Shri Durga Mahakali Puja: Fransa aşağıya düşüyor.

Paris (France)

Feedback
Share
Upload transcript or translation for this talk

Shri Durga Mahakali Puja, Paris (Fransa), 25 Temmuz 1992.

[Küçük bir çocuk yüksek sesle “Mataji! Jai! ” diye bağırıyor]

Bugün Durga’ya veya Kali’ye puja yapmaya karar verdik. Bu Tanrıçanın, bütün kötülükleri ve negativiteleri yok ettiği formudur. Bu pujayı Fransa’da yapmak zorundaydık, çünkü genel anlamda gün be gün, Fransa’nın aşağıya ve aşağıya ve aşağıya doğru gittiğini çok güçlü bir şekilde hissediyorum. Siz yukarı çıkarken, Fransa’nın geri kalanı en acınası halde. İlk olarak, sizin de anladığınız gibi, bu Katolik kilisesidir, belki de siz farkında değilsinizdir, belki de başka bir dilde (kitap) okumadığınız için, bu ülkede zorunlu olarak sadece Fransızca okuyorsunuz. Bu nedenle, Katolik kilisesinin geçmişte bu kadar çok korkunç şey yaptığına dair hiçbir uluslararası bakış açınız yok veya sizin uluslararası haberlerden haberiniz yok, onların herhangi bir şekilde Tanrıyla bir ilgileri olması, inanılmaz bir şey. Bir sürü kardinali fırında yaktılar – onları kavurdular. Sadece bu da değil, onlar hakkında tek kelime dahi etmeye kalkan çok sayıda insanı öldürdüler. Onlar Müslümanlardan da çok daha kötülerdi. Güney Amerika, Amerika gibi başka ülkelere gittiler – tüm bu yerlerde yaşayan herkes Katolik – bizim ülkemize bile. Ve onlar milyonlarca ve milyonlarca insanı öldürdüler. Şimdi, Kruta Yuga başladığı için, dün söylediğim şeylerden biride şudur: her ne yaptıysanız, kitlesel ölçekte veya bireysel ölçekte, bunu ödemek zorunda kalacaksınız. Eğer durum böyleyse, Fransa’nın çok fazla şey ödemesi gerektiğini ve bu Katolik kilisesinin ise, daha da fazla ödemesi gerektiğini kişinin bilmesi gerekir. Katolik kilisesi, onlar kafalarından yeni hikayeler uydurdular ve bir orijinal günah teorisi (Adem’in yasak elmayı yemesinden dolayı, her insan dünyaya günahkar olarak gelir anlayışı) başlattılar.

İşte bu şekilde onlar diğer bütün Enkarnasyonları, bütün diğer peygamberleri – hepsini, onlar orijinal günahla doğdular diyerek – suçlarlar. Ve onlar hatta Meryem’in bile orijinal günahla doğduğunu söylediler, birçok papa bunu tartışıyordu. Bu da gösteriyor ki, Katolik kilisesinin bütün bu hokus-pokus dininin, insanları zorlayarak, onlara işkence ederek, onların bütün fikirlerini kendi kontrolleri altına alarak, onlara orijinal günah gibi garip fikirler vererek, Kilisenin kendisini tesis etmesi gerekiyordu. Bir diğeriyse, onlarda sol Vishuddhi oluşturarak, sizi itiraf etmek zorunda bırakmasıdır. Kadınlara, onlar sanki bir hiçmiş gibi davrandılar ve Meryem Ana’ya, sadece bir kadın dediler. Ve bu Paul, dün de söylediğim gibi, bu bir gerçektir. Şimdi, Sahaja Yogilerin bu Katolik kilisesinin ne kadar tehlikeli olduğunu ve ne kadar zarar verdiğini anlamaları gerekiyor. Bununla ilgili çok sayıda kitap olmasına rağmen,  siz okumuyorsunuz, çünkü kitaplar Fransızca değil. Amerika’da İngilizce kitaplar var – İngilizce öğrenmelisiniz. Artık tüm Fransızların İngilizce bilmeleri gerektiğini, İngilizce okumaları gerektiğini hissediyorum. Fransızca, kazanmanız gereken uluslararası kişiliği size sağlamayacaktır. Sizde biraz bilim vardı, çok fazla değil. Gerçek bilim İngiltere’den ve buraya ilaveten, Amerika’dan İngilizce olarak geliyor ve Hindistan’dan da geliyor.

UNESCO’da bütün bunları tercüme etmeye çalışan bir beyefendi, medyanız tarafından dışlandı. Medyanız, başka hiçbir gazeteyi okumamanızdan tam anlamıyla faydalanıyor; ne hissederlerse onu yapıyorlar. Her tür skandal, her türlü sansasyon – her ne yazmak isterlerse, özgür basında bunu yazıyorlar. Bir tarafta doğal insan yaşamının bastırılması var, bırakın onlar Freud’a gitsinler. Freud, aklınıza gelebilecek en pis adam olduğu zaman, bu fikirlerini kafanıza kim soktu ama zaten sanki beyni yıkanmış insanlar gibi olduğunuz için, bütün bunları kabul ettiniz. Freud’u nasıl kabul edebilirsiniz? Freud Hindistan’a gelseydi, onu hemen öldürürlerdi! Olan şudur, şu veya bu şekilde, bunun nedenini bilmiyorum, onu nereye koyacağımı bilmiyorum, ama orada bilgelik yok. Olgunluk yok, bilgelik yok. Amerika’yı anlayabiliyorum çünkü orası sadece iki yüz-üç yüz yaşında. Peki ya Fransızlar? Olgunlaşamadılar ama son derece anlamsız bir hale geldiler. Olgunluk bitti. Sebeplerden birisi, onların her zaman genç olmayı istemeleri olabilir. Hindistan’da gençlere aptal denir: Siz buna “gadha pachisi” diyorsunuz, yirmi beş yaşında, onlar eşektir, demektir. Onlar hiçbir zaman arkalarından gidilecek mantıklı insanlar olarak görülmezler. Ve yavaş yavaş Katolik kilisesinden Freud’a doğru giden bu hareketle, ne oldu, sizin neyin doğru neyin yanlış olduğunu anlayacak bir kendi kişiliğiniz olmadı. Elbette, Sahaja Yogilerin çok sayıda punya (erdemli, faziletli, iyi, doğru şey) yapmış olmalılar ve onların bu ülkede doğmak için, çok cesur insanlar olmaları gerektiğini söylemeliyim. Aksi takdirde burada nasıl doğdular, bilemiyorum. Kanun o kadar garip ki, durumun  sulh hakiminin ruh haline bağlı olduğunu söylediler. Sanki yargıç, hukuk bilmiyormuş gibi. Modern zamanlarda Benim hiç tanıyamadığım aptal bir ülke. Dünyanın hiçbir yerinde burada olduğu kadar aptal bir yasa yok. Tabii ki, Amerika’da da adalet yok, onlar ne isterlerse onu yapıyorlar.

Ama burada sözde modern insanlar var. İçinde oldukları durum, hukuk anlayışlarının olmamasıdır. Onlara, “Kanun nedir?” diye sorarsanız, bunu umursamıyorlar. Yargıcının ruh hali. Şimdi, onun geçen gece çok içki içtiğini varsayalım, ertesi  gün akşamdan kalma bir halde işe gelir, yani bitti. Ve o zaman yargıç sadece sarhoşlara karşı çok önyargılı olacaktır. Yani, burada bu o kadar korkunç bir toplum haline geliyor ki, Hintliler şok olacaklardır, şüphesiz ki fuhuştan başka bir şey olmayacaktır. Görmek ve görülmek. Neden? Her kadın çekici bir şekilde giyinmelidir, ne için? O bir fahişe mi? Her tür banyo kültürü gelişti. Örneğin Fransız banyosu, (Lavabo da vücudun bazı yerlerini sadece nemli bezle silmek) tüm dünyada bunun ne anlama geldiğini biliyorsunuz. Bu çok pis bir tembellik alışkanlığı, bu içki içmekten kaynaklanıyor. Çok fazla içerseniz, ertesi sabah o kadar uyuşuk olursunuz ki, sadece bir Fransız banyosu yapıp gidersiniz. Yani, lütfen Fransız Sahaja Yogiler olarak, sizin görevinizin diğer ülkelerin görevlerinden çok daha zor olduğunu, çünkü bunun tamamen bilgelikten yoksunluk olduğunu hatırlamaya çalışın. Bunu, ne kurumlarınızda ne hükümetinizde ne de herhangi bir eğitim içinde bulacaksınız. Bu tamamen bilgelikten yoksunluktur. Ve bu Freudcu halka göre bilge olmak, egoist olmanız demektir! Bay Freud’un hikayesinde öyle garip fikirler var ki, hiçbir mantıklı insan bunu kabul etmez. Ama insanlar duyularını yitirdiler ve kurutma kağıdı gibi, pis, yıkıcı, korkunç, insanlık dışı olan her neyse, onu içlerine çekmeye  çalışıyorlar. Hıristiyan bir millet olmaları lazımdı. Lütfen, tüm Sahaja Yogiler bunu anlamalıdır: kitaplara ulaşmalı ve nerede olduğumuzu bulmalısınız. Fransa’da çok çalıştım, bunu çok iyi biliyorsunuz. Buranın cehennemin kapısı olduğunu düşünürdüm ama bundan çok daha kötü, bu tam bir pislik. Ve siz burada doğdunuz, çok hoş kokulu ve güzel lotuslar gibi oldunuz, sizin bununla savaşmanız gerekecek. Ben her zaman sizinleyim, tüm güçlerim sizinle ama unutmayın ki, sizler toplumla savaşmalı, çok sayıda insanı kurtarmalısınız, onları kurtarmalısınız.

Çocuklara özgürlük verilir, “Ne istersen onu yap”, denir. Onlarda özgürlük hissiyatı yok! Uçmak için yapılmış ama düzgün bir şekilde birleştirilmemiş bir uçak olduğunu varsayalım. Uçağa ne olur? Çocuklara, görevlerine dair doğru bir hissiyat ve kendileri hakkında doğru bir anlayış olmadan özgürlük verilirse, onlara ne olur? Çocuklar neden ebeveynlere doğar? Şımarık olmak, özgürlük sahibi olmak için mi, yoksa biraz rehberlik almak için mi? Sizler çocuklarınıza rehberlik edemezsiniz. O kadar kabalar, o kadar küstahlar ki. Tamamen gittiler. Biliyorsunuz, biz bir ay boyunca bu batılı çocuklarla mücadele etmek zorunda kaldık. Ve o okulu kapatmanın kıyısına kadar gelmiştik çünkü sanki ormandan geliyormuş gibi, gerçekten vahşi çocuklardı. Orman hayvanlarının bile bir duyarlılığı vardır. Bu yüzden çocuklarınızı düşünmelisiniz. Çocuklarınıza ne olacak? Onların hali ne olacak? Bu pislikte aynı şekilde yaşayacaklarsa, bu çocuklar ziyan olacak, sadece bir ziyan! Eğitimleri yok, karakterleri yok, kişilikleri yok, sonunda AIDS ya da uyuşturucu bağımlısı ya da buna benzer bir şey olacaklar. Fransa’nın çocukları için bir gelecek görmüyorum, gelecekleri yok. Ve bununla savaşmalısınız, “Çocuklarımız için bir geleceğe sahip olmak istiyoruz, onların mahvolmasını istemiyoruz.” Ve bununla mücadele etmek için cesaretiniz olmalı. Cesaret sahibi olmak çok önemlidir. Cesaretiniz yoksa bununla  savaşamazsınız. Ve bugünkü puja, kalplerinize bu cesareti vermektir. Etrafınızdaki her şeyi görün, neler oluyor? Hepiniz Tanrı’nın krallığında hoş bir şekilde  eğleniyorsunuz, Tanrı’nın Krallığına girdiniz. Peki ya, geri kalan insanlar? İnsanların çoğunluğu nereye doğru gidiyor? Bu korkunç Mooladhara yerinin, geleceği ne olacak? Şimdi, Freud’un sahtekar bir adam olduğu keşfedildi ve şimdi bunca yıl sonra, onun dünyanın her yerinde bulunan insanları çoktan mahvettiği kitaplar var.

Ama en kötüsü, onlar burada mahvoldular.  Onlar toplumdan sorumlu oldukları için, bunun özellikle kadınların sorumluluğu olduğunu düşünüyorum. Fransa toplumu mahvoldu ve sizler, ailelerinizi yok etmeye çalışan bu tür anarşi aleyhine konuşmak için, sorumluluğunu  üzerinize alın. Eğer kadınlar karar verirlerse, eminim ki, bunu çok çok kolay halledebilirler. Saçma bir özgürlük istemek yerine, bu ülkenin yükselişini isteseniz, bu daha iyi olur. Biliyorum, çok çalıştım ve hepiniz oradasınız. Hepinizin Tanrısal olanın arzularını yerine getirmek için burada olduğunuzu görmekten dolayı çok mutluyum. Çünkü artık çok güçlü bir şekilde bilmelisiniz ki, insanlar kitleler halinde yok edilecekler. Dışarıdan değil, içeriden. Birdenbire bu hastalıkla milyonlarca insanın ortadan kaybolduğunu işiteceksiniz, kendinizi de korumalısınız, hepiniz: her zaman kendinize bir bandhan verin; her zaman temiz bir hayat sürün. Sahaja Yoga’nın belli hijyenik kuralları vardır, lütfen onlara uymaya çalışın. Bunu ihmal etmeyin. Eğer bir kişi AIDS’e yakalanırsa, koşullar ne olursa olsun, nedeni her ne olursa olsun, onu Sahaja Yoga’da tutamazsınız. Çok dikkatli olmalısınız, ayrıca bir AIDS hastasını asla tedavi etmeyin derim. Dün Benimle tartışan biri gibi, aslında sadece iki tür insanı olduğu için: biri kibirli, diğeri ise her zaman,  ölmelerinin daha iyi olduğunu düşünenler. Onların yaşama istekleri yok. Yani sağ veya sol kanal olmak üzere,  yalnızca iki tür insan vardır ve onlar asla yükselemezler. Denedik, biz denedik. Elbette, son yedi yıldır yaşayan bir kişi var  ama onun yine de kendine inancı yok. Onlar geri gelirlerse belki gelecek nesil daha iyi olabilir. Ancak bu nesil söz konusu olduğu zaman, sorumluluğunuzun çok büyük olduğunu bilmelisiniz. Tüm Sahaja Yogiler, bu toplumla mücadele edeceklerine, ülkelerini ve vatandaşlarını tam bir felaketten kurtarmaya çalışacaklarına dair bir yemin etmelidir. Savaş olmayacak, onlar sadece kendi kendileriyle savaşıp ölecekler. Bu çok ciddi bir meseledir.

Bu yüzden bugün, tüm negativitenin yok edilmesi gereken bu Durga pujayı yapmaya karar verdik. Kali’nin bedenini pek çok Deity oluşturdu. Vücudunun her parçası bir Deity tarafından yaratıldı, bir Deity tarafından bununla ilgilenildi ve daha sonra bu hepinize yansıtıldı. Bu yüzden, Tanrı’nın insanı Kendi suretinde yarattığını söylerler, Ben derim ki, sizi Ben kendi suretimde yarattım, tüm Deityler emrinize amadedir. Hepsi sizinle birlikteler ve sizi onlar yarattılar – eğer bakarsanız, çok özenli bir şekilde – sahip olduğunuz tüm güzelliği ortaya çıkaranlar, Deitylerdir. Bütün bu güzel cemaati, bu güzel dönüşümü yarattılar ve sizden böyle melek gibi insanlar yarattılar. Onlar her zaman çalışırlar, ancak sizin yapmanız gereken tek şey sürücüye sahip olmaktır. Yükselmek için saf arzunuz vardı, ama ne için? Işığa sahip olmak istiyorsunuz, ama ne için? Neden guru olmak istiyorsunuz? İnsanları kurtarmak için, onların kurtuluşu için. Ben sadece sizin kanallarınız aracılığıyla Sahaja Yoga’yı çalışabilirim. Kendi kendime çalışabilseydim, bunu yapardım. Bu, tek bir rakshasayı öldürme meselesi değil. Kaç tane olduklarını Tanrı bilir, rakshasa üstüne rakshasa. Ve onlar her yerdeler, hatta sizin içinizdeler.  Şimdi gittiler. Yani Sahaja Yoga’ya gerektiği şekilde muamele etmelisiniz, bu çok önemlidir. Pujanın çok geç yapılacağını biliyordum, çünkü Kali puja her zaman gece on ikiden sonra yapılır. Yani bu, bu şekilde olmalıydı. Dün gece, saat dörtte uyudum ve bu gece saat kaçta uyuyacağımı da bilmiyorum – her şey halloluyor. Her şey yolunda gitti. Ancak siz bunun üzerinde tartışmalı ve “Bunu değiştirmek için biz ne yapabiliriz?” diye düşünmelisiniz. Neden kitap yazmıyorsunuz, neden kimi deneyimlerinizi yazmıyorsunuz? Bunları yalnızca Fransızca olarak yayınlatın. Dışarıda neler olduğunu Fransızlara anlatın. Kitapların bir kısmını tercüme ettirin – bazı Amerikan kitaplarını, bazı İngilizce kitapları. En azından oradan alıntı yapın. Nasıl olur da bunun farkında olmazlar.

Önce bu Katolik kilisesi gitmeli. Hiç şüphesiz bu olacak, bundan eminim. Kelimenin tam anlamıyla bizden korkuyorlar. Ve şimdi biz, onlara gerçekten neler yapabileceğimizi göstermeliyiz. Ve en komik şeyde, bir başkanın,  kız arkadaşını başbakan olarak seçmiş olması. (François Mitterrand’ın 1991-1992 yıllarındaki başbakanı olan Édith Cresson) Demek istediğim şu ki, aklı başında hiçbir ülkede bu mümkün değildir. Böyle bir şey hiç duyulmadı. Söylemek zorundayım ki, İngilizler bin kat daha iyidir, gerçekten çok iyiler. En azından yönetim söz konusu olduğunda, parlamentoları söz konusu olduğunda. Adaletleri de böyle aptalca değildir, hukuka dayalıdır, bir sulh hakiminin ruh haline bağlı değildir. Gerçekten de, orta çağdan öncesi böyle bir aptallıkla yolunuza nasıl devam ediyorsunuz: ilkeller, insanlar bu tür yasaları kabul etmek için, kesinlikle ilkeller. En azından Fransızların tuhaf yasaları hakkında bir kitap yazabilirsiniz, tek başlık. “Bu nasıl zarar verdi”. Çok güzel bir kitap var, “Sahtekar Freud”. Lütfen bunu okuyun ve Freud’un Fransızları nasıl mahvettiğini, beyinlerinin nasıl çarpıttığını, fikirleri nasıl çarpıttıklarını görün. Hepiniz çok zeki, akıllı insanlarsınız. Öyleyse Kali,  kılıçla değil de kalemle çalışmak zorunda. Böyle olduğunu bilmeme rağmen, bu kadar kötü durumda olduğunuzu hiç bilmiyordum.  Yani bu hepimiz için bir meydan okumadır ve neler yazabileceğinizi görmeme izin verin, hepiniz deneyimlerinizi bir araya getirin: Fransız ebeveynler nasıl davranıyorlar, büyükanne ve büyükbabalar nasıl davranıyorlar, bu ülkede neler oluyor falan. Onlar aptalların cennetinde yaşıyorlar. Yıkımın başlarına nasıl geldiğini bilmiyorlar. Her ne kadar hepiniz kurtulmuş olsanız da, başkalarını düşünmek zorundasınız, Sahaja Yoga budur, Kali’nin sadece bhaktaları (adanmış kişi, mürit), sadhakaları (Spiritüel Üstad) korumak istemesinde olduğu gibi, bu bizim sadece bhaktaları önemsememiz değildir.

Ama sizler çok daha fazla insanı korumalısınız. Tüm güçlere sahipsiniz, sadece onları kabul edin ve kullanın. Bunu yapabilirsiniz. Medyanız ise en kötüsüdür ve adına anti-medya diyerek  bir gazete kurabiliriz. Bize ne yapabilirler? Ya da bir tür bağımsız isim verebiliriz. Ve medya sansasyonundan mustarip olan insanlara açık olmalıdır. Medyanın onlara nasıl zarar verdiğini, nasıl yanlış raporlar verdiğini gibi şeyler yazabilirler. Yapabiliriz! Neden olmasın? Eminim bu işe yarayacaktır. Kaleminizle neler yapabileceğinizi düşünün. Ne kazanırsanız kazanın, neyi seviyorsanız: güzel müzik, bütün pujalar, her şey ama başkalarını düşünün. Onlar zaten sarhoşlar ve kafalarını yastığa koyunca uyuyorlar. Onları bir düşünün. Bu neşeyi ne zaman hissedecekler? Katolik kilisesinin baskısı  nedeniyle bütün bu kötü şeylere katlanmaları gerektiği için onlara acıyorum. Onlara baskı yapan Katolik kilisesidir, bu yüzden bu hale geldiler. Bunun başka bir yolu yok – bu tür şeyleri kabul etmelerinin nedeni bu. Sahaja Yoga’da biz bütün bu şeyleri bunları yapmıyoruz, biz merkezdeyiz. Bu tür sorunlarımız yok, çünkü kimseye baskı yapmıyoruz ve müsamahanın diğer aşırı uçlarına gitmiyoruz. Bence bütün Avrupa iki tür insana bölünebilir: Biri Anglosaksonlar ve diğerleriyse Latinler. Anglosaksonlar sağ kanaldır ve Latinler ise sol kanaldadır: ağlarlar, sızlanırlar, sefildirler, kire ve pisliğe düşerler. Sadece bu iki tür. Şimdi, ne yazık ki siz Latin tarafındasınız. Bu yüzden Katolik kilisesi burada gelişiyor. Şimdi, Latin tarafa bakar  ve onların ne kadar sol kanala gittiklerini ve sol kanala geldiğinizde çok güzel bir şekilde hangi hastalıklara yakalandığınızı anlarsanız, bunun bir  listesini yapın. Yani söylediğim bu şey Fransa’da işe yarayacaktır: sol kanalın  tedavisi olmayan hastalıkları. Bu şekilde, siz sokakta yürürsünüz, yürürken en az üç, dört tane deli, akıl hastası  insan görürsünüz, onları fark edersiniz.

Bu çok basittir. Akıl hastanesine gitmeniz gerekmez, sokakta! Hepsi konuşacak ve bir şeyler söylüyor olacaklar, ama onların hepsi oradalar. “İşte bu yüzden içiyorlar, işte bu yüzden mutsuzlar.” Hastalık istatistikleri neler, bilmiyorum. Yani sorun son derece ciddi, çok ciddi. Ve geçen gün Bana sorduğunuz Gurupadanızın çekimiyle (Guru konumu) bunu çözmelisiniz – erkekler için olduğu kadar bayanlar için de bir guru statüsü istediniz. Ben de “Tamam, başlayın!” dedim. Umarım bunu istemek için yaptığım şarkıyı hepiniz duymuşsunuzdur.

[Shri Mataji, Marathi dilinde konuşur]

Pekala, o şarkıyı bir kez söyleyecekler.

[Shri Mataji, Marathi dilinde konuşur] Tamam. O şarkıyı size söyleyecekler.

Anneden farklı istekler var ve bunda sonuncusunda: “Anne, şimdi bize Gurupada’yı verin, bir guru statüsünü verin”. Ancak her gurunun bir görevi vardır: içinde yaşadığı toplumu temizlemek. Bu onun görevidir, onunla mücadele etmelidir. İsa tek başına savaştı, pek çok aziz tek başına savaştı, onlara çok kötü muamele edildi, hapse atıldılar, zehir verildi, böyle şeyler ama onlar savaştılar. Aynı şekilde siz Gerçeğin üzerinde durursunuz ve onunla savaşmalısınız çünkü sizler azizsiniz.

Tanrı sizleri kutsasın.

[Shri Mataji Marathi dilinde konuşuyor]

Bunu iki kez tekrar edecekler, siz de yapabilirsiniz. Bunu hepinizin duyduğunu sanmıyorum, çünkü ancak Guru puja’ya gelenler şarkıyı duymuş olmalı.

[Yogiler, “Binati Suniye Adishakti Meri” şarkısını söylüyor.]