Birthday Puja 2004 New Delhi (India)

Brithday Puja, New Delhi (Hindistan), 21 Mart 2004. (Hintçe) Bana böylesi büyük sevgi ile verdiğiniz bu karşılama için ve hepinizin bu program gösterdiğiniz saygı için hepinize teşekkür ederim.  Sizlere ne kadar teşekkür etmem gerektiğini bilemiyorum, anlayamıyorum. (İngilizce) Bu gün Bana böylesi kalpten bir karşılama sunduğunuz için hepinize teşekkür etmek istiyorum. Size teşekkür etmek için hangi sözcükleri kullanmalı bilemiyorum. (Hintçe) Bugün her an bundan keyif alıyorum. Çok mutluyum, hepinize ne diyebilirim, anlamıyorum. Sevginiz ve saygınız dayanabileğimden daha fazla, beklentilerimin ötesinde. Neden hepiniz beni utandırıyorsunuz, anlayamıyorum. Sizler için ne yaptım bilemiyorum, hepiniz sahip olmak istediği şeye sahip oldunuz. Ben, sizler için hiçbir şey yapmadım. (İngilizce) Yaptığınız karşılamayı görmekten büyük keyif aldım ve sizler  neşe ve mutluluk şarkıları söylüyordunuz. Kendimi nasıl ifade edeceğimi bilemiyorum çünkü Ben çok mutluyum ve Sahaja Yogayı bu kadar kolay kabul ettiğinizden dolayı, özümsediğinizden dolayı sizleri takdir etmek için ne demeli bilemiyorum. Her ne olursa olsun, bu her iki tarafın karşılıklı birbirine hayranlık duyduğu bir topluluk,  birbirimizden keyif aldığımızı söylemeliyim. Tanrı hepinizi bu mutluluk, neşe ve Divine ile bir bütün olma ile kutsasın. Çok teşekkür ederim, teşekkür ederim. Şimdi eğlenmeniz için müzik organize ettiler,  onların idareyi ele almalarını isteyeceğim. Teşekkür ederim.

Birthday Puja 2003 New Delhi (India)

Birthday Puja, Nirmal Dham, Delhi (Hindistan), 21 Mart 2003. (Hintçeden tercüme) Tüm Sahaja Yogiler için Benden sonsuz kutsamalar. Hepiniz bugün burada, bu kadar çok sayıda kişi  doğum günümü kutlamak için bir araya geldiniz. Sizlere nasıl teşekkür edebilirim? Anlayamıyorum. Başka ülkelerden de bir çok kişi geldi ve hatta ülkemizden de bir çok kişi burada toplandı. Bunu  görünce kalbim neşeyle doluyor. Nasıl bir sıra dışı hizmetim oldu da hepiniz doğum günümü kutlamak için burada toplandınız anlamıyorum. Çok büyük bir yüreğiniz var ki, bugün hepiniz bu uzak yere geldiniz ve Beni onurlandırdınız. Sizlere bunun Beni nasıl neşeyle doldurduğunu anlatacak kelimelerim yok. (İngilizce Konuşma) Onlara söylediğim şey, doğum günümü kutlayış şeklinizin Beni çok neşelendirdiği ve gerçekten bu aşırı neşeyi nasıl ifade edeceğimi bilmediğimdir. Sizlerde böylesi bir coşkunun, böylesi bir sevginin doğması için ne yaptım gerçekten bilmiyorum. Benim alçakgönüllü işimi takdir eden sizin büyük kalbinizdir. Sahaja yoga dünyanın her yerinde yayıldı ve bir yangın gibi yayılmaya devam ediyor. Bu da dünyanın ihtiyacı olan şeyin bu olduğunu gösterdi. İnsanların ihtiyacı bu idi. Bu sebepten dolayı Sahaja Yoga’yı böylesi bir coşku ile kabul ettiler. Hindistan gibi, insanlara aydınlanmadan bahsedilmiş olan bir ülkede anlayabiliyorum fakat daha yüksek bir ruhani hayattan haberi olmayan bir ülkede, hepiniz Sahaja Yoga’yı tüm zamanların çok büyük bir kutsaması olarak özümsemeli ve neşe duymalısınız. Bunlar özel zamanlar. Sanıyorum sizler bu sevgi ve aydınlanma tuzağına düştünüz. Ben kişinin, kendi içinde bulunan sevgiden dolayı neşe duyabileceği bir sevgiyi takdir edebileceğinden emin değilim. Ruhani anlayış nedir? Kendinizden nasıl olup da neşe duyacağınızı ve bunu takdir edeceğinizi bilmiyordum. Read More …

Doğum Günü Kutlamaları 2003 New Delhi (India)

Birthday Kutlamaları. Nirmal Dham, Delhi (Hindistan), 20 March 2003. Bugün herkes sizinle İngilizce konuşmaya çalışıyor çünkü sanırım çoğunuzun İngilizce konuştuğunu düşünüyorlar. Umarım hayat hakkında size yeni bir şeyler söyleyebilirim. Hayat devam ediyor. İster sekseninizde ister doksanınızda olun hiç fark etmiyor. Tek konu, Sahaja Yoga’da aldığınız ışığın ne kadarını kullandığınızdır. Hepiniz Sahaja Yoga’da aydınlandınız. Hepinizin Kundalinisi yükselmiş ve sanırım bunu fazlasıyla biliyorsunuz. Buna rağmen, önemli olan insanoğlunun özgür kalması için, gelişmesine yardım etmek için zamanınızın ne kadarını vakfettiğinizdir. Onları eleştirmek, onları suçlamak yerine, göreviniz onları daha yüksek bir seviyeye yükseltmektir. Bu şekilde onlar hem kendilerine, hem de aydınlanmalarına saygı duyarlar. Bu çok önemli çünkü meslektaşlarını ve tüm diğer şeyleri eleştiren bir sürü Sahaja Yogi tanıdım. Fakat aydınlanmalarını almalarından bu yana, bunun onlar için bu bir görev haline geldiğini düşünüyorlar, buda şu ki, insanların özgür kılınmasına katılmaları  gerektiğini anladılar. Sonra hiçbir  problem olmayacak – ne politik, ne ekonomik, böyle bir şey olmayacak. Söylemem gerekiyor ki, bütün bu problemler tam olarak gelişmemiş olan zihnin  yarattıkları. Ve bir kere gelişti mi, artık sıkıntı yaşamazsınız. Başkaları için kaygılanırsınız. Başkalarının kurtuluşu için kaygılanırsınız. Bu otomatiktir. Söylememe bile gerek yok. Fakat  şimdiye dek kendi yaşamınızda, hayata dair bakışınızın nasıl değiştiğini gördünüz. İşte her şeyden daha önemli olan şey bu. Bazılarınız politikada, iş hayatında ve şunda bunda zaten başarılısınız. Fakat insanlara aydınlanma verene kadar, onları da tıpkı kendiniz gibi mükemmel bir hale getirene kadar tatmin olmazsınız. Bir çok insana Sahaja Yoga’nın yardımı olduğunu gördüğüm için çok mutluyum. Yaşamım süresince bunu görebileceğimi asla ummadım, ama sadece çalıştı, – harika Read More …

AIIMS de Doktorlar Konferansı New Delhi (India)

AIIMS’teki Doktorlar Konferansı. Yeni Delhi (Hindistan).  2 Nisan 2002   Tüm gerçeği arayanların önünde eğilirim. Doktorların önünde konuştuğum için üniversite günlerim aklıma geliyor. Ben de Lahore’da sizler gibi tıp öğrencisiyken –ya şanssızlık ya da şans eseri bizim üniversitemiz tamamen kapandı – eğitimimi bırakmak zorunda kalmıştım. Batı kaynaklı tıp eğitimine inancım olmadığımdan değil ama bu eğitimi buna bağlamam için ve batı kaynaklı tıp eğitiminde neyin eksik olduğunu anlamam için iyi bir fırsattı.   Eksik nokta şu ki, tıp bilimi içinde insanlar, bütünle bağlantısı olmayan çok bireysel bir unsur olarak ele alınıyorlar. Hepimiz bütünle bağlantıdayız. Ama insanları bütünle bağlantılı olduklarına ve ayırılmış olmadıklarına nasıl inandıracaksınız? Biz bütünle bağlantılı olduğumuz için, bütün problemlerimiz bütünle bağlantılıdır. Siz, bir kişiyi sadece tek bir şeyin hastası ve diğerini  başka bir şeyin hastası sayamazsınız. Şu olabilir ki, tek problemi olan kişi aslında bir sürü başka probleme daha sahip olabilir, batı tıbbında saptayamadığımız bir sürü başka bağlantıya sahip olabilir. Örneğin, bir kişiyi tıbben çok hasta görmek mümkündür, belki de,  ama onun mental durumunun ne olduğunu bilmiyorsunuz. Aklen o ne yapıyor? Aklen sağlıklı mı ya da sadece fiziksel olarak mı sorun yaşıyor? Şimdi, kesinlikle çok şey hakkında biliyoruz, yani tıbben bunun için bir tanımlamamız var; bu psikosomatik bir problem ya da somatik bir problem diyoruz ama bu ikisi arasındaki bağlantı nedir, onu bilmiyoruz.   Hastalıklarımızın çoğunun psikosomatik kaynaklı olduğu sizi şaşırtacaktır, çoğunlukla tedavisi mümkün olmayan kanser gibi, kanser ve AIDS diyebiliriz, bunun gibi tedavisinin kesinlikle mümkün olmadığı ve çok zor olduğu düşünülen benzeri tüm hastalıklar; tüm bunlar bizim bağlantımızla gelir, çok da Read More …

Sevgi içimizdeki potansiyel güçtür, Delhi 2002 New Delhi (India)

Halka Açık Program, Yeni Delhi , (Hindistan), 24 Mart 2002 Sevgi içimizdeki potansiyel güçtür, Delhi 2002 Bugün burada toplanmış olan bütün gerçeği arayanlara saygılarımı sunuyorum. Her yerde temelde eksik olan şey Sevgidir. Herkes onu sadece bir sözcük ya da bir ifade olarak kabul eder. Sevgi aslında içimizdeki potansiyel güçtür. Annelerimize baktığımız zaman Sevgiyi hisseder yada deneyimleriz. Anlatmaya çalıştığım şey şu ki, Sevgi kişinin içindeki Ruh aydınlanmasıdır. Ayrım yoktur. Hayvanlar veya insanlar arasında fark gözetmez veya ayrım yapmaz. Ben bazen hayvanların sevgiyi daha iyi anladığı hissederim. Aslında nefret unsuru insanoğlunda tamamen bitmelidir. Sevgi içimizdeki bir okyanustur ve onun dalgalarını içimizde buluruz. O aslında içimizdeki güçtür. Güçten söz ettiğim zaman, bu hemen yok edici bir konum (Pralaya) olarak algılanmaktadır ama gerçekte o bize iç huzuru verir. O içimizde gizlidir. İçimizde saklı durur. İçimizdeki Sevginin gücü bizi temizleyen, içimize mutluluk ve neşe getirendir. Eğer görürsek… İçimizde ikamet etmekte olan alkol tüketimi veya kadınlar için para harcamak gibi zevkler ve ihtiraslar şeklinde, Rakshasa formundaki düşmanlarımız var. Bu para her zaman günahkar bir hayat tarzı için harcanır ama siz ara ara onu başkalarına vererek büyük bir neşe elde edebilirsiniz. Sonra, Ben insanları güç ve mevki peşinde koşarken görüyorum. Neden güç ve mevki peşindeler? İnsanlar, beni herkes saygıyla selamlamalı diye hissediyor. Neden? İnsanların önce alçalmasına ve sonra da yaptıklarından pişman olmasına neden olan bu güçtür. Bir zamanlar ben güç sahibiyken insanlar peşimden ayrılmazdı ama şimdi onlar yanıma bile gelmek istemiyorlar hissine kapılırlar. Bir keresinde, birisine neden güç ve mevki sahibi olmak istiyorsun diye sordum. O, Bana Read More …

Doğum günü kutlamaları 2002 New Delhi (India)

Doğum Günü Kutlamaları Sırasındaki Konuşma. Delhi (Hindistan). 23 Mart 2002 Bu kutlama toplantısı Beni biraz utandırıyor çünkü Ben çok basit biri olarak doğdum ve son derece basit bir kişi oldum. Ben paradan anlamam. Ben öfkeden anlamam. Ben aç gözlülükten anlamam. Ben bunlar hakkında çok basitim. Buna rağmen sizler geldiniz ve aydınlanmanızı aldınız. Bu sizin kendi kendinize ulaştığınız bir şey. Buna ulaşmış olmanız sizin arzunuz. Bu günlerde aydınlanmış ruh olarak doğan pek çok çocuk olduğunu görüyorum. Bu yüzden sanırım, zaman da orada, Benim yaşamımda, Benim yaşamımın kendisinde, bunun olması gerekliydi. Bu herkesin hissesidir. Sanırım, Shri Rama gibi, sonrasında Shri Krishna geldi, sonra Jesus geldi, sonrada diğer insanlar. Bu onların zamanıydı. Ve Benim zamanım hepinize aydınlanma vermek. Ama söylemek zorundayım ki, hepiniz bunu çok kalpten, tatlı bir biçimde aldınız ve güçlerinizide başkalarına sevgi vermek ve diğerlerini transforme etmek için kullanıyorsunuz. Geçen gün, sevgi hakkında konuşuyordum. Şimdi, anlaşıldığı gibi sevgi, böyle kalbinizdedir ama sevgi okyanusunun kendi Sahasraranız olduğunu biliyormusunuz. Sahasraranız sevgi ile dolduğu zaman, yaşam değişti. Çok akıllı bir adam, çok dinamik bir kişilik olmadınız, sizler sevgiden başka bir şey değilsiniz ve bu sevgi kendi kendinize çok tatmin verir. Eğer başkaları size severlerse veya sevmezlerse, buna aldırmazsınız. Siz bu kısmı görmezsiniz. Gördüğünüz şey bu sevgiden duyulan neşedir. Bu sevginin muazzam bir okyanusudur. Hepiniz buna sahipsiniz. Ve Sahaja Yoganın içine bir kez girdiğiniz zaman, Sahasrara içine girdiğinizi bilirsiniz ve size anlatayım, Sahasrara tüm gerçeğin kaynağıdır. Gerçek oradadır –tam gerçek. Gerçek bilgidir ve gerçek aynı zamanda sevgidir. Eğer birisini severseniz, bu kişi hakkındaki gerçekleri bilirsiniz. Read More …

Birthday Puja 2002 New Delhi (India)

79° Doğum günü için Puja, Delhi (Hindistan), 21 Mart 2002. (Konuşma Hindi Dilinde başlar) Sevginin bu tüm yüceliği nasıl yayılabildiğini görebiliyorum… nereden nereye uzanabildiğini… kaç kişiye… bilmiyorum bile. Ama tüm edebiyatı anlaşılabilir. Hiç Sevgi Kitabı olabilir mi? Sevginin kitabı yoktur. Sevgi her yere yayılan Mahamandala (Yüce Organizasyon) gibidir… Onu fark etmiyoruz ve onun hakkında birşey bilmiyoruz ama Tanrı’nın sevgisi her yere yayılır, tüm yaradılışa. Tüm dünyaya ve her bir ülkeye. Ancak aydınlanmanızı aldıktan sonra onu hissedebilirsiniz, bilebilirsiniz… onun Sevgi olduğunu… Tanrı’nın Sevgisi olduğunu. Tanrı’nın Shakti’si sadece Sevgidir. Ve geliştiren sadece Sevginin gücüdür. Bunu anlayamayız. Birinden nefret etmek… birisi hakkında kötü düşünceler beslemek, biriyle tartışmak… bunlar çok dünyevi şeyler. Hepiniz Sahaja Yogilersiniz ve aklınızda sevgiden başka bir şey olmaması gerek. Bugünlerde ülkemizde bu kışkırtma var. Bunu gördüğümde, insanların din adına neden böyle bir kargaşa yaratmış olduklarını anlayamıyorum. Ne gerek var buna? Bir şey başlar ve sonra onun karşı hareketi geri gelir. Ve karşı hareket başlangıçtan çok daha büyük olur. Bu durumda Tanrı adına ne deneyiminiz varsa azalmaya başlar. Bugün anlamanız gereken şey, sevgiyi nasıl çoğaltacağınız… bu sevgiyi nasıl gösterebilir ve onu nasıl büyütebilirsiniz. Her şeyden önce çocuklarımıza bakmalıyız. Eğer birisi ona vurduysa, gidip de o kişiye vurmasını ona söyler miyiz? Bunun yerine şunu anlamasını sağlamalıyız: “önemli değil… eğer sana vurduysa o iyi değil demektir” bir süre sonra kendini iyi hissedecektir ve o kişiyle yeniden arkadaş olur… çünkü çocuk kalbi masum ve sadedir. Bir saniye içinde kendini iyi hissedecektir. Sonra. Onun bunu anlamasını sağladıktan sonra, “oğlum, gördün mü, o sana vuruyorsa bu Read More …

Birthday Puja New Delhi (India)

Birthday Puja, Delhi (Hindistan), 21 Mart 2001. Bugün hepiniz Benim 78. yaş günümü kutlamaya karar verdiniz. Tıpkı bir çocuğun doğum gününde yapıldığı gibi sevecen ellerle çok güzel balonlar koymuşsunuz. Dün size söylediğim gibi, kendiniz hakkında olanı bulmalısınız ve sadece, sizler Beni sevdiğiniz gibi, başkalarını da ne kadar sevebileceğinizi bulmaya çalışın. Başkalarını ne kadar sevdiğinizi, başkalarını ne kadar önemsediğinizi anlamak, iç gözlem sayesinde çok daha kolay olacaktır. Bu olursa, Sahaja Yoga’nın birçok sorunu çok kısa zamanda çözülecektir. Sahaja Yoga’da bile, size söylediğim şey şu, insanlar hala para peşinde koşuyorlar. Burasının para kazanabilecekleri bir yer olduğunu düşünürler. Ben şaşırdım, burası sizin gerçekten bunu başarabileceğiniz bir yer değil. Çok kısa zamanda sizler açığa çıkacaksınız. Bunun aksine, sizler liderler ve alt liderler olarak eğer Sahaja Yoga’daki güçlerinizden endişe ediyorsanız, Ben başka bir şey bilmiyorum, o zaman sizde üzücü bir hata yapıyorsunuz. Burası politikacılara katılabileceğiniz bir yer değildir, para kazanmak için yarış kurslarına veya başka yerlere gidebilirsiniz. Eğer Sahaja Yoga’ya geliyorsanız, elde etmeniz gereken şey kalbinizin içindeki sevgi okyanusudur ve bunu başkalarında da görmektir. Bu, sizin her şeyi böyle yumuşak ve güzel bir şekilde yapmanıza yardım eden bir sevgidir. Her zaman söylediğim gibi, eğer ülkenizi gerçekten seviyorsanız, asla şerefsiz olamazsınız. Özgürlüğünüzü kazanmak veya ülkeniz için her ne yapmak istiyorsanız, sizin başka bir şeyle hiç ilginiz olmayacaktır. Bu ülkede pek çok şehidimiz oldu. Belki de onların katlandıkları eziyetli hayatı bilmiyor olabilirsiniz, bazılarınız, bunlar onlar sadece ülkelerini sevdikleri için meydana geldi. Sizin ülkeniz ruhaniyettir. Bu, kendi “özünden” tam olarak neşe duymanın ülkesidir. Bu huzurdan başka hiç bir Read More …

Doğum günü kutlamaları 2001 New Delhi (India)

Doğum günü Kutlamaları. Delhi (Hindistan), 20 Mart 2001. Gerçeği bulmuş olanlarin ve halen bulmaya çalışanların önünde eğiliyorum. Şaşırtıcıdır ki insanoğlunun en büyük problemi, kendilerini tanımamalarıdır. Hangi güçlere sahip olduklarını bilmiyorlar, hangi varlıklara sahip olduklarını  bilmiyorlar. Ne kadar yükseğe ulaşabilecekleri bilmiyorlar. Bu, kendiniz hakkında cahil olmaktan kaynaklanan esas problemdir. Eğer kalbinize bir göz atabilir ve sahip olabileceğiniz spiritüel yaşamınız hakkında düşünmeye başlasanız, kendinizin bir hazine olduğunuzu, sevginin güçlerinin hazinesi, adaletin güçlerinin, bilgeliğin güçlerinin hazinesi olduğunuzu bileceksiniz. Problem şu ki, bizim ne olduğumuz hakkında bir fikrimiz yok ve Sahaja Yogiler de, çok alçak gönüllüler, onlar hangi güçlere sahip olduklarını idrak etmiyorlar ve Ben bazen onları Sahaja Yoga’dan bahsetmek veya diğerlerine Sahaja Yoga anlatmak konusunda biraz utangaç buluyorum çünkü onlar, konuşan kişinin kendi egoları olabileceğini düşünüyorlar. Size bir şey söylemeliyim, ego her zaman gurur kıracaktır. O, siz toplumla yüz yüze geleceğinizde, her zaman gurur kıracaktır. Başkaları ile yüz yüze gelmeden, ego aşağı çekilemez. Şimdi, nasıl? Ego oradadır, çünkü siz başkalarının sizden daha iyi olduğunu düşündüğünüz zaman, onların değişmesi gerektiğini onlara söylemekten korktuğunuz zaman ve siz çok atılgan olduğunuzdan dolayı endişe ettiğinizde ego oradadır. Eğer siz bir Sahaja Yogi iseniz ve her gün meditasyon yapıyorsanız, kendinizi temizliyorsanız, kendi içinizde bunun sonuçlarını gösterecek olan bir güce sahipsiniz. O kendi güçlerini gösterecektir ve kendinize hayret edeceğiniz kadar büyük bir şekilde kendisini belli edecektir. “Benim olduğum şey bu mu?” Kundalini’nin uyanması ile ne olur? Bütün bu küçük şeyler, Sanskritçe “Shadripurs” diyebileceğiniz şeyler, bunların tümü sizi terk eder. Ama bizler kendimizle yüzleşmeliyiz. Sahaja Yogada bazı insanlar “Biz çok Read More …

Doğum Günü Kutlamaları New Delhi (India)

Doğum Günü Kutlamaları (İngilizce Kısım), Delhi (Hindistan), 22 Mart 2000. Onur konuğumuz, saygıdeğer İçişleri Bakanımız, her zaman çok büyük bir dezabhakt (yurtsever) olmuş olan Mr. Advani (Lal Krishna Advani – 1927 doğumlu ve 1998 ve 2004 yılları arasında İç işleri bakanlığı yapmış olan politikacı) burada. Ona hayranım çünkü o ülkesini sevdi; kendisi çok vatanseverdir. Ve bu … [Kuvvetli bir alkış] Ve bildiğiniz üzere, babam ve annemin, onların her ikisi de vatanseverdiler. Ülke için her şeylerini feda ettiler ve Ben de sürekli olarak herkes tarafından çok vatansever biri olduğum için kınandım. [Alkışlar] Doğduğumuz ülkeyi sevmeliyiz. Siz ve ülkeniz arasında bazı bağlar vardır, çok kuvvetli bir bağ vardır. Ve Sahaja Yoga’dan sonra şunu gördüm, yeni vizyonlara ve yeni fikirlerle kendilerini dönüştürülmüş olanlar, ülkelerinde neyin yanlış olduğunu her zaman bilirler ve bunun bilincinde olurlar. Her birinin kendi ülkelerinde neyin yanlış olduğunu ve neyin yapılması gerektiğini Bana söyleyebilir olmalarına şaşırdım. Kendilerini, ülkelerinin kötülükleri veya yanlışları ile asla tanımlamadılar. Bu çok şaşırtıcıdır. Aksine Bana dediler ki, “Anne, bütün bu ülkeler sizin dikkatinize ihtiyaç duyuyorlar ve bu dikkat sayesinde düzelmeleri gerekir”. Politikacıları düzelmeli, vatandaşları düzelmelidir ve bu insanlar gerçekten de, yeni bir bilince doğru evirilmeliler. Bunların hepsi çalışıyordu. Şimdi, burada yurt dışından çok az sayıda Sahaja Yogimiz var ama size şunu anlatayım, bu Sahaja Yogilerin, bütün dünyada binlerce ve binlerce Sahaja Yogiyi nasıl aydınlattıkları, çok şaşırtıcı. Onları çalışıyorlar. Ben onlar gibi çalışmıyorum. Onlar çok sıkı çalışıyorlar. Bütün bu insanların, bu (doğumgünü) kutlamalarını ne şekilde yaptıklarını görebilirsiniz, çünkü onların hepsi bu insanlara yaklaşıyorlar ve onlara Sahaja Yoga’dan bahsediyorlar, hatta Read More …

Birthday Puja New Delhi (India)

Birthday Puja. Delhi (Hindistan), 21 Mart 2000. Neşe ile doldum ve Kalbim bu güzel yeri yaratabilmiş olan bütün Sahaja Yogiler için minnettarlıkla dolu. Böylesine mutlu bir yeri, böylesine güzel bir alanı meydana getirmiş olanların, böyle bir yeri yapmak için ne kadar çok çalışmak zorunda kaldıklarını hayal bile edemiyorum. Sahaja Yoga’da insanlar birbirlerine karşı, saygı ve inanılmaz bir sevgi içinde  nasıl da birlikte çalışıyorlar ve onlar böylesine inanılmaz bir şey ürettiler! Burası bakımsız bir yerdi sadece ve sizler bu yere, bu kadar çok ışık ve yaşam getirdiniz. Doğum günümü kutlamak istediniz. Bunun böyle önemli olacak nesi var bilemiyorum ama bu şekilde, gerçekten de anlayışınızı ve saygınızı gösterdiniz. Sadece âşık oldum. Sizin Sahaja Yoga için bu kadar çok şey yapmanızı gerektirecek ne yaptığımı anlayamıyorum. Bu gün aynı zamanda Holi dediğimiz çok kutlu bir gün. Bu gün onlar Holi oynarlar ve birbirleri arasındaki birliği ve sevgilerini gösterirler. Çünkü şimdiye dek, bizler bütün teorilerimizi ve bütün düşüncelerimizi, insanoğullarının birbirlerini sevemeyecekleri prensibine dayandırdık. Onlar her zaman başkalarına boyun eğdirmeye veya başkalarından nefret etmeye veya başkalarından bir şeyler gasp etmeye çalışırlar. Bütün bu zaman boyunca,  böyle yanlış fikirlerimiz oldu. İşte bu yüzden de, bunu engellemek için meydana getirdiğimiz tüm organizasyonlar da, bununla kirlendiler. Kişinin ne olduğumuzu gerçekten anlayabileceği tek yol, kendimizi bilmektir. Kendinizi bildiğiniz zaman, şuna şaşıracaksınız ki, sizin için en büyük şey sevmek ve sevilmektir. En temelde olan özünüzün üstesinden geldiğiniz zaman, bu kolektif sevgiden çok keyif alırsınız. Sahaja Yoga’da bu çok basittir. Bu çok basit bir şekilde çalışır. Bu çok Sahajdır ama bunun içinde Read More …

Birthday Puja New Delhi (India)

Birthday puja (Hindi). New Delhi (Hindistan), 21 Mart 1999 (Hintçeden tercüme) Bu sevgiyi gördükten sonra kalbim doldu. Ve sevginin, pek çok insanın içine çekildiği ve onların mutlu oldukları büyük bir güç olduğunu düşünüyorum. Bu o kadar şaşırtıcı bir şey ki. Bu Kali Yuga’da sevginin bu büyüklüğünü hiç kimse göremezdi. Bunu gördükten sonra, sevginizi artırmayı hepinizin öğrenmesi gerektiğini düşünüyorum. Ve bu şey çok kolaydır. Ve bunu şu şekilde yapabilirsiniz – sabah ve akşam meditasyon yaparak, siz aklınızda kıskançlık ve öfkeye neden olan kötü düşüncelerden ve küçük şeylerden incinirsiniz, tüm bu düşünceler sona erer. Ve bundan sonra geriye kalan şey ise Nirmal prem’dir (Sevgi, şefkat). Bu sevgiyle tüm dünyaya yeni bir yaşam verebilirsiniz. (İngilizce konuşma) Ben onlara Hintçe anlattım, bu sevgi, burada siz bir kişinin sevgisinin pek çok gözde tezahür ettiğini görebilirsiniz. Ve Ben bu coşkuyu görünce, kalbim de büyük bir sevgi ile doldu, daha büyük bir sevgi ile doldu. Yani kişi bu sevginin ne kadar güçlü olduğunu görebilir. İçten bir kalple sabah ve akşam günde iki kez meditasyon yaparsanız, her türden kötü hisler, olumsuz düşünme ve kendinize zarar veren unsurlar Sahaja Yoga’da düzeltilebilir ve kontrol edilebilir. O zaman elbette ki sizler saatlerinize bakmamalısınız, bunun tadını çıkarın, meditasyonunuzdan neşe duyun. Bu size, küçük küçük şeyler için kendinizi kötü hissetmek yerine başkalarını sevmek için, başkalarını affetmek için öyle bir güç verecektir ki; siz kendinizi rahatsız hissedersiniz çünkü kendi özsaygınıza meydan okuduğunu düşünürsünüz ya da bazende onların hatası olmayan şeyler için bizler kimi insanlara karşı öfkeli oluyoruz. Yapılacak en iyi şey, diğer kişinin vibrasyonlarına Read More …

Süptil Elementlerin ifadesi New Delhi (India)

“Bir Sahaja Yogi üzerinde beş elementin ifadesi”. Delhi (Hindistan), 16 Aralık 1998. Onlara Hint bilgi tarzının Batı zihninden çok farklı olduğunu anlatıyordum. Batıda,  bir şey söylerseniz, onlar o zaman deneysel bir onay almak isterler. Kitaplarda söylenenlerin doğru olup olmadığını anlamak için bilim adamlarına veya bilgili başka insanlara gideceklerdir. İsa’yı bile yargılayacaklardır. Musa’yı bile yargılarlardı. Sanki kendileri en zeki ve en yetenekli insanlarmış gibi, herkesi yargılarlardı. Ve sanki kendileri bir şeyler söyleyen insanlarmış, kendi akıllarından falan bir şeyler söylüyormuşlar gibi, onlara karşı açıklamalar yapan kitap ardına kitap yazarlar. Bu asla normal kabul edilmez ve eğer bu kabul edilirse de, kesinlikle fanatik biri olurlar. Yani, şimdi Hint tarzı anlayışa göre, her şeyden önce eğer büyük bir Rishi (bilge/Aziz)veya büyük bir Muni (keşiş/çileci)veya büyük bir … buna bir aziz diyebilirsiniz, o bir şey söylediğinde, o bir şey söylediği zaman sizin bunu dinlemeniz gerekirdi çünkü siz aynı derecede onun dengi değilsiniz. O her ne diyorsa, bu onun kendi deneyimi, kendi bilgisidir ve sizin onu yargılamakla ya da bu doğru değil, şu doğru değil demekle bir işiniz yoktur. Siz bunu kabul edersiniz ve bir kere aydınlanma alınca da, bunun aydınlanmadan sonrasında olduğu açıkça yazılmıştır, siz büyümelisiniz. Mükemmel varlığa dönüşün ve sonra, onun söylediği şeyin ya da onların dediklerinin gerçek olduğunu, siz kendiniz görebilirsiniz. Yani yaklaşım farklıdır. Bir şekilde, eğer siz bilimle, şununla bununla ilerlemeye başlarsanız, hiçbir yere ulaşamazsınız ve dahası, büyümeniz engellenir. Yani yapmanız gereken şey, onların söylediklerine inanarak, bu bilgi sayesinde ilerlemektir. İsa her ne dediyse, inanmalısınız, Muhammed her ne dediyse, inanmalısınız, Guru Nanak Read More …

Birthday Puja New Delhi (India)

Birthday Puja, Delhi (Hindistan), 21 Mart 1998. Bu güzel karşılamayı organize etme şeklinizi görmek Beni çok mutlu etti. Sahaja Yogadan neşe duyduğunuzu ifade etmenizin türlü yollarını bulanın, sevginiz olduğunu söylemek zorundayım. Bu eşsiz fikirlerin nasıl aklınıza geldiğini gerçekten anlayamıyorum ve sizler geldiğiniz yerlerden farklı ülkeleri temsil ediyorsunuz. Bu bayrakları kendi ülkenize geri götürmenizi ve yükselmemizin gerekli olduğu yeniden dirilişimizin zamanının geldiğini bildiren mesajı onlara anlatmanızı istiyorum. Bizler insan seviyesinin üzerinde olan daha yüksek bir varoluş seviyesine yükselmeliyiz. Ve eğer bu olursa, o zaman hayatınızı nasıl da değiştirir, sizi nasıl mutlu eder, nefret ve başkalarına incitmek, onlara zarar vermek gibi tüm bu saçma sapan fikirleriniz, pek çok kişiye sadistçe bir zevk vermek için çalışmış olan tüm bu tür fikirler nasıl da yok olur. Onlar başkalarının neşesini kaçırmaktan, başkalarının mutluluğunu yok etmekten keyif alırlar. Mutluluğu korumak için, biliyorum ki, sizler Sahaja Yogiler oluyorsunuz, sizin çok şeye katlanmanız, birçok saçmalığa tahammül etmeniz gerekiyor. Bunu zaten yaptınız ve kendi ülkenizde Sahaja Yoga yavaş yavaş çok güzel, çok saf, çok önemli bir şey olarak yerleştikten sonra, ülkenizdeki diğer insanlar da, sizin geçtiğiniz yolu takip etmeye çalışacaktır. İçsel varlığınızın ve Sahaja Yoga’nın güzelliğini yansıtacak olan, sadece sizin yaşamlarıdır. Dün size insan farkındalığında neyin eksik olduğunu ve dikkatin Ruh üzerinde olmadığını anlattım. Ama dikkat Ruhun üzerinde olduğu zaman, size ne olur? Sanskritçe kelimelerle siz ilk olarak gunatit oluyorsunuz: siz üç gunanın da (kanal) ötesine geçersiniz. Bu, artık sizin tamo guni (sol kanal)olan bir kişi olmadığınız anlamına gelir, tamo guni rahatına düşkün olmakla ilgili olarak her tür arzusu Read More …

Mektup, Holi’nin Özü 17.03.1995 New Delhi (India)

Mektup, Yeni Delhi, 17.3.1995. Bugün Holi. Holi, bugünlerde eskisinden oldukça farklı. Holi’nin özünü bilmeliyiz. İçimizde biriken tüm çöpleri yakarak temiz bir kalpte sevgi dalgasına kavuşuruz. Bu da herkesi çok neşeli kılıyor. Bu nedenle öncelikle tüm negativitemizi ortadan kaldırmalıyız. Sahaja Yoga’da herhangi bir politika olmamalıdır. Toplum siyasi bir kenetlenme gibi bir ahlaksızlık içindedir. Sahaja Yogiler bu durumdan etkilenirler. Olgunlaşmamış bir Sahaja Yogi, şartlanmasının etkisiyle başka bir Sahaja Yogiye bir şeyler söyleyebilir. Bu diğer Sahaja Yogiyi etkileyebilir ve o da kalkıp bunu başka birine söyleyebilir. Bu da grip gibi yayılabilecek bir dalganın oluşmasına neden olabilir. Bu bir hastalıktır (siyasettir) ve her yere yayılır. Eskiden kadınlar siyaset yapar, erkekler kavga ederdi ama şimdi ise tam tersi oluyor. Yükselmeyi arzulayan kimse bu tür faaliyetlerin tuzağına düşmemelidir. Bu çok büyük bir şefkattir. Her şeyi izliyorum ama konuşmuyorum. Sahaja Yogiler arasında herhangi bir düşmanlık olmamalıdır. ‘Bilge Narada’ gibi Sahaja Yogiler de birbirlerine anlamsız şeyler söyleyerek rekabeti artırırlar. Sahaja Yogiler arasındaki rekabet giderek artıyor, sevgi ağı kopuyor. Sahaja Yogayı sevmeliyiz, Anneyi sevmeliyiz. Yine de tüm bunlar eskisinden daha azlar. Artık insanlar başka bir garip yöne doğru ilerliyorlar. Bazıları biz Delhi Sahaja Yogileriyiz diyor, bazıları da biz Noida Sahaja Yogileriyiz diyorlar ve bu böyle sürüp gidiyor. Hepimiz biriz. Delhi’den, Bombay’dan farklılaşmamalıyız. Hepimiz biriz. Hepimiz Sahaja Yogiyiz. Damlalardan değil okyanustan bahsediyoruz. Birisi sizinle hoş olmayan bir şekilde konuşursa, bırakın o devam etsin, önemli değil. Yavaş yavaş her şey ortaya çıkıyor. Evlendiğimde, biz evde yüzden fazla kişiydik. Hiçbir şeyi dert etmedik. İnsanların ne konuştuğunu hiç umursamadık. Azizler gibi yaşadık, herkese Read More …

Shri Raja Lakshmi Puja New Delhi (India)

Shri Rajalakshmi Puja, Nizamuddin İzci Alanı, Yeni Delhi (Hindistan), 4 Aralık 1994. [Shri Mataji (Hintçe): üzgünüm, geciktim. Torunum biraz hastaydı ve onu iyileştirmek için arkada kaldım. Önce İngilizce ve sonra da Hintçe konuşacağım]. Bu gün Rajalakshmi’ye ibadet edeceğiz, bu krallara (Raja) hükmeden Tanrıça anlamına gelir. Politik sistemimizin çalışmasında temelde bir şeylerin yanlış gittiğini ve insanların adalet, tarafsız olma ve halk yararına çalışma hissiyatlarını neden kaybettiklerini anlamak, bu gün çok önemlidir. Bu sadece Hindistan’da değil, bu sadece Japonya’da, İngiltere’de veya demokrasi olduğunu düşündüğümüz herhangi bir yerde de değil. En en önde gelen şey şu ki, bütün bu ülkeler, özgürlüklerini elde etmiş olanlar bile, azametli, kibirli ve çok güçlü oldukları varsayılan – Amerika gibi, Rusya gibi, Çin -İngiltere gibi ülkeler, diğerleri yapmaları gereken mal dağıtımında ne kadar ileri gittiklerini anlamadan bu ülkeleri takip etmeye başladılar. Her durumda, İngiltere gibi bir ülkede monarşinin çalışma şekli şok edicidir, kesinlikle şok edicidir. Cromwell gibi bakanlarına geçmişte gösterdikleri davranış şekli, ilkel insanlar bir şeyleri yönetmeye çalışıyormuş gibi sanki. Ve krallar çok zalim, kraliçeler çok zalim, o kadar karaktersizler, o kadar sorumsuzlar ki. Krallar ve kraliçeler olacak karakterleri yok onların. Kişinin varlığında bulunan Rajalakshmi prensibine teslimiyetleri yoktu. Sonra tabii ki, bu bağımsız bir hale geldi ve şimdi bile onların böylesine aptalca şeyler yaptıklarını görüyorum. Fransa’da bile, başkanın elinde bir para var, para peşinde koşuyorlar, orada burada biraz para. Her ülkede gerçekten de çok çok düşük seviyede olan ve halkın refahına bakmaya çalışan insanlar var. Aynı zamanda Samurayların ve Japonya’daki bütün bu insanların tarihini okursanız, şok olursunuz. Bu Read More …

Mahashivaratri Puja, Teslimiyet New Delhi (India)

Mahashivaratri Puja. Delhi (Hindistan), 14 Mart 1994. Dünyanın her yerinden gelen insanların Shiva’ya ibadet etmek üzere bir araya gelmeleri büyük bir mutluluk. Aslında şunu söylemeliyiz ki, bu gün ibadet edeceğimiz, Sadashiva’dır. Sadashiva ve Shri Shiva arasındaki farkı biliyorsunuz. Sadashiva, Kadir-i Mutlak Tanrıdır ve O, Ezeli Annenin oyununun bir şahididir. Sadashiva ve Ezeli Anne Adi Shakti arasındaki kombinasyon, ay ve ay ışığı veya güneş ile güneş ışığı arasındaki ilişki gibidir. Böyle bir ilişkiyi insanoğullarında, insanların evliliklerinde veya insan ilişkileri içinde anlayamayız. Bu yüzden de, kendisi Sadashiva’nın arzusu olan Adi Shakti’nin yarattığı her ne ise, Sadashiva buna şahit olur. (İzler) Ve O bu yaratımı izlerken herşeye tüm detayları ile şahit olmaktadır. O tüm evreni izler ve O, Toprak Ana’yıda izler, O Adi Shakti tarafından meydana getirilen tüm yaratıma da şahit olur. Onun gücü şahit olmaktır (izlemektir) ve Adi Shakti’nin gücü ise, her yeri kaplayan bu sevgi gücüdür. Yani, Kadir-i Mutlak Tanrı, Baba, Ezeli Baba da diyebiliriz, O kendi arzusunu ifade eder. Onun Iccha Shakti’si ise (Arzu Gücü), Ezeli Anne’dir ve Anne, kendi gücünü sevgi olarak ifade eder. Yani ikisi arasındaki ilişki son derece anlayışlıdır ve çok derindir, Anne her ne yaratıyorsa, eğer Anne bir şey fark ederse veya O bir problem olduğunu fark ederse, özellikle de Annenin işini engellemeye çalışan insanoğullarının olduğunu fark ederse veya hatta kendi egolarını göstermeye çalışan Deity olmayan Tanrılar olduğunu dahi fark ederse, onlara yıkım getiren O’dur. Yani yok edici güçten sorumlu olan, O’dur. O insanoğullarının kalplerine yansımıştır, O tüm yaratımın içinde bir nabız gibi atar. Ama bu Read More …

Shri Mahavira Puja New Delhi (India)

Shri Mahavira Puja, Delhi (Hindistan), 4 Nisan 1993 Shri Mahavir, İda Nadimizde oturur ve onu yönetir. Bizde olan tüm sanskar (Sanskar, bir insanın içinde var olan tüm olumsuz zihinsel eğilimleri ortadan kaldırarak kendisini ideal ve seçkin bir kişiliğe dönüştürme süreci) Mahavir tarafından düzeltilir. İnsan cehenneme gittiği zaman ne olduğunu ve o kişinin cehennemde, nasıl ve neyin acısı çektiğini çok detaylı şekilde açıkladı. Buddha ve Mahavir aynı dönemde (samkalin) yaşadılar ve her ikisi de bir kefaret yaşamı sürdüler. Her ikisi de birer Prensti ama ikisi de kendilerini tapasya’ya (aydınlanmaya ulaşmak için derin meditasyon, oruç, zevklerden kaçınmak gibi pratikler) adadılar. İnsan hata yaptığında ve sol tarafa gittiği zaman, sonrasında kişinin nasıl cehenneme gittiğini ve nasıl acı çektiğini fark ettiler. Cehennem bu dünyada deneyimlenmelidir. İnsan bunu ölümünden önce durdurabilir. Eğer kişi çok günahkârsa ve bir sürü günah işliyorsa, bundan kaçınmıyor ve bunun yanlış olduğunu anlamıyorsa, bu günün modern dünyasında bulunan böyle insanlar kendileri tarafından, kendi içlerinden yok edileceklerdir. Bunun için dışarıdan bir enerjiye gerek yoktur çünkü onlar çok fazla sahte bilgelik -buddhi (uyanık olmak, anlamak, bilmek) alırlar. Bu sayede kendilerin, kendilerini yok etmek üzere hazırlarlar. Bazen çok iyi olduklarını ve kalkıp kimin onlara dokunabileceğini düşünürler. Yani, bunların hepsi yok edilecektir ve sadece kendilerini insan farkındalığına yükseltmeyecek olanlar. Onların kaçının kurtulacağını bilmiyorum. Aktif halde olan o kadar çok şeytani güç var ki ve bunlar insanlara saldırıyor, onlar bununla başlarını belaya sokuyorlar. Bu yüzden de bundan korunmak çok zordur. Kurtulabileceğiniz ve kendinizi daha yüksek bir seviyeye çıkarabileceğiniz yegâne yol Sahaja Yoga’dır. Kendinizle birlikte pek çok Read More …

Mahashivaratri Puja: İçimizdeki Shiva Tattva New Delhi (India)

Shivaratri Puja, Sahaja Yoga Tapınağı, Delhi (Hindistan), 11.02.1983 Hepinizin bu küçük alana sığmış olmanızdan dolayı mutluyum. Sevgi ve anlayış var olduğu zaman, küçük bir alan birçok kalbi kapsayabilir ama büyük bir kalp olmadığı zaman, kişi her elde ederse etsin, bu asla yeterli olmaz. Bugün, içimizdeki Shiva Tattwa’ya, Shiva prensibine ibadet edeceğiz. Bu tüm Sahaja Yogiler için çok önemlidir, çünkü Shiva bizim ulaşmamız gereken nihai noktadır. Shiva Ruhumuzda temsil edilir, bu yüzden de Shiva olmak, diğer her şeyin nihai amacıdır. Geri kalan her şey, yani Vishnu Tattwa ve Brahmadeva gibi, bunlar sadece insanları yaratmak için, onları evrimleştirmek ve en sonunda onları Shiva’ya götürmek için yaratılmıştır. Nihai olan budur. Ama insanlar Brahmadeva’nın Tattwalarına o kadar bulaşırlar ki, Vishnu Tattwa’ya ulaşmak bile zordur. Onlar, bizi yaratan beş elementle uğraşırlar. Bu içimizde olan en dış varlıktır. Tüm çakralar en dıştakine sahiptirler, biz buna sadece kap diyebiliriz ama Ruh olma arzusu, Sahaja Yoga’da birincil öneme sahiptir. Bu yüzden Sahaja Yogiler olarak bizler kendi içimize bakmalıyız, “Bu arzuya tamamen sahip miyiz, yoksa hala etrafta dolaşan bir sürü arzumuz mu var?” Görüyorsunuz, ister Doğu’da ister Batı’da olsun, en büyük sorun Nabhi çakradır. Bazı insanlar hala, daha temel arayış olan yiyeceğe özlem duyarlar, Nabhi çakranın ki, Sahaja Yoga’da bile bu çok şaşırtıcıdır. Yani, kimi insanlar hala oldukça fazlaca mal mülk edinme ve para sahibi olma hissiyatına sahiptirler. Ve onlar daha süptil ve daha da süptil olarak büyürler, yine de onların içinde bir bağımsız olma hali gelişmez. Siz daha süptil hale geldikçe, bağımlılık da daha süptil ve dışına çıkılması Read More …

Agnya Çakra, Cennetin Kapısı New Delhi (India)

Agnya Çakra. Delhi (Hindistan), 3 Şubat 1983. Bugün Agnya merkezini anlayacağız. Agnya Çakra, (anlımızda) ‘optik kiazma’nın kesiştiği noktada yer alır. Gözleri besleyen sinirler birbirlerinin aksi yönde geri giderler ve onların kesiştikleri yerde ise, bu süptil merkez bulunur. Onun ‘Medulla oblongata’ aracılığıyla, diğer merkezlerle sürekli bir bağlantısı vardır. Bu merkezin iki tane taç yaprağı vardır. Ve bu süptil merkez bir taraftan gözlerin içinden ve diğer taraftan başın biraz çıkıntılı olduğun arka kısmında çalışır. Bu durum, bu merkezin fiziksel yanıdır. Şimdi üçüncü gözden bahsedenler için, burası üçüncü gözdür. Yani görme işlevini gerçekleştirdiğimiz iki gözümüz var ve onun vasıtasıyla daha süptil görebildiğimiz bir göz olan, üçüncü bir gözümüz var. Eğer siz bu gözü görüyorsanız, ondan uzaktasınız demektir. Örneğin, gözlerinizi görebiliyorsanız, siz gerçeğini değil, onun kendi yansımanızı görüyorsunuz demektir. Eğer bir şeyi (doğrudan)görüyorsanız, bu siz ona bakıyorsunuz demektir. Yani bir göz gördüğünü söyleyen insanlar, örneğin LSD alan insanlar ve bunun gibi şeyleri alanlar, onlar başka bir göz görmeye başlarlar. Onlar sadece bu gözü görürler ve üçüncü gözlerinin açıldığını düşünürler.  Aslında siz gözden çok uzaktasınız, bu yüzden onu görebiliyorsunuz. Bu sağ tarafta bilinçüstü seviyeye, sol tarafta ise bilinçaltı seviyeye gider ve siz  gözü görebilirsiniz. Ama Sahaja Yoga’da bu göz ‘vasıtasıyla’ görmelisiniz. Bir pencere gibi, pencereye bakabilirsiniz ama eğer siz pencereden (dışarıya) bakarsanız, pencereye bakamazsınız. Yani insanların, biz bu üçüncü gözü görebiliriz dedikleri şey, bir ilüzyondur ve işte bu yüzden onlar Kundalinimiz uyanıyor diyorlar ama onlar ne yazık ki yanılıyorlar. Bu, dikkatin normalde geçemeyeceği kadar çok dar bir geçittir, bu imkansız bir şeydir. Burası ego ve Read More …

Kalp: Tanrıça’nın çakrası New Delhi (India)

Public Program. Delhi (Hindistan), 1 Şubat 1983. Bugün,  Devi için yazılmış böyle güzel bir şarkı söylediği için Bay Swanowaphala’ya tekrar teşekkür etmeliyim. Patrick’in size, her sorunu çözebileceklerinden emin olduklarını söylemesinden çok etkilendim. Olması gereken şey bu. Kendisi hakkındaki ve başkalarına dair anlayışında çok büyük bir zirveye ulaşmış bir Sahaja Yogi’nin işaretidir bu. Tanrıça’nın Çakrası, omurilikte göğüs kemiğinin arkasında bulunur. Bu Çakra, bizim Sahaja Yoga’da adlandırdığımız şekliyle, Bhavasagara’nın (ilüzyonlar okyanusu) üstüne,  Void’un üstünde bir yere yerleştirilmiştir. Ve bhaktalar (adanmışlar) tarafından, arayış içindekiler tarafından geçilmesi gereken bir köprü tarafından korunmaktadır. O tektir. Arayış içindeki bir kişiye saldırmaya çalışan negatif güçler olduğu zaman, Devi çocuklarının bu geçitten geçmelerine yardım eder. Bu çakra, size söylediğim gibi göğüs kemiğinin arkasına yerleştirilmiştir. Çocukluk döneminde, sternum kemiğinde antikorlar oluşur. Onlar Devi’nin savaşçıları veya Sainika’larıdır (Askerleri). Belli bir yaşa kadar büyür ve çoğalırlar ve nihayetinde hepsi vücudun her tarafına dağılırlar ve bir insan, kendisine yönelik herhangi bir dış istila ile yüzleşebilir. Bu antikorlar, nasıl savaşılacağını bilirler, kendilerine son derece güvenir ve düşmanlarının kim olduğunu bilirler. Kendi içlerinde bina edilmiş bir halde, bütün bu mesajlara sahiptirler. Dolayısıyla, Tanrı karşıtı unsur herhangi bir süreç vasıtasıyla varlığın içine girdiğinde, örneğin yemek yoluyla, kelimelerle, eylem yoluyla, şeytani insanlar veya kara büyü yoluyla, bu antikorlar bir araya gelerek istilacılara karşı topluca savaşırlar. Orta  Kalbi düzgün şekilde gelişmemiş olanlar, yaşamları boyunca muazzam bir güvensizlik yaşarlar. Eğer çocukken onları korkutarak kontrol etmeye çalışırsınız, bu çocuklar daha sonra son derece kendine güvensiz bir hale gelirler. Karanlıktan korkarlar, geceden korkarlar. Bazıları her şeyden korkar. Vücutta oluşan antikorların Read More …

Nabhi Çakra New Delhi (India)

Public Program, Nabhi Çakra, New Delhi, Hindistan, 31.01.1983 Müzik çok güzeldi ve hepiniz için yükselticiydi. Sahaja Yoga’da müziğin etkisi muazzamdır ve eğer bir Sahaja Yogi şarkıyı söylerse bu o kadar harika bir şeydir ki, bu varlığımın üzerinde bir mantra gibi davranır. Bu yüzdende, bugün böylesine güzel bir şarkı söylediği için Bayan Venogopalan’a çok müteşekkirim. Beni tamamen canlandırdı. Sonra, o da Gavin Brown çok tatlıydı. O bir İngiliz, çok nazik ve çok istikrarlı bir Sahaja Yogi. O tanıştığım ilk Batılı Sahaja Yogilerden birisi. Bugün size arayışın dürüstlüğüyle ilgilenen Nabhi Çakra’dan bahsedeceğim. Nabhi Çakra, maddi düzeyde Solar Pleksus olarak dışarıyı kontrol eden veya tezahür ettiren merkezdir. Nabhi Çakranın iki tarafı vardır: bir tanesi solda, diğeri sağda ve bir tanesi de ortadadır. Yani sol tarafta Gruha Lakshmi, sağ tarafta Raja Lakshmi veya Gaja Lakshmi vardır, ortada ise (daha sonra) Mahalakshmi’ye yükselen Lakshmi vardır. Arayış başladığında, insan önce yiyecek aramaya başlar. Yiyecek tüm hayvanlar için çok önemlidir. Eğer yiyecekleri yoksa, var olamazlar. Yani arayış, yiyecekle başlar ve barınak arandığı zaman ise, su bulmaya çalışırlar. Yani bu merkez, sudan yapılmıştır ve bu merkezde oturan Deity Shri Vishnu veya Narayana’dır ve O’nun gücü, size söylediğim gibi, Lakshmi’dir ve daha sonra da Mahalakshmi’dir. Sahaja Yoga’da yavaş yavaş önce bir gücü, sonrasında da diğerini geliştirmeye başladığınızı keşfedeceksiniz. Sahaja Yoga’ya gelen herkes, eğer onlar doğruysalar ve herhangi bir yanlış şeye bulaşmamışsalar, o zaman Lakshmi Tattwa’da onlara kesinlikle yardım edilir, yani bu “onların iyiliği gözetilir” demektir. Krishna’nın dediği gibi, “Yoga kshema vahaamya.” (Refahınız/sahip olduklarınız Benim Sorumluluğumdur) Yani Shri Krishna, bunun Read More …

Mahashivaratri Puja: Anneyi ne memnun eder? New Delhi (India)

Mahashivaratri Puja, New Delhi, Hindistan, 20 Şubat 1982 … Shiva’nın bir doğum günü gibi, “bu nasıl olabilir?” diyebilirsiniz, çünkü O ezelidir, O her zaman oradadır. Dolayısıyla, bugünkü kutlamanın sınırlarını çizen şey, Shiva’nın maddi benliği içinde bu dünyaya  tanıtılmasıdır. Bildiğiniz gibi, her madde bir Deity ile birlikte yaratılmıştır ve bildiğiniz gibi, o deity bu madde üzerinde kurulmuştur. Yani Adi Shakti tarafında, sizin ilk önce Shiva’yı oturtmamız  gerektiği düşünüldüğünde; Shiva olmadan siz hiçbir şeyi oturtamazsınız. İlk önce O oturtulacaktır, çünkü O mutlak olandır. Yani Shiva’yı oturtmalısınız. Ve şimdi ne yapmalıyız? O’nu nasıl oturtabiliriz? O, Tamo Guna’nın Tanrısıdır. O soğuktur, aktif olmayan her şeyin Tanrısıdır. Yani her şeyden önce çok sıcak olan bu dünya, güneşten uzaklaştığı zaman, aya çok yaklaştı. Ay, Shiva’nın kayınbiraderidir. Yani ayın  o kadar yakınına çekildi ki, bütün dünya buzla kaplandı. Ve daha sonra dünya yavaş yavaş güneşe doğru hareket etti. Güneşe doğru hareket ettiğinde, yavaş yavaş erimeye başladı. Ve hiç erimeyen nokta, işte Shiva’nın oturtulacağı  noktadır. Bu önceden belirlenmiştir, o nokta, bu nokta Kailash’tır. Buz orada asla erimez ve tüm dağın Shiva’nın yüzü gibi olduğunu görürsünüz – gözler, burun ve dışarı çıkan  görebildiğiniz her şey – ve bütün yıl boyunca şeklini olduğu gibi korur. İşte Shiva bu şekilde yaratıldı. Ve O bu dünyada olan biten her şeyin izleyicisi olarak, onların Hindistan’a yerleştirecekleri evrenin Kundalinisine doğru bakan bir şahit konumunda buraya yerleştirildi. Bu yüzden O güneye bakmaktadır. Adi Kundalininin manzarasını izleyen bir seyirci gibi, iki eli de bu şekilde güneye bakar. Shiva bu şekilde yaratıldı. Öyleyse, evrenin kalbinin İngiltere olduğunu Read More …

Yaratılış, İnsan ve Onun Arzusunun Gerçekleşmesi (Evren, güzel bir kozmostur) Gandhi Bhawan, New Delhi (India)

Gandhi Bhawan’da yapılan Konuşma, Delhi Üniversitesi (Hindistan), 1 Şubat 1979. Ben, bizim sadece amip olduğumuz zamanlardan itibaren devreye girdim. Ondan önce ne oldu, biz nasıl yaratıldık, bu evren nasıl yaratıldı, bunu size yarın sabah anlatırım. Bu evrenin nasıl organize edildiğini bulmak zor değildir. Açık fikirli her bilim adamı, bu evrenin güzel bir kozmos olduğunu, çok iyi organize edilmiş olduğunu, çok düzgün çalıştığını görebilir ve ayrıca bu evrenin, bu özel evrenin yaratılmasının, Toprak Ana’nın yaratılmasına yol açtığı sonucunu  çıkarabilir. Yaklaşık beş milyon yıl önce, bu Toprak Ana gaz halinden ayrıldı ve soğudu. Nasıl soğudu, bunu kimse bilmiyor. Ama eğer soğuduysa, neden Güneş kadar soğuk değil? Çünkü bilimde kimse ‘Nasıl?’ diye düşünmez, onu olduğu gibi kabul eder. Bilmemeleri gerekiyor ya da sınırlamaları olduğu için bulamıyorlar. Bu olay neden oldu? Nasıl yapıldı? Tanrı yok demek kolaydır ama Tanrı var demeden birçok şeyi açıklamak çok zordur. Mesela bu evrenin insanı yaratması için geçen süre o kadar kısa, o kadar kısa ki hiçbir şey bunu açıklayamaz. Olasılık  yasasını kullanırsanız -belki bazı matematikçiler, eğer onlar buradaysalar, bunu biliyor olabilirler- bu sayede, yaşayan tek bir hücre  yaratmak için bile permütasyonların ve kombinasyonların kaç kez çalışması gerektiğini öğrenebiliriz. Örneğin, diyelim bir test tüpü içinde, 50 kırmızı hapınız ve 50 tanede beyaz hapınız var ve hepsi, kırmızı olanlar altta ve beyazlarda üstte olacak şekilde düzenlenmişse, onları sallamaya devam etmelisiniz ve onları sallamaya devam ettiğiniz zaman, hepsi dağılır. O zaman onu tam olarak organize etmek için kaç kez sallamak gerekir? Onlar bunun için bir şeyin N’ninci kuvveti şeklinde bir formül Read More …

Farklı Çakralar ve Deityleri New Delhi (India)

Farklı Çakralar ve Deityleri Hakkında, Delhi, (Hindistan) , 22 Şubat 1977. … neşenin kaynağının Özbenliğinizde olduğunu. Özünüzü aramadığınız sürece, siz Tanrı’yı arayamazsınız. Onların hepsi ikinci doğumdan bahsettiler. Vaftiz dediğimiz şey, aynı zamanda bizim yeniden doğmak zorunda olduğunuz yerdir. Vaftiz, sadece yetkisiz kişiler tarafından yapılmakta olan resmi bir işlem değildir. “Müslüman” (teslim olan) kelimesi, Muhammed Sahib bile tekrar tekrar yeniden doğuştan söz etmiştir. Benliğinizi bulmalısınız. Sorun kendimizi nasıl bulacağımızdır. “Benlik” diye bir şey var mı? Gerçekten “Tanrı” diye bir şey var mı, yoksa bunların hepsi bir efsane mi? Dini kutsal bir hayatı takip ederek kendi kurtuluşunuza ulaşacağınıza dair, var olan bir gerçek var mı? Şu ana dek, buna dair bir kanıt elimizde yoktu. Doğal olarak, günümüz bilim dünyasında, insanları kendi Benliklerini aramaya ikna etmek için, onlara her şeyin kanıtını vermek zorundasınız. Ancak bilim bize küçük bir amipten insana doğru evrimleştiğimizi söylüyor. Neden? Tanrı neden bu kadar çok zahmete girdi? Eğer Tanrıya inanmıyorsanız, buna siz doğa diyebilirsiniz. Doğa, küçük bir amipten insan yaratmak için neden bu kadar çok çalıştı? Diyelim ki biz gidip birkaç vidayı birleştirdik ve bir şeyleri halletmeye çalıştık, yoldan geçen biri şunu soracaktır: “Neden? Bu enstrümanla sen ne yapacaksın? Ne yapıyorsun?” Bu kadar evrimden sonra insan olmamızın bir nedeni olmalı ama bilim “neden” diye düşünmez, o size sadece “Bu böyle” der. Ve orada olmayan her ne varsa bilim, biz bu “Açıklayamıyoruz”, der.  Enstrüman, yani o her ne ise, varsayalım ki bu şey elektrik enerjisiyle çalışmalıdır ya da o şey her ne ise, devreye girecek olan herhangi bir enerjidir veya Read More …

Yaradılış New Delhi (India)

Yaratılış, New Delhi (Hindistan), 20 Şubat 1977 Bu gece Yaratılış ‘tan bahsetmeye karar vermiştik ama yönetimimiz bana tebeşir ve kara tahta veremedi, bu yüzden bilemiyorum, bunu çizmeden açıklamaya çalışacağım. Çok zor bir konu bu ve bunu anlaşılır kılmaya çalışacağım ama Yaratılış gibi böylesine zor bir konuya, tüm dikkatinizi vermenizi rica ederim. Bugünün en büyük kutsaması, birçoğunuzun vibrasyonları hissedebilmesidir. Ve sadece bu da değil, siz onların düşünebildiğini, sevebildiğini de biliyor ve bunu anlıyorsunuz. Bu çok büyük bir kutsama. Elbette bazılarınız buna sahip değil ama sahip olanlar, bunu vibrasyonların organize ettiğini biliyorlar çünkü onlar Kundalini’yi yükseltiyorlar, onlar şefkat içinde buna ihtiyaç duyulan yere, oraya, yani eksiklik olan o kısma gidiyorlar. Onlar anlarlar, organize ederler, onlar doğada evrenseldirler ve severler. Sorularınıza cevap verirler, onlara kimi sorular sorduğunuz zaman- siz onlardan cevap alıyorsunuz. Onlar yaşayan/canlı vibrasyonlardır. Bu vibrasyonlar Tanrı’dan gelir. Bu Tanrı, Brahma, Brahma Tattwa, yani Tanrı Prensibi olarak adlandırılır. Biz, Yaratılış sürecinin sonsuz bir süreç olduğunu söyleyebiliriz. Yani bir tohum ağaç olur ve ağaç ise bir tohum olur ve tohum (yine) bir ağaç olur ve bu böyle devam eder – bu ebedidir. Dolayısıyla bunun bir başlangıç noktası olamaz ve bir bitiş noktası da olamaz. Bu devam ediyor, ediyor ve ediyor. Bu yüzden o, farklı varoluş konumlarına sahip olabilir, buna siz “var oluş” hali diyebilirsiniz. Yani, ilk önce, sadece varlık olan, hiçbir şeyin var olmadığı Brahma’dır. Biz ‘hiçbir şey yok’ diyoruz. Hiçbir şey dediğimiz zaman, bu göreceli bir kelimedir: çünkü biz mevcut değiliz, bu yüzden de buna “hiçbir şey yok” deriz – bu göreceli Read More …

Ruhsal Evrimde Dilin, Görmenin ve Ayakların Rolü New Delhi (India)

“ “Ruhsal Evrimde Dilin, Görmenin ve Ayakların Rolü”. Delhi (Hindistan), 2 Nisan 1976. Ben, bir Anne ve bir Guru olmanın ne kadar zor olduğunu anlatıyordum çünkü her ikisi de birbiri ile çokça çelişkili işlevlerdir ve özellikle de kurtuluşunuzdan sorumlu olmak isteyen bir kişi için, Moksha Dayini (Kurtuluş Bahşeden) olmak son derece zordur. Çünkü yol o kadar… , o kadar hassas ve o kadar tehlikeli ki, hepinizin kendi başınıza buna gelip,  karşıya sizin geçmeniz gerekiyor. Eğer şu tarafa veya bu tarafa düşerseniz, bu sizin için bir felaket olur. Tırmanışınızı izliyorum ve bir Annenin kalbi ve bir Gurunun eliyle, sizin yukarı çıktığınızı görüyorum ve sonrasında düşen insanları görüyorum. Onlara “Yukarı gelin” demeye çalışıyorum. Bazen bağırıyorum. Bazen onları yukarı çekiyorum. Bazen onları seviyorum ve okşuyorum. Sizin üzerinizde ne kadar çalıştığımı, sizleri ne kadar sevdiğimi, kendi içinizde yargılayabilirsiniz ama asıl önemli olan sizin kendinizi ne kadar sevdiğinizdir. Size bir Sahaja Yogi için, her şeye şahit olma gücü tarafından karar verilmesi gerektiğini söylemiştim. Artık şahit olma gücü susuyor, o konuşmuyor. Eğer siz çok konuşkan bir insansanız, bunun size pek bir faydası olmayacaktır. Dengeye gelmeniz gerekiyor. Ben bu enkarnasyonda ilk kez konuşmaya başladım ve bu tür konuşmaya alışkın olmadığım içinde çok rahatsız oluyorum. Bu nedenle sizlerin, konuştuğunuzu hissetmediğiniz sürece, konuşmamanız gerekir. Ve çok az cümle, sonuç. Daha önce de söylediğim gibi dil, tüm dikkat dağıtıcı organların efendisidir. Eğer dilinize hâkim olabilirseniz, bir bakıma hepsine hâkim olmuşsunuz demektir. Çünkü her şeyin latif olması gerekiyor. Mesela siz bir kadına bakıyorsunuz. Eğer o kişi latif değilse de, güzel olabilir Read More …

Gudi Padwa, Delhi 1976 New Delhi (India)

Gudi Padwa, ” Düşüncesiz farkındalık içinde Meditasyon”. Delhi ( Hindistan), 30 Mart 1976. Meditasyon yapamayız. Yalnızca meditasyon konumunda oluruz. Meditasyon yapacağız dediğimizde bunun bir anlamı yoktur. Bizim meditasyon konumunda olmamız gerekir. Ya evinizin içinde olursunuz ya da dışında. Evinizin içinde durup, ‘ben şimdi evimin dışındayim’ diyemezsiniz. Ya da evinizin dışında olup, ‘şimdi evimin içindeyim’ diyemezsiniz. Işte aynı şekilde, biz ….siz üç boyutlu (duygusal, fiziksel ve zihinsel) dünyanızın içinde hareket edip duruyorsunuz. Içinizde değilsiniz. İçinizde olmak düşüncesiz farkındalik konumunda olmanız demektir. Bu durumda artık yalnızca içinizde olmakla kalmayacak, yalnızca düşüncesiz farkındalık konumunu yaşamayacak, aynı zamanda da her yerde olacaksınız. İşte bu, öyle bir yer …… Çünkü bu artık sizin evrensel bir konumda olduğunuz yer. İşte oradan Yaradanla bağlantıya geçersiniz, işte oradan, her bir maddeye nüfuz eden güçle, hareket halindeki her planla, duyguyla ve düşünceyle bağlantıda olursunuz. Bu eşsiz dünyayı var eden her bir elemente nüfuz edersiniz. Bütün dünyaya, gökyüzüne, ışığa ve sese nüfuz edersiniz, bir olursunuz. Bütün bunlar çok yavaş olur. İşte o zaman ‘ben meditasyon yapıyorum’ dersiniz. İşte bu evrensel bir varlık olma halidir. Burada kendini hareket ettirme hali yoktur. Bu artık kendi yükünüzden kurtulma halidir: şimdiye kadar hareket etmenize engel olan şeylerin ağırlığından kurtulma ve kendinizi bütün bunlardan özgürleştirme halidir. Meditasyonda, düşüncesiz farkındalık konumunda olmak için kendinize izin vermeniz gerek. Orada bilinçsiz olma durumu (unconscious, Achetana) devreye girecek ve her şeyin idaresini ve kontrolünü alacaktır.  Ve siz artık her şeyin üzerinde bir konumda olacaksınız. Achetana yapacak bunu. Nereye gitmenizi istiyorsa, sizi oraya götürecektir. Her zaman düşüncesiz farkındalık konumunda olmamız gerekir. Mümkün olduğunca çok Read More …

Kundalini’nin Betimlenmesi New Delhi (India)

Halka açık program, “Kundalini ‘nin Betimlenmesi”, Delhi (Hindistan), 23 Ocak 1976.  Saygıdeğer Yargıç Tatachari, Delhi yurttaşları  ve Sahaja Yogiler, bizler şimdi tarihin öyle bir noktasındayız ki, Tanrısal  gücün varlığını kanıtlama gerekliliği, kaçınılmaz bir hale geldi.   Her şeyi kapsayan bu güç hakkında okuduk. Shastralarımızda (kutsal yazılar), içimizden geçen, bu evrende tezahür eden her bir parçacığın içinden akan bu Tanrısal güç hakkında ayrıntılı açıklamalar bulunmaktadır ancak şimdiye dek, çok az sayıda insan, bu Tanrısal gücü hissetmek üzere Tanrısal aleme girebilmiştir.  Bu kişiler o kadar yüksek bir seviyede doğdular ki, onlar insanların geri kalanıyla iletişim kuramadılar. Onlar sadece ilahiler söylediler ve bu şarkılar, bu ilahi gücün varlığını hiçbir zaman hissetmemiş olan insanlara taşındı ve o insanlar da, bu sanki bir gerçek diye hissettiler. Size daha önce de anlattığım gibi, bu insanoğlunun sonsuzluğa atlamak için bir arayışıydı ama sonlu olan akılcılık ve anlayışla, insanoğlunun Buddhi’si (spiritüel uyanış) sonsuzluğa nüfuz edemedi. Bu yüzden her şey mekanik bir süreç haline geldi, dinler önemini yitirdi ve insanlar dinlerin söylediklerine ya da Tanrısal güce inanamaz bir hale geldiler ama insanların Tanrı’nın Krallığına kitlesel bir şekilde girerek, O’nun varlığını içlerinde kalp çarpıntısı şeklinde hissetmelerinin zamanı geldi.  Onun size söylediği gibi, 1970 yılında Ben, insanların uyanmış arayanlar dahi olmadıklarını fark ettim. Ve işte bu yüzden tüm bu hatalar işlendi çünkü 10. katta doğmuş olanlar, birinci katta bile olmayan insanlara bir açıklama yapamadılar.   Bu insan aydınlanmasını ve bu şeyin neden oluştuğuna dair sebepleri Ben anladığım zaman, çeşitli insanlar üzerinde çalışmaya başladım ve onların uyanış yolu üzerindeki sorunlarını öğrendim. Bunu yaparken, iki Read More …