkaları için evler yapar, başkaları için çizer, bedava başkalarına yardım eder. Ve onun böyle arkadaşları var. Yani bir kadın için başarı nedir? Çevresinde daha fazla insan var. İnsan gücü. Çevresinde daha fazla insan var. Ve erkeklerin kapasitesi nedir? Evin tüm ödenecek faturaları onlardadır, sigortayı onlar ödemelidirler, (gülüşmeler) arabayı tamir ederler. Bırakın pis işleri onlar yapsınlar. (Shri Mataji gülüyor ve gülüşmeler) Kadınlar herkesten, kocalarından, çocuklardan sevgi mektupları alırlar. Onlar sevilirler. Onlara önem verilir. Şimdi kadınlar artık erkeksi oldukları için bu avantajlara sahip değiller.  Eskiden eğer bir otobüste seyahat ediyorsanız, erkekler bir bayana yer verirlerdi. Şimdi kimse bunu yapmıyor. Bir keresinde – bir bayan seyahat ediyordu, yaşlı bir bayan- orada oturan genç bir adam vardı. “Neden onun oturmasına izin vermiyorsun?” dedim ona. “Neden vereyim ki? O da pantolon giyiyor, bende pantolon giyiyorum”, dedi. Yaşlı bayan pantolon giyiyordu, bu nedenle genç dedi ki, “ona neden yer vereyim, o bir pantolon giyiyor, ben pantolon giyiyorum, ne fark var?” (gülüşmeler)

Yani bunların hepsi bizim avantajımız ve ayrıcalığımız, erkek olmakla kaybediyoruz ve ne kazanıyoruz? Ne kazanıyoruz? Aslında, tam aksine, sanıyorum ki bu modern zamanlarda kadınlar önceden olduklarından daha da fazla erkeklerin kölesiler. Buna çok üzülürler.

Deyin ki bir Sahaja Yogini var. Şimdi çok kötü şekilde catch ediyor ve onun bazı problemleri var. Onun düşüneceği ilk şey, “Aman Tanrım, şimdi kocam beni terk edecek, çocuklarımı alacak, nereye giderim ben” olacaktır. Asla Sahaja Yogayı düşünmeyecektir. Ama Ben sıra dışı bir kadınla tanıştım, söylemek zorundayım ki, o gerçek bir kadındı. Bana, “Anne, ben şizofren olduğum için Sahaja Yogadan ayrılmak istiyorum. Kocamdan boşanacağım, çocuklarımı görmek istemiyorum. Sahaja Yoga benden, kocamdan ve çocuklarımdan çok daha önemli” dedi.

Ben, “bir kadın var” dedim.  O kadın dedi ki, “çocukluğumdan beri şizofrenim. Bunu şimdi keşfettim ve şimdi hastalık geri geliyor”. Ama çoğunlukla kadınlar kendileri için endişe ederler. “Aman Tanrım, kocamdan ayrılmam gerekecek” cümlesinin anlamı, onların kocalarına yaptıkları şeyin asalaklık olduğu anlamına gelir. “Çocuklarımı terk etmem gerekecek” ama ya Sahaja Yogadan ayrılmaya ne diyorsun? Eğer Sahaja Yoganın en önemli şey olduğunu düşünüyorsan, kendi şizofreninden de kurtulabileceksin. Tanrı sana neden yardım etsin? Bizler sadece sıradan kadınlar gibi düşünüyoruz, kendiniz hakkında yanlızca kendiniz hakkında endişelisiniz. Sahaja Yoga hakkında endişeli değil. Bazı erkeklerle aynı, ama erkekler bu kadar çok korkmuyorlar çünkü onlar kendi ayakları üzerinde durabileceklerini düşünüyorlar. Kadınlar, kendilerinin Sahaja Yoginiler olduklarını bilmeliler, onlar Sahaja Yoginiler ve Anne onlarla ilgilenecektir. Ama siz eğer sadece kendiniz için endişeleniyorsanız, kocalarınız, benim evim, benim çocuklarım ne olacak, o zaman bir duruma geliyorsunuz siz artık bir kadın değilsiniz şimdi. Bu iyi bir kadının işareti değildir. Bir kadın bütün çocukları sevendir. Onun sevme kapasitesi büyüktür ama eğer o kişi sefil bir hale gelirse, eğer dar kafalı olursa, o zaman bu kişi bir kadın değildir.

Sizlere torunlarımdan bahsetmiştim, Ben onlara “ne olmak istersiniz?” diye sordum. Onlar çok küçükler. “Havayollarında hostes veya hemşire olmak istiyoruz”, dediler. Bunun üzerine “Neden ki? Bu mesleklerde, bu kadar muhteşem olan ne var?” dedim. Onlarda Bana, “Büyükanne, sen sadece bu iki meslekte insanları besleyebilirsin”, dediler. Başkalarını gerçekten besleyebileceğiniz başka meslek yok, dediler.  

Başkalarını beslemenin neşesi, ofiste dosya yazmaktan daha fazladır. Kesinlikle – size söyleyeyim. Ofiste dosya yazmak korkunçtur. (Shri Mataji gülüyor ve gülüşmeler var) Güzel bir yemek pişirmek daha iyidir, (Gülüşmeler) bir sürü insanın bu yemeği yiyeceğini düşünmek ve bundan keyif almak, bu pis işi yapmaktan daha iyidir. Ama kadınlar kafalarını kaybettiler,  aklı başında değiller, aptallaştılar. Şimdi, Almanya’da çok dikkatli olmak zorundasınız. Avusturya’da çok dikkatli olmak zorundasınız, Avusturyalı kadınlar muhteşemler ama Alman kadınlara şunu söylemeliyim ki, sizler erkek olmaya çalışmayın.

Her şeyden önce bunun en iyi yolu, çok fazla konuşmamaktır. Eğer erkekler gibi konuşmaya başlarsanız, o zaman bütün bhootlar içinize girerler ve sadece erkekler gibi konuşmaya başlarsınız.

Ve sonra da erkeklerin nasıl kontrol edildiklerini görürsünüz – biz Hintli Hanımlar erkeklerimizi nasıl kontrol edeceğimizi, sizin yaptığınızdan çok daha iyi biliriz. Bizler neden boşanmayız? Neden bizim problemlerimiz olmaz? Tartışırız – tamam, bu önemli değil ama bizim erkeklerimiz başka kadınların arkasından koşmazlar. Bizler… Demek istiyorum ki, bizler kuaförlere gitmeyiz – bizde bütün bu şeyler, güzellik yardımları falan yoktur.  

Yani kendinize olan saygınızı geliştirin. Siz Shaktisiniz. Siz güçsünüz. Eğer erkeklerinizi lahana (beyinsiz, kafası çalışmayan) haline getirirseniz, çocuklarınız ne halde olurlar? Sadece lahana. Erkeklere saygı gösterin, onları erkek yapın, erkek olmalarından neşe duyun. O zaman asla sizi bırakmazlar. İkisi arasında bir yarışma yok. Almanya’da bu gün gördüğüm problem şu ki, kadınlar duyarlılıklarını kaybettiler. Alman kadınlar için kesinlikle hissettiğim şey bu. Müziği ele alın, sanatı ele alın. Çok fazla faaliyet var orada. Kim hatırlanıyor bu gün? Bakın, orada kim hatırlanıyor? Bir müzisyen – Mozart. Herkes Mozart’ı hatırlar, orada bir çikolatanın üzerinde bile Mozart görürsünüz. (Gülüşmeler) Bilemiyorum, zavallı şey – kendisi hiç bu çikolatalardan yedi mi, yemedi mi acaba? (Gülüşmeler)

Veya hatırlayacaklardır ki, buraya bakın, Michelangelo’ları olacak veya Leonardo da Vinci’leri olacak veya bunun gibi birileri olacak. O zamanlar elinde dosya ile bir aşağı, bir yukarı koşturan bir memuru hiç kimse hatırlamaz. (Gülüşmeler)

Yani kadınlar, sonsuz değerde olabilecekleri bir şeylere sahip olmalılar, bunu geliştirmeliler. Kadınların sevebilmesi, sevebilmesi ve sevebilmesi en büyük şeydir. Ama kadın bencil ve ben merkezli olup, kendisi için, her şey için endişe ettiği zaman, onun sevgisinde bir güzellik yoktur.

Bu gün, bu şeyi özel olarak ele aldım çünkü Bana Kartikeya olarak ibadet ediyorsunuz, Kartikeya, Uma’nın, Parvati’nin oğluydu.  O sadece, bu ikisi için bir anneydi. Ganesha ve Kartikeya. Bir gün onların ebeveyni olan Shankara ve Parvati, ikisi de dediler ki, “ikinizden birisi, Toprak Ananın etrafını dolaşıp ilk önce buraya varan, özel bir ödül kazanacak”, dediler. Yani Kartikeya erkek gücü idi, kesinlikle, “tamam tavus kuşu olan bineğimin üzerine binerek başlayacağım”, dedi.

Ganesha ise kendi kendine “Bana bakın, Ben küçük bir oğlanım, Onun gibi değilim Ben ve bineğim de, küçük bir fare. Nasıl bunun üstesinden gelirim?” Ama sonra şöyle düşündü: “Annem tüm evrenden daha yüksek.”  “Bu Toprak Anne nedir ki?” dedi.  Kartikeya, Toprak Ananın etrafını dolanmaya gitmişti. Shri Ganesha, sadece üç kez Annesinin etrafında tur attı. (Gülüşmeler) Ve ödülü o kazandı. Bu nedenle, Onun için annevari kaliteler içinde  Anne, en yüksek olandır, hatta Sadashiva’dan bile daha yüksektir. Anne. Ama şaşırtıcı şekilde, Sahashiva’nın sevdiği şeyde budur. Sizin, annenize saygı göstermenizdir – bu sizdeki anneliktir. Sizin içinizdeki kadınlık.  (Anne Hindi veya Sanskritçe konuşuyor ve sonra tercüme ediyor). “Her nerede kadınlar saygı değerlerse ve onlara saygı gösteriliyorsa, Tanrı orada oturur” Kadınlar çok önemlidir. Tabii ki Batılı erkekleri de suçlamalıyım,  onların kadınlarına kötü muamele edişlerini, onları dinin dışında tutmalarını, onların kadınları hep aşağı seviyede tutmalarını, demek istiyorum ki, Hindistan’da bunu yapan Müslümanlarımız vardı ama onlar çok sofistike saldırganlardandır, çok kötü yaptılar ve bütün kadınları aşağıda tuttular ama önemli değil bu. Siz yine de onları affedin ve sizler çok güçlü kadınlar olmaya çalışın.

Bir kadının güçleri, Tanrının güçleri olan sevgiden kaynaklanır. Ve münakaşacı entellektüelizmi kullanmaktansa, bu kullanılmalıdır, gerisi saçmalık. Enerjinizi bununla ziyan etmeyin. İstiyorum ki, özellikle de Almanya’daki Sahaja Yoginilerden, daha ve daha da fazla hanfendice olmalarını istiyorum. Bu sadece iyi yemek pişirmek değildir, bu yaşama karşı gösterilen tavırdır. Sahaja Yoganın bütünüyle, bizlerin sevme kapasitesine bağlı olduğu şeklinde daha geniş bir şekilde düşünmeli. Bizler son derece sevecen, son derece müşfik olmalıyız ve Sahaja Yogilerle ile ilgilenmeliyiz, mümkün olan bütün neşeyi onlara vermeliyiz.

Aksi takdirde onlar bu ülkede vampir gibi olacaklar. Bu yüzden çok dikkatli olun ve erkekler içinde diyeceğim ki, eğer bu tür kadınlar varsa, sizler onlara saygı göstermelisiniz, onlara tüm ayrıcalıkları sağlamalı ve sizler onlarla ilgilenmelisiniz. Kadınlar çocuklara bakarlar ama siz de onlara ihtiyaçları olan bütün parayı, tüm desteği sağlayın. Onlardan hesap falan sormayın, bırakın onlar halletsinler. En fazla batarsınız, ki zaten öylesiniz. (Gülüşmeler) ama önce onların Sahaja Yogaya karşı tutumlarının nasıl olduğuna bakın.  Erkeklerin kontrolündeki evlere kıyasla, cüzdandan sorumlu olan kişinin kadın olduğu ailelerden, Sahaja Yoga işi için her zaman daha fazla para geldiğini gördüm. Bu çok şaşırtıcıdır. Kontrol erkeklerde olduğu zaman, onların arabalarını düşünmeleri gerekir, pek çok büyük şey düşünmeleri gerekir ama kadınlar kontrolde oldukları zaman, Benim nasıl para biriktirdiğimi size gösterdiğim şekilde, kadınlar nasıl para biriktireceklerini bilirler. Erkekler asla biriktiremezler, onlar asla para biriktiremezler. Ancak kadınlar biriktirebilirler ama eğer bu kadınların daha büyük bir ilgileri varsa. Aksi halde ise,  eğer onlar rahatlarına düşkünseler, bir dükkâna gidip adama tişört alıp, bütün sarileri de kendileri için satın alarak paranın tamamını bitireceklerdir. Böyle yapabilirler. Ama eğer bu kadınlarda daha geniş bir bakış varsa, onların daha büyük bir ilgileri varsa, bu kadınlar parayı çok akıllıca kullanabilirler, parayı her zaman başkaları için harcarlar. 

Ben ne yaparım? Ne varsa, kocam evin idaresi için Bana ne kadar verirse – ki bu miktarın oldukça fazla olduğunu söylemeliyim –  ama Ben bu şeylere bayılıyorum, büyük çarşılara giderim, oradan alırım, bundan tasarruf etmeye çalışırım, buradan tasarruf ederim, kıyafetlerimden tasarruf ederim. Ben kazaklarımı şimdi ilk kez iyi bir kuru temizlemeye verdim. İşte bir kadın bu şekilde tasarruf eder ve sonra da bu miktarı genel iyilik için kullanır çünkü onun gerçek tatmini budur. Evlilik hayatımız için, sosyal hayatımız için, bu tür bir dengeli bakış geliştirirsek, bizler dünya için ideal insanlar olacağız.

Okul içinde, bunu çok açık bir şekilde söyledim. Şimdi bunu duymak isterseniz, rica ediyorum – bu broşür yanınızda mı? Onu okumayı istedim, Uh? Hayır, yanınızda değil mi. Bu sadece erkeklerde olduğu gibi (Gülüşmeler) Onlar kendileri Bana, onu burada okumak istediklerini söylediler, bakın. Eğer erkeklerden yemek pişirmelerini isterseniz, her şey ortadan kaybolacaktır. Yani –

Gregoire: Shri Mataji, tüm saygımla size sorabilir miyim, bir erkek olmanın herhangi bir avantajı var mı?

[Shri Mataji gülüyor & gülüşmeler]

Shri Mataji: Erkek olmaksızın kadın kendisini ifade edemez. İfade edemez çünkü o, (kadın) potansiyel olandır. Erkek kinetiktir. Bu kesinlikle göreceli terminolojidir. Bir erkek olmadan siz var olamazsınız, olamazsınız. Siz hatta şöyle varsayalım, eğer siz Toprak Ana’da bulunan tüm kokulara sahipseniz, sizin çiçekleriniz olmadığı sürece, Toprak Ana’da koku olduğunu nasıl bileceksiniz? Erkekler en önemli şeylerdir, aksi halde kadınlar ne yapardı? Tüm enerjileri çürürdü. Yani eğer kadınlar Toprak Ana ise, sizlerde çiçeklersiniz.

Avantaj ne? Sizler insansınız – herkes sizi görür. [Gülüşmeler]
Gregoire: Etrafta Kartikeya gibi koşuşturmak. [Shri Mataji gülüyor & gülüşmeler]
Shri Mataji: Eğer böyleyseniz, biz ne yapabiliriz ki? (Gülüşmeler) Siz evde oturamazsınız. Yapamazsınız – trende bile, eğer bir yere gidiyorsanız, tren durur durmaz bütün erkeklerin trenden aşağıya indiklerini görürsünüz. Orada oturamazlar [Gülüşmeler]

Kocama, “Sürekli olarak evden kaçıyorsun, nedir bu? Neden biraz evde oturamıyorsun? Oturmalısın” dedim. Bunun üzerine Bana, “hayır, bizim tarafta eğer bir adam evde oturursa, ona “ghar-ghusna” [Hintçe, evde kalmak] denir”, dedi. Bunun anlamı, “sürekli evde kalan kimse” demektir, Bende, “evden sürekli olarak kaçan bir adama ne ad veriyor onlar?” dedim.  “Ghar- bhagna” [Hintçe, zıplayarak kaçan], bu uzağa kaçan anlamına gelir, firari. [Gülüşmeler] Bu ikisinin arasında bir şeyler olması lazım. Ama bu erkekçe, tamam. Ama Sahaja Yoga ile halledebiliriz, yapabileceğimiz şey ikisi arasında bir denge meydana getirmektir. Sahaja Yoganın yaptığı şey budur, o denge verir. O zaman siz birbirinizin varlığından keyif almaya başlarsınız, çok fazla, evde bile neşe duyarsınız, dışarıda da neşe duyarsınız. Yani evin içinde de, dışında da beraber olabilirsiniz. İlgi duyduğunuz şeyler aynıdır çünkü ilgiler aynı olur. Toprak ananın üzerine düşen çiçeklerin, Toprak Anayı güzel kokutmaları gibi, o zaman bizler Toprak Ana güzel kokuyor deriz, bu kadar güzel. Tamam.

Yani eğitim için Ben zaten talimatları verdim ve bunu zaten konuştuk, şunun, bunun için, bu  Maria Montessori için büyük bir patırtı koparmayacağız. Sahaja Yoga okullarımız olacak. Saçmalık, çünkü Maria Montessori (İtalya’nın ilk kadın doktoru, pedagog ve antropoloji profesörü) tarzı eğitim veren okulları gördüm, orada kadınlar korkunç bir hale geldiler, kendilerinde geliştirdikleri egonun boyutuna şaşırmıştım. Bu yüzden sizler Sahaja Yoganın öğretmenleri olacaksınız ve bu bir Sahaja Yoga Okulu olacak. Sydney’de veya Melbourne’da, Melbourne’da çok hoş bir şekilde okulu başlattık ve şimdi Sydney’de de aynısını yapacaklar. Açıkça bu bir Sahaja Yoga Okulu, bu konuda bir korkumuz yok. Bu, açıkça bir Sahaja Yoga Okulu ve sonrasında insanlar bunun dışında pek çok şey başardılar. Biz neden böyle bir kıyafet giyelim ki? Bizim hep beraber çıkıp, “bu bir Sahaja Yoga okuludur” demeliyiz. Yani sizler, öğretmenler de Sahaja Yoga’da birer uzman oldular, yani onlar iyi birer Sahaja Yogi olmak zorunda. Yoginiler veya Sahaja Yogiler. Egoist olmamalılar, onlarda ego olmamalıdır, catch etmemeliler, catch eden hiç kimse Sahaja Yogada iyi bir öğretmen değildir. Bu böyle değil – bir Maria Montessori okulunda gece vakti öğretmen içki içer, sigara içer ve sabaha yine bir Maria Montessori öğretmenidir.

Burada  ilk olarak bir Sahaja Yogini olmak zorundasınız ve ancak bundan sonra bir Sahaja Yoga okulunda öğretebilirsiniz. Bu kaliteye sahip olmak zorundasınız, bu çok önemlidir. Bu önemli olduğundan dolayı da, Aydınlanmış Ruh olan veya Aydınlanma alabilecek öğrencilerimiz olmalıdır.

Pekala. Bu günkü puja özellikle Kartikeya için. Kartikeya yüce olanı temsil eder, Ona bütün Ganaların lideri veya kaptanı diyebiliriz – hepsinin, Başkomutan gibi. Ganesha, Kraldır ama Kartikeya Başkomutandır ve Alman karakteri de, her şeyi kumanda etmek olduğu için, erkeklerin kendi ruhlarının ve kendi erkekçe kalitelerinin komutasında olacakları, kadınlarında kendi kadınsı kalitelerinin komutasında olacakları bu yerde, bu pujayı yapacağız.

Komutada olmak, bir üstat olmaktan farklıdır. Ustad onu sahiplenir ama bir komutan onu sahiplenmez. O, buna sahip olmaz. Bu da kayboldu, sahiplenmede kayboldu, biz onu sadece  kumanda ederiz. Ve şimdi gelmemiz gereken konum budur, Ganesha konumundan, Kartikeya konumuna. Ve şimdi bizim gelmemiz gereken konum budur. Tam tersi.

Ganesha hoştur, O Kraldır, tüm güçleri ile güzelce oturuyor, tamam mı? Masumiyet oradadır ama masumiyete komuta eden Kartikeya’nın ki, size bu buyruğun bir gücünü verir. O kumanda eder.

Guru pujadan sonra, başkalarına kumanda etme gücüne sahip olmamız daha iyidir ve bu kumanda eden ruh hali erkeklere, konuşmaları, dinamizmleri, kişisel kazanımları vasıtasıyla gelir. Kadınlar için ise sevme güçleri, hoş görmeleri ile zarif davranışlarıyla, affedicilikleri, şefkatleri vasıtasıyla gelir. Bu yüzden hadi bu gün bunu geliştirelim, buna kumanda edebilelim, bu bizim neye sahip olduğumuz değil, kumanda ettiğimiz bir pozisyondur. Umarım Kartikeya’nın ne olduğunu anlarsınız.

Tanrı sizleri kutsasın!

Yani, haydi pujaya başlayalım.

Bunu kim yaptı? Sen mi yaptın – bu Ganesha’yı? Öyle tatlı ki, çok iyisin, söylemek zorundayım.

Tanrı sizleri kutsasın!

Kenara doğru: Bunu yapmak için Almanları da getir. Haydi, buraya biraz daha fazla Almanya’dan kişiler gelsin, bayanlar da, tabii ki.

Sahaja Yogiler: Shri Ganesha mantraları ve Shri Ganesha Atharva Sheersha.
Shri Mataji kenara doğru: Hadi diğer hanımları alalım. Ganesha’yı yapan kişiyi – o da mı Alman?  O da yıkamalı.

Almanya’ya gelmem için Bana mektup yazanların hepsi, gelip ayaklarımı yıkasınlar. Tanrı sizleri kutsasın! Tanrı sizleri kutsasın! Teşekkür ederim!

Kenara doğru: Bunu içinden çıkarın. Şimdi çıkart. Gerek yok.

Tanrı sizleri kutsasın!

Shri Mataji (kenarda, bir bebeğe isim veriyor): Kıza mı isim verilecek? Şu. Biz ona Kamala diyeceğiz, Kamala. Kamala, Tanrıça’nın ismidir, tamam mı? Lakshmi, Kamala. Tanrı sizleri kutsasın! Biraz şarkı söyleyebilirsiniz çünkü iki hanım daha var. Ve Guido hala bunu yapmalı, Hugo demek istedim. Hugo bunu yapmalı. İyi. İşte bu. Tanrı sizleri kutsasın!

(Sahaja Yogiler şarkı söylüyorlar)

Diğer tarafa gel. Bu tarafa. Şimdi hanımlar kimler? Başka hanımlar daha var mı? Bitti mi? İyi. Sertçe ov. Sertçe ov, ov, ov, ov, ov, ov.

Biraz su kullan. Sertçe ov, Sertçe ov, Sertçe ov, Sertçe ov. Tanrı sizi kutsasın! Şimdi ikiniz buraya gelin. Teşekkür ederim. Aynı suyu kullanabilirsin, çünkü orada zaten çok fazla su var.

1:04:38

Shri Mataji [ayaklarını kurulayan Yogilere]: Sertçe, kuvvetlice. Bakın, Vishuddhi biraz daha temizlenecek. Hala sert.

Shri Mataji: Şimdi, Kartikeya’nın bin ismini söyleyebiliriz.
Sahaja Yogi: Bin?
Shri Mataji: Hayır, 108. [Shri Mataji gülüyor & gülüşmeler]

Bin tane iyi olur diye düşündüm ama hadi 108 olsun. Bakalım 108 ile nasıl çalışıyor. Yüksek sesle söyleyin. 
Gregoire: Yani, Warren ilk önce İngilizce anlamını okuyacak, sonra da ben mantrayı Sanskritçe söyleyeceğim ve hep beraber  “Om twameva sakshat, Shri” örneğin “Skandaye, namaha”.
Shri Mataji: Hayır, bunu bu kadar büyük yapmaya gerek yok.
Gregoire: Shri Skandaye, namaha.
Shri Mataji: Hum.
Gregoire: Evet
Shri Mataji: “Om twameva sakshat” 
Gregoire: çok uzun.
Shri Mataji: Dharut [?].
Gregoire: Öyle.

Warren: Güçlü düşmanlara karşı galip gelen
Gregoire: Skandaye
Shri Mataji: Yüksek sesle, yüksek sesle, net değil.
Gregoire: Om Shri Skandaye namaha.

Warren: Yüce Rabbimi övün.
Shri Mataji: Hayır, henüz değil. Ona başka bir tane verin [mikrofon]. Onda da bir tane olsun, çünkü bu net bir şekilde söylenmelidir, aksi halde anlamı yok. 
Warren: Yüce Rabbimizi övün. O Gerçek adanmışların yüreğinde bulunur. 
Gregoire: Guhaye
“Om Shri Guhaye namaha”
[Ses kesildi]
Warren: Asurik güçlere karşı zafer kazanan Tanrıyı övün
Gregoire: Rakshopala Vimardhanaye
“Om Shri Rakshopala Vimardhanaye namaha” 
1:06:43

1:28:55
Eğer fark ettiyseniz bu 108 isimde, onlar Kartikeya’nın, Pingala’da, sağ kanalda aktif olan masumiyet olduğunu gösterdiler. Bu aynı zamanda, Prana ile çok ilgilidir. Bu size Prana verir. Prana, soluk alıp verdiğimiz, hayati nefestir. Bu yüzden sağ kanal ile alakalıdır. 

Sonra aynı zamanda sonsuzlukla ilgilidir, Ananatari. Ananta (nefes alıp vermek, yaşamak) yılandır, Vishnu’nun erkek kardeşi olan Shesha’dır. Yani bu, burada Kartikeya olarak temsil edilen O’dur. Ona Ananta adı verilir. Bu yüzden O ateştir.  O içinizde yakıp kül etme kapasitesini ateşleyen kişidir, kuvvet – aynı zamanda insanlara kumanda etme kapasitesidir ve diğer taraftan parıltı dolu bir kişi olma kapasitesidir.

Bakın, masum bir kişi çok parlak olabilir. Tüm bu kapasiteler Kartikeyea’nın Swarupasında ifade edilmiştir – Onun durumunda/konumunda. Bu gün Kartikeya’ya ibadet ederek, Kartikeya’nın şimdi içimizde uyandığını bilmeliyiz ve bu kapasite ile bizler savaşmalıyız. 

Nihayetinde O, Nishkalanka’dır (Lekesiz – Shri Mataji’nin isimlerinden). O final olandır: yani Ganesha’dan İsa’ya ve oradan Nishkalanka’ya. Bunlar masum olanın geçtiği üç evredir. Ganesha’dan Kartikeya’ya ve şimdi İsa’ya ve İsa’dan Nishkalanka’ya. 

Nishkalanka formunda O masumdur, yani Kalanka yoktur – Onun üzerinde leke yoktur, hiç bir şey yoktur. Kesinlikle temizdir, kusursuz. Artı O ateş gibidir, artı O Ekadesha Rudra’nın bütün kalitelerine sahiptir, bu Shiva’nın yok edebilen onbir kalitesi veya gücü anlamına gelir. Bu yüzden Onun şeytani olanı öldürme ve yok etme kapasitesi vardır ve takipçilerine kutsama ve cesaret verme kapasitesi vardır.

Bu Kalaki adı verilen son enkarnasyondur, normal kelimelerde siz buna Kalaki dersiniz, aslında bu beyaz at üzerindeki Nishkalanka’dır. Yani beyaz atın üzerinde oturan Kartikeya’dır. Yani işte masumiyet bu şekilde içinizde Kartikeya noktasına dek büyür. Bu, bu gün Kartikeya’nın sizlerin içinde doğduğu, uyandığı yer olan ve sizin Almanya dediğiniz bu topraklarda yapıldı.

Tanrı sizleri kutsasın!

1:32:23
Gregoire: Bolo Shri Kartikeya Nirmala Sakshat Shri Adi Shakti Mataji Shri Nirmala Devi Ki – Jai! Shri Nirmala Devi Ki – Jai! Shri Nirmala Devi Ki – Jai!

Shri Mataji: Eğer biraz şarkı söylemek isterseniz söyleyebilirsiniz ya da “Ya Devi Sarva Buteshu” diyebilirsiniz, hangisini isterseniz. Hanımları buraya istiyorum, yedi tane evli bayan, sadece Bana yardım etmek için. İlk olarak, eğer onlar buradaysalar küçük kızları alacağız, küçük kızlar yukarı gelin.

Shri Mataji, genç bir oğlana: Biraz sonra, Bana garland vereceğin zaman – tamam mı? Şimdi kızların gelmesi lazım. Kızlar nerede? Bütün kızlar yukarıya gelsin. Bütün bu kızlar kim, burada olanlar kim? Tamam, gelin. Tamam, yakına gelin. Sende gel, her ikinizde. Tamam. Sende gel, ikinizde gelin.

Oturun, oturun.

Eğer evlenmemiş bir kız varsa, büyük evlenmemiş bir kız, lütfen gel. Henüz evlenmemiş birisi: birileri. Evet, gel.

Bunu kaldırmalı sanırım. Birisinden bunu kaldırmasını iste. Bu havluları da kaldırın.

Şimdi, Sharminda nereye gitti? Veya Evelyne, herhangi birisi. Maggie?

[Shri Mataji, kumkum hakkında Hintçe konuşuyor]
Gregoire: Yani kitapçığı aldık, bu mavi olanı, sayfa 8.
[Shri Mataji, su hakkında Hintçe konuşuyor]
Yakına gelin. Buraya oturun.
Bırakın oynasın.
Gregoire: Shri Mataji, Tanrıça’ya ilahiyi söylemeden önce, size Lord’s Prayer (Rabbin Duası) değiştirilmiş bir versiyonunu size okumak istiyoruz :
Ey yeryüzündeki Annemiz, adın kutsansın.

Krallığın gelsin, gökte olduğu gibi yerde de arzun gerçekleşsin.

Gündelik ekmeğimizi, bugün bize ver.

Bize karşı günah işleyenleri affettiğimiz gibi, sizde bizi affedin.

Bizi günaha girmekten koruyun, bizi kötülükten kurtarın.

Çünkü baba, çocuklar ve şan sizindir.

Sonsuza dek.

Âmin.

Shri Mataji: Çok tatlı.
[Gülüşmeler]