Yaklaşmakta olan Hindistan Turu hakkında

Shudy Camps Park, Shudy Camps (England)

Feedback
Share
Upload transcript or translation for this talk

Yaklaşan Hindistan Turu hakkında konuşma. Shudy Camps (İngiltere), 13 Kasım 1988.

 

Bu kutlu günde, hepimizin bir arada olması hoş bir fırsat ve aslında bu gün, kız ve erkek kardeşler günü. Hepinizin kız ve erkek kardeşleri ile burada toplanmış olmanız ve bu Diwali etkinliğinden keyif almanız da, çok güzel. Hindistan’da çok güzel bir etkinliğimiz oldu ve Bombay’da kutlandı. Onlar Mutlu Diwali temennilerini ve iyi dileklerini size gönderdiler. Hepsi sizleri bolca hatırladılar.

Bu gün sizlere bir konuşma yapmayacağım ama gideceğimiz Hindistan turu hakkında bazı şeyleri sizlere söylemeliyim çünkü daha sonra, bunun hakkında konuşabileceğimizi sanmıyorum. Bu yüzden ilk olarak, Hindistan’da nişanlanmış olan kızları bilmek istiyorum. Ayağa kalabilir misiniz, onlardan burada olan var mı? Hindistan’da nişanlanmış olan kızlar, burada değiller, hiç birisi yok mu? Umarım liderler kendi bölgelerindeki nişanlanmış olan kızları biliyorlardır, değil mi? Nişanlanmış kızları ve oğlanları görmelisiniz. Bölgenizde nişanlanan oğlanlar var mı?

Sahaja Yogi: Evet.

Shri Mataji: Hiç kimse? Graz’dan ?

Sahaja Yogi: Thomas [Voltrum].

Shri Mataji: Graz’dan iki oğlan.

Sahaja Yogi: Evet ve Thomas Voltrum da, o Tumal’ın kızı ile nişanlandı. ve.

Shri Mataji: Ah, ama o bu sene evlenmiyor.

Sahaja Yogi: Ha.

Shri Mataji: Ne? Hayır, hayır, Graz’dan.

Sahaja Yogi: Bilmiyorum, Shri Mataji. [ Onun evliliği garanti değil veya vazgeçti.] Diğeri de Martin, Shri Mataji. Her ikisi de turdalar.

Shri Mataji: Her ikisi de turdalar. Aynı şekilde şu bilinmeli ki, bir yerlerde nişanlanan kızlar veya bir yerlerde nişanlanan oğlanlar bu tura gelmek zorundalar. Bana danışmalısınız, hepiniz, bütün liderler, bir ara, yarın, kimin geldiğini, kimin gelmediğini netleştirmek için ve onların fotoğraflarını, formları. Umarım yanınızda getirdiniz.

Liderlerin size söylemiş olmaları gereken belli bazı şeyler hususunda, sizler kararlarınızı verdiniz. Tura gelecek olanlar çok fazla kıyafet getirmemeliler ve çok fazla şeyde, onlara ne diyorlar, tuvalet malzemesi, özellikle de bayanlar için bu. Çünkü bazıları, bu ağır şeyleri taşımak zorunda kaldıkları için,  elleri ağrımaya başladı diye çok yakındılar.

Bu yüzden onlara karşı nazik olmak, bir tür yumuşak çanta getirmektir ve sizin için altı kurta, altı pijama ve iç çamaşırları da temin ediyoruz, sadece otuz altı pounda. Bunu ödediniz. Sanırım bir kurta pijama fiyatı, Londra’da yirmi sekiz pound. Yani bu orada olacak. Artı bayanlar için,  altı sari, altı bluz ve altı iç eteğimiz var, çok iyi kalitede, bunun için yine sadece otuz altı pound. Biz bunu otuz pounda yaptık ama bunu çok, çok sert şekilde kestik. Bu yüzden onu otuz altı pounda getirdik, bu her parça için bir pound arttırdık, bütün hanımlar için. Yani çok fazla Batı giysisi getirmeyin lütfen. Gerek yok. Buradan her ne ile seyahat ederseniz, onunla geri gelebilirsiniz. Sariler ve iç etekler vara, her şey hazır sizin için. Göndermiş olduğunuz ölçülerle çalışıyoruz, bilirsiniz pek çok kişi için bunu yapmak,  ne kadar zor. Altı yüz, yedi yüz sari aldım şimdiye kadar. Ama eğer daha fazla sayıda gelecek bayan varsa, bilemiyorum, yeniden ayarlamamız gerekecek.

Düşünün yedi yüz sari ve sonra bu sariler bluzlarla uyumlu olmalı ve sariler de iç eteklerle uyumlu olmalı ve herkesin farklı ölçüleri var. Yani ne kombinasyon ama. Sadece matematiksel olarak hesaplayın, ne neye kadar yükseldi bilemiyorum. Oğlanların ki kolay, ölçüleri farklı ama erkek kıyafeti aynı, böylesi bir problem yok çünkü hanımlar üniforma gibi aynı sarileri giyemezler. Farklı renklerde, farklı şeyler almalıyız. Hepsi bu, bütün bu işleri sizler için yaptık, bu yüzden büyük büyük bavullar getirmeyin.

Şimdi bir başka karar daha verilmeli, çok ağır, kocaman bavul getiren herkes bunu Bombay’da bırakacak. Hiç kimse bunu taşımayacak. Biliyorsunuz, bir keresinde otobüslerimizden birisinin üstünü kırdık ve bu sefer, otobüsçüler, “size artık otobüs vermeyeceğiz çünkü üstüne çok ağır bagajlar koydunuz”, diyerek bizi geri çevirdiler. Bu yüzden de Ben,  sizlerden çok, çok net bir talepte bulunmak zorundayım, lütfen büyük çantalar getirmeyin.

Oradan daha fazla şey getirmek istiyorsanız, Hindistan’dan güzel bir şeyler satın alabilirsiniz. Ama şimdi, sadece gelip gitmek için düşünmeniz gereken, zaten sahip olduğunuz sariler ve aynı zamanda yaklaşık üç inç kalınlığında bir köpükle, bir uyku tulumu. Bu başarısız olduğumuz bir şey çünkü Hindistan’da şilteler yapmaya çalıştık ama yağmurda bozuldular. Bu yüzden uyku tulumunuzla beraber yaklaşık üç inç kalınlığında köpük almanız en iyisi. Herkes bir uyku tulumu getirmeli. (Fazlasına) Gerek yok.

Herkes bir uyku tulumu getirmeli ve uyku tulumu ile beraber üç inç, dört inç kalınlığında Hindistan’da bırakabileceğiniz,  altıda üç bir köpüğünüz olmalı ve Ben onların, sizin sonradan bir problemle karşılaşacağınızı sanmıyorum. Bizim daha önce orada satın aldıklarımız çok inceydiler. Onlar çok iyi değildiler. Bu yüzden, bu sefer sadece üç dört inç kalınlığında köpük, sadece sıradan köpük alın. Hindistan’da da köpük aldık. Problem, köpüğün o kadar da iyi olmaması ve o sadece Bana verilebilir. Bu yüzden köpüğü buradan getirmek daha iyi olur ve gereksiz şeyler getirmekten kaçının. Sıkıntıya gerek yok çünkü tüm hediyeler ve bütün bu şeyleri Ben sizin için taşıyacağım. Yani endişe etmenize gerek yok.

Hala gitsem mi, gitmesem mi diye düşünenler derhal karar vermeliler çünkü sonra zor olacak, eğer birisi son dakikada gelmek isterse, bu imkânsız. Son seferde bazıları yürümek zorunda kaldı çünkü biz geç gelen beş kişi için veya on kişi için,  bir otobüs bulamayız. Bu yüzden en iyisi, gelmek isteyenlerin karar verip paralarını ödemeleri ve her şeyi tamamlamaları. Mümkün olduğunca kısa sürede para ödenmeli çünkü Ben bu pazar gidiyorum. Yani bu yarın veya sonraki gün, olması gereken bir şey, bütün parayı ödemiş olmalısınız. Bütün liderler de paralarını ödemeliler ve gösteriyi idare etmeliler.

Şimdi evlilikler, teklifler ve bütün bu şeylere zaten sahibiz ve mümkün olduğunca burada karar vereceğimiz ve onları burada nihayete erdireceğimiz için,  bütün liderler evlilik önergelerini yarın Bana vermek zorundalar ve sonra da insanlara sormalıyız. Ama kişiler bir şekilde, “biz Hintlilerle evlenmek istemiyoruz” diyen insanlardan olmamalılar. Kimileri, “biz istemiyoruz” derler, Özellikle de Avusturalyalılar böyle derler ama gördüğümüz şey, bütün Avusturalyalıların catch ettikleri. Korkunç olan birisi gitti. Hintliler dışında hepsi catch etmişlerdi. Hintliler catch etmezler. Onlar catch etmezler, onların egosu yoktur. Egolar aptaldır, aptalca şeyler yaparlar, çok aptalca ve ego ile salakça şeyler yaparlar. İşte o budur. Onlar catch etmezler. Onlar bu şeyleri yapmazlar. Demek istiyorum ki, onlar tutarlıdırlar. Yani, “Hintlileri almayacağız”, demek, bu, bu başka bir saçmalık. Demek istiyorum ki, Hintliler, “biz şu ülkeyi, bu ülkeyi istemiyoruz”, diyebilirler ama bu Sahaj değildir. Yani kişi böyle söylememelidir: onlarda iyi olan bir şey var, asla catch etmezler ve vibrasyonlarını kaybetmezler. Şimdiye dek vibrasyonları olup da sonra kaybetmiş olan tek bir örnek var Hindistan’da, hepsinin içinde tek bir kişi. Onlar vibrasyonlarını kaybetmezler. Belki buraya gelen birileri kaybetmiş olabilir, bilemiyorum ama Hindistan söz konusu olduğunda, sadece tek bir örnek biliyoruz.

Yani bu kişinin hatırlaması gereken bir noktadır, “Bir Hintli ile evlenmek istemiyorum. Bir Mısırlı ile evlenmek istemiyorum. Belli bir şey ile evlenmek istemiyorum”, dememelidir. Buna Sahaja Yoga’da izin verilmez. Bizler kasta, itikatlara, ırka veya her hangi bir ülkeye inanmıyoruz. Kendi ırkınız konusunda çok fazla bilinçliyseniz Sahaja Yoga’ya bıraksanız daha iyi olur. Bu kadar basit bir şey, çünkü kendimiz hakkında sahte inançlarımızın var olduğu açıkça gösterildi. Bunu söylememeniz, bu da diğer bir husustur.

Tabii ki, yani demek istiyorum ki, eğer ülkenizden ayrılmak istemiyorsanız, “ülkemden ayrılmak istemiyorum”, diyebilirsiniz. Bu farklı bir şey ama sizin ülkeniz nedir? Bu, sizin henüz Sahaja da olmadığınız anlamına gelir. Eğer Sahaja okyanusundaysanız, o zaman düşünmezsiniz. Okyanus şunu söylemez, “bu benim sahilim, şu benim sahilim”. O sadece okyanustur. Eğer Sahajayı anladıysanız, o zaman Sahaja yaşam şeklini de kabul etmek zorundasınız. Ve onlardan birisi de, bize gelen bütün bu saçma sınır fikirlerini inanmıyor olmamızdır. Herhangi bir yerde doğmuş olabilirdiniz. Size, çocukluğunuzdan itibaren, sen İngiliz’sin veya sen Hintlisin, sen busun, sen şusun denildi. Bunların hepsi şartlanma ve çok süptil bir şartlanma, bizler bundan kurtulmalıyız. Şimdi bundan kurtulmaya çalışmamız daha iyi olacak. Evlenecekmiş gibi hissetmiyorsanız, “biz evlenmek istemiyoruz” diyebilirsiniz. Bildiğiniz gibi, Sahaja Yoga’da hiç kimse hiç bir şeye zorlanmadı. Önceden Bana söylemek zorundasınız. Beyin yıkama, hiç bir şey yok. Hepsi sizin özgürlüğünüz içinde, mutluluğunuz dahilinde, siz “evet” demek zorundasınız. Aksi takdirde sizin hiç kimse ile evlenmenize izin vermeyeceğim. Hiç bir şekilde zorlama yok. Size yüz kere söyledim: Hiç kimse mecbur bırakılmadı. Eğer evlenmek istemiyorsanız, sadece “hayır” deyin, hepsi bu.

Yani bundan sonra, bu sefer Ganapatipule’deki program çok iyiydi çünkü Ben ilave iki gün daha  koydum. 29 unda bitecek ama 30 ve 31 inde, iki gün hepiniz Alliabag’a gidin. Eğer daha sonra ayrılacak olanlar varsa onlarda ilave para ödemeden veya hiç bir şey vermeden Alliabag’da kalabilirler ve ayrılması gerekenler de, ayın 1inde Alliabag’dan ayrılabilirler.

Yani orada, evlenen çiftlerin buluşabilecekleri ve ne yapacaklarına karar verebilecekleri iki gün ayırdık. Ne istediğinize karar vermek için, gelininizle veya kocanızla, durum her ne ise, konuşmak için zamanınız olacak, yani bunda bir problem yok. Bunu yapmalısınız, yani sonra evlendiniz ve kaçtınız gibi olmayacak, bu tür bir şey olmayacak. Yani birbirinizle bir araya geleceksiniz ve birbirinizle konuşmak, diğerini tanımak için güzel bir zaman olacak.

Herhangi bir soru, lütfen Bana sorun, hemen şimdi, Hindistan’a gitmek konusunda. Söyledikleri diğer bir nokta şu, “varsayalım biz on günlüğüne veya beş günlüğüne geldik”. Tamam, bu olur. Ayarlayabilir miyiz diye ama siz kendi başınıza gelmelisiniz. Gelişinizi ayarlayamayız ve ödeme kısmı da. Ödemelisiniz çünkü her şey için toptan bir fiyat ödemeliyiz.

Yani bu sefer, geçen sefer yaptığımız gibi tavizler veremeyiz çünkü her şey temin edildi. İkram servisi orada. Bu Sahaja Yoga tarafından yapılmadı. Bu yüzden tedarikçiye parayı önceden ödemeliyiz. Eğer siz ödemezseniz, kim ödeyecek, konu bu. Eğer ödeyemiyorsanız, gelmeyin. Ödeyebilirseniz yalnız gelin. Minimumun minimumu, biz her şeyi minimumun minimumunda tutmaya çalıştık.  Düşünebiliyor musunuz, otuz altı pound içinde altı sari, altı iç etek, altı bluz alamazsınız, hiç bir yerden. Romel merak ediyor olmalı. “Bunu nasıl halledeceğim?” diye. Bu imkânsız ama oldu. Şanslı insanlarsınız, Bütün söyleyebileceğim bu.

Yani soru yok? Kya? [Hindi]. Soru yok, soru yok? [Hindi] Havya, sen gelecek misin? Çocuk onunla evlenmek istiyor.

Sahaja Yogi: Teşekkürler, Ma.

Shri Mataji: Sorusu olan herkes lütfen şimdi sorun veya Ben ayrılmadan bildirin, tamam mı? Soru var mı?

[Ayrı olarak: Nicolas’ın durumu ne? Karısından boşandı mı yoksa boşanmadı mı?]

Sahaja Yogi: Aslında bitmedi, eminim [duyulamıyor]. Aslında sonuçlanmadı ama başladı.

Shri Mataji: Gelsin ve Beni görsün.

Sahaja Yogi: Evet, Shri Mataji.

Shri Mataji: Bu akşam bir süre için biraz müzik programı yapmaya karar verdik ve sonra yarın puja ve akşam içinde bazı insanları müzik programı için davet ettik, yarın akşam. Yani onlardan şarkı söylemelerini isteyebilirsiniz.

Sahaja Yogi: [net değil]

Shri Mataji: Duyurmanız gereken başka şeyler, formlarını henüz göndermemiş olanlar şimdi bunu yapmalılar. Şimdiye dek formlarını göndermemiş olabilecek pek çok kişi var.

Sahaja Yogi: Doğru. Sanırım, formların çoğu bizde.

Shri Mataji: Onlara söyledin.

Sahaja Yogi: Achcha. [Ayrı olarak,  Bildiğin şarkı var mı].

Shri Mataji: Lider herkese söyledi, formlarını göndermemiş olanlar, bunu şimdi yapmalılar.
Şimdi biraz müzik dinleyelim [bhajan] veya bu nasıl bitecek bilemiyorum.

Sahaja Yogi: Sanırım, onlar bir şarkıyı prova ediyorlardı. Bu onların prova ettikleri bir şarkı.

Shri Mataji: Tamam, eğer sonuna kadar oturacaklarsa, hala yağmur yağıyor da, bu yüzden.

Sahaja Yogi: Bu oldukça kötü, sanırım, Shri Mataji. Her nerede, her nerede isterseniz.

Shri Mataji: Bu baştan sona aynı.

Sahaja Yogi: Geliyor, hala geliyor, evet.

Shri Mataji: Demek istiyorum ki, hepiniz bir şemsiye ile oturmalısınız. İngiltere için denilir ki, insanlar kafalarında şemsiyelerle futbol oynamalılar. Bu İngiltere bilirsiniz. Yani İngiltere, sizin İngiliz gökyüzünden meydana gelmiş bir çatı altında oturduğunuzu unutmanızı istemiyor. Bu yüzden her ne söylerlerse, her nerede şarkı söylerlerse, Ben oturabilirim.

Sahaja Yogi: Bu şekilde halledebilirim.

Shri Mataji: ve sadece onu çevirebilirsin.

Sahaja Yogi: Evet, istediğiniz gibi Shri Mataji.

Shri Mataji: Yeah, yeah, şu tarafta oturabilirim.

Sahaja Yogi: Evet ve bu tarafı izliyorum.

Shri Mataji: Evet, evet.

Sahaja Yogini: Merhaba, Olympia. Nasılsın?

Olympia (çocuk): Çok hoş.

Sahaja Yogini: Çok hoş mu?