Easter Puja 2008 (India)

Easter Puja, “Affetmeniz Gerekli”. Hotel Pride, Nagpur (Hindistan), 23 Mart 2008. Hepinizin buraya benden önce geleceğini zannetmiyordum. Buraya gelebilmeyi nasıl becerdiniz bilemiyorum (kahkahalar, alkışlar). Bugün hepimiz için çok önemli bir gün çünkü İsa neden öldü hepiniz biliyorsunuz. Çarmıha gerildi. Haç üzerine konuldu ve sonra öldü. Sizlerle ilgili söyledikleri muhteşemdi. Tanrı’dan bağışlayıcı olmayı diledi. Onun hayatından öğrenmemiz gereken onun hepimizi nasıl bağışlamayı bildiğidir. Biz de insanları bağışlamalıyız. İnsanlar için bağışlamak oldukça zor görünüyor. Eğer birine kızmışlarsa, hep kızgınlar, bağışlayamıyorlar. Öyleyse, siz Sahaja Yogi değilsiniz. Sahaja Yogilerin bağışlayıcı olması gerekli. Bu çok önemli, çünkü bu gücü, bağışlamanın gücünü Isa’dan aldınız. İnsanlar hata yapar. Bu onların hayatının bir parçası, ama Sahaja Yogiler olarak gelişmeniz ve affedici olmanız gerek. Bu kızgın olmaktan daha önemli. Bu yüzden hatali davrananlar varsa, affetmeniz gerekir. Sonrasında siz de bağışlayıcılığın nasıl güzel bir erdem olduğunu anlayacak ve şaşıracaksınız. Affedebildiğinizde, tamamıyla temizleneceksiniz. Çünkü, içinizdeki kızgınlığın pisi ve kiri artik içinizden çıkıp gidecek ve sizi terkedecek. Bu yüzden affetmek insanoğlunun sahip olduğu en büyük  kutsamadır. İsa da aynı şeyi söyledi. Dedi ki, “Onları affedin çünkü ne yaptıklarını bilmiyorlar”. Eğer İsa böyle söyleyebildiyse, sizler söyleyemez misiniz? Bizler sıradan insanlarız ve hata yaptığımızda, insanlar kızabilir ve hayal kırıklığı yaşayabilir, ama yapılabilecek en iyi şey affetmektir. Yapılmaması gereken şeyler yapıldığında affetmek, İsa’nın en üstün niteliğidir. O, affetmeyi bilmiştir. Korkunç hatalar yapanları affetmiştir. O hepsini affetti, çünkü hepsini seviyordu. İşte sizin de yapmanız gereken bu. Bugün, bunu yapabilmek için özel bir gün. Affetmek için özel bir gün, bugün. İşte bu yüzden ne düşünüyor olursanız olun Read More …

Easter Puja 2007 Pune (India)

Easter Puja. Pratishthan, Pune (Hindistan), 7 Nisan 2007. Bu gün çok önemli bir gün. ( mikrofonu verin) Merhaba, Böyle daha iyi. Bu günün çok önemli olduğunu söylüyorum. Bu gün sizler için yeni bir başlangıç,  hepiniz için. Şunu anlamaya çalışın ki,  şimdiye dek çok çalıştınız ve yapabileceğinizden daha fazlasını yapmak istediniz. Sizin arzunuz bu idi ve bu işe yarayacak, kesinlikle işe yarayacak. Eğer arzunuz güçlü ise,  bu şeyler çalışacak,kendinize yardım ettiğiniz gibi, başka insanlara da yardım edebilmek için büyük bir şans elde ettiniz ve sizler bundan dolayı mutlusunuz. Başkalarına yardım etmeye karar vermeniz daha iyidir. Hepiniz kutsanmış olacaksınız, önemli bu. Bunu yapabilirsiniz. Bunu başkalarına vermelisiniz, öncülüğünüz orada yatıyor. Pek çoğunuz buna kendisi için sahip oldu, ama bunu başkalarına da vermelisiniz. Başkaları da spritüelliklerini kazansınlar. Biliyorum pek çoğunuz aydınlanmalarınızı aldınız ve sayıca çok fazlasınız, ve hepiniz çok mutlusunuz. Mutlu ve neşeli olun. Bu aydınlandığınızın, aydınlanma aldığınızın ilk işaretidir. Bu aydınlanmanız ile başkalarına aydınlanma verebilirsiniz. Bu günün özelliği, İsa’nın sadece bizler için, bir şeyler yapmak üzere yaşama geri dönmesidir. Bu nedenle de bu gün hepimiz için çok önemli bir gün. Şunu söylemek istiyorum, bu gün sizlerin başkalarına aydınlanma verme gücünüzün bulunduğunu anlayacaksınız. Bunu elde ettiniz ama şimdi onu kullanmak zorundasınız. Aydınlanmasını almış olanlar enerjilerini boşa harcamayacaklar, bunu vermeye çalışın. Bu dünya kaos dolu,  kavgalar ve savaşlar hala devam ediyor, bu nedenle sizin göreviniz, işiniz onlarla konuşmak, onlara anlatmak olacak, Ve onlara bunun en önemli şey olduğunu anlatın. Sahaja Yogiler huzurlu olmak zorundalar ve onlar Sahaja Yoga’nın meyvelerinden neşe duymalılar. Eminim her şey çalışacak, Read More …

Easter Puja 2002 (Turkey)

Easter Puja. Istanbul  (Türkiye), 21 Nisan 2002. Bugün,  Jesus Christ  ve  Annesine  ibadet etmek üzere buraya geldik. İsa’nın  Annesinin,   gelmesi  ve  Türkiye’ye kalması  da   öyle bir  rastlantı ki.  İsa’nın  çarmıha  gerilmesinden  sonra  Onun, buraya  gelip kalması  şaşırtıcı  değil  mi?  Acaba  O da (İsa),  annesiyle  ile birlikte daha  sonra (buraya)  geldi mi?  Fakat  Onun  o zamanlar, Kashmir’e  gittiğini  söylenir  ve  Annesi  de  oradaymış. Kesinlikle mümkün bu, yolda, oraya  gitmiş  olabilirler. Ona (İsa) ibadet etmek için  buradayız. Sahaja  Yoga’ya  göre O           (Meryem), Mahalaksmi’nin  enkarnasyonu  idi ve O  din  uğruna  kendi oğlunu  feda  eden kişi idi. Fakat  ne  yazık  ki, Onun  değerini hiç kimse  anlayamadı. Onun  çok  yüce  bir  ruhani  kişilik  olduğunu  hiç kimse  görmedi.  Ancak  Sahaja  Yoganın vasıtası ile  Onun İsa’yı doğuran çok  yüce bir kişi olduğunu  anlayabilirsiniz. Onun  saygı  görmemesi çok büyük  talihsizliktir, özellikle de İslam  dünyasında.  İşte   bu  yüzdende,  İslam  kültüründe  kadınların yeri  yoktur. Onlarla ilgili tecrübelerim  çok  üzücü.  Yoksul kadınların  rehabilitasyonu  için  bir  organizasyona  başlattık  ve  çok üzücü ki  başvuranların  hepsi  Müslüman  hanımlardı.  Halbuki,  Muhammed  Sahib  “Annenize  bakmalısınız“ demiştir. Buna  rağmen  bütün  bu kadınlar  yoksullar  evine  geldiler ve bazıları  sekiz – on  çocuklu. Tabii  ki,  bizler  onlara yer  vermeliyiz. Onlara  bakmalıyız çünkü din  hakkında  oluşmuş olan tüm bu  tür  küçük fikirlere  inanmıyoruz.  En önemli şey  “İnsanlık” dinidir“. Tüm  bu  dinleri  birleştirmek zorundayız.  Yaman bir  görev bu çünkü  Müslüman, Müslümana  saygı  duymaz; Hristiyanlar, Hristiyanlar Hindulara  saygı  duymaz. Komik bir şeyin devam ettiğini anlatmak  istiyorum.  Bunların hepsi Tanrı  için,  Tanrı’nın  işi için ve  onun  sevgisi  içindir.  Buna  rağmen  saygı  yok.  Sevgi  Read More …

Easter Puja Istanbul (Turkey)

Easter Puja. Istanbul (Türkiye), 22 Nisan 2001. Bu gün Easter`ın pujasını yapmak için burada toplandık. Spiritüellik tarihi içinde, İsa’nın ölümden yükselişini fark ettiğimiz zaman, en önemli günlerden birisidir bu. Bu çok önemli ve semboliktir. Sahaja Yoga’da da yaptığımız şey nedir, bu ölümden yaşama yükselmektir. Yeniden dirilişin hepimiz için, tüm dünya için bir mesaj olduğu anlaşılmalıdır. Bizler kendimizi yeniden diriltmeliyiz. İsa`nın kendisi için, buna gerek yoktu ama O bir modeldi, bir azizin modeli idi, aydınlanmış bir ruhun modeli idi ve bizi kurtarmak için cennetlerden bunca yolu kat edip gelmiş bir kişinin modeli idi. Dolayısı ile bu yeniden diriliş, yaşamlarımızın da bir parçasıdır. Bu çok semboliktir, çok semboliktir, bizler kendi bilincimiz içinde kaybolmuş insanlardık. Kendi aklımızın bize gitmemizi söylediği yolu bilmek hususunda kendi üzerimizde kontrolümüz yoktu. Fiziksel varlığımız ile aklımız arasında dengemiz yoktu, yaşamda artık hiç bir türde denge yoktu ve kendimizce hangi yolun iyi olduğunu düşünürsek, rastgele bir şekilde buradan giderdik. Buna ilişkin bir bilgelik yoktu. İsa, Shri Ganesha’nın enkarnasyonuydu. Onun yerine getirdiği çok zor bir görevdi. Sadece para hakkında bilgisi olan ve başka hiç bir şey bilmeyen, sipiritüellik konusunda kesinlikle cahil olan insanları ikna ederdi. İsa, insanların hiç bir şekilde, hiç bir şekilde sipiritüellik hakkında fikirlerinin olmadığı o günlerde geldi. Fakat, bir şekilde tüm bunlar öyle güzel bir şekilde çalıştı ki Onun iletişimde olduğu insanlar, yeniden dirilişin önemli bir nokta olduğunu anlamaya başladılar. İsa, yeniden diriliş gerçekleştiği zaman Kundalininin yükselerek sizi, Her yeri saran Tanrısal güçle birleştirdiğini biliyordu. O zaman siz, yaşadığınız hayatın ötesinde bir hayatın var olduğunu anlarsınız. Sizi Read More …

Christmas Puja Ganapatipule (India)

Christmas Puja, Ganapatipule (Hindistan), 25 Aralık 2000 Üzgünüm, Hintçe konuşmam gerekliydi, çünkü burada bulunan insanların çoğu yalnızca Hintçe anlıyorlar. Yurtdışındayken, her zaman İngilizce konuşuyorum, İngilizceden başka bir şey yok ve o zamanda Ben, bir süre biraz değişiklik yapmak istiyorum. Shri Jesus Christ’in büyük gelişi ile ilgili olarak bu gün, onlara İsa’nın bu dünyaya çok büyük bir görevle geldiğini söyledim, bunun en büyük görevlerden birini olduğunu söyleyeceğim, çünkü O, çok sıkışmış ve daha önce çözülememiş olan Agnya Çakrayı açmak istedi. Bunun için, hayatını feda etmek zorunda kaldı. Bu büyük Agnya, ancak bu fedakârlık sayesinde, açılabildi. O bunun farkındaydı. Bir şekilde kendisinin bu fedakârlığı kabul etmesi gerektiğini, bunun olması gerektiğini biliyordu. Olduğu şekli ile O, Tanrısal bir kişilikti, bunu bu şeklide yapmakla ilgili bir sorunu yoktu. Ama bunun, şu veya bu şekilde Agnya Çakrayı açabilecek diğer bir yol olabileceğini düşündü. Ama yaşamını feda etmeliydi ve bu fedakârlıkta içinde bize şunu gösterdi, eğer sizin sıradan, yüzeysel yaşamın üstüne çıkmanız gerekiyorsa, bir şekilde fedakârlık yapmalısınız. Neyi feda etmek? Altı düşmanınızın hepsini feda edin. Fakat Kundalini’nin uyanışıyla birlikte, bu altı düşmanın tamamı sizden ayrılmış durumdalar. Bu sizin Kundalininizin nasıl yükseldiğine bağlıdır. Eğer Kundalini mükemmel bir şekilde yükselmişse, ilk denemede tamamen aydınlanan insanlar gördüm. Tabii ki bunlardan çok az sayıda var, ama varlar; birçoğunuzun küçük problemleri varken, birçoğunuz için bu problem, Agnya Çakra sorunudur. Agnya Çakranın bunun üzerinde bu kadar çalışmasını nasıl sağlarız, biz bunu bir reaksiyon olarak düşünürüz, dışarıdaki herhangi bir şeye tepki olarak düşünürüz, her şeye tepki veririz. Burada bulunan bütün bu lambalara bakarken, “bunların Read More …

Easter Puja, Saflık, Varoluşunuzun Temelidir Istanbul (Turkey)

Easter puja. İstanbul (Türkiye), 23 Nisan 2000. Bu gün İsa’nın yeniden dirilişinin büyük olayını kutluyoruz. Tanrısal sevginin yeni yaşamına yükseldiğiniz bu aynı şablon sizin yeniden dirilişinizdir. Yeniden doğmanızın gerektiği hakkında, daha yüksek bir şeyin var olduğunu hepiniz biliyordunuz ama bunun nasıl çalıştığını hiç kimse bilmiyordu? Varlığınızın süptil tarafı da, bunu size hiç bir zaman söylemedi. Azizler sadece, nasıl davranmanız gerektiğinden bahsettiler. Onlar sadece nasıl çok saf bir yaşam sürmeniz gerektiğini, sizin dürüst bir yaşam sürdürmeniz gerektiğini söylediler ama bunun nasıl çalıştığını size söylemediler. Hindistan’daki insanlar tabii ki bunun hakkında bir şeyler biliyorlardı, çok azı, çok çok az sayıda insan ama şimdi sizin sayenizde, dünya çapında bir bilgi bu. Kundalininiz yükseldiği zaman, Kundalini sizin Annenizdir, o sizin şahsi Annenizdir ve o size ikinci doğumunuzu verir. İşte bu şekilde siz Tanrısal cennete bağlanırsınız. Tüm bunlar size eğer aydınlanma olmadan anlatıldıysa, bir anlamı yoktur ama insanlar bunun hakkında büyük fikirler ortaya attılar ve yeniden doğuşunuzun bir gün gerçekleşeceği size söz verilmişti. Sizin için en büyük şey, budur. Hayatınızdaki en büyük olay budur ve buna ulaşabildiğiniz için, kişi kendisini çok şanslı addetmelidir. Tüm bunlar siz onu arzuladığınız için gerçekleşmiştir. Pek çok yaşamınız boyunca, siz Tanrısal cenneti arzuluyordunuz. İnsanlar tepelerden, vadilerden inip, arayarak, her tür şeyi yapıyorlardı. Siz bunu zaten yaptınız. Hiç bir şeyi bırakmanıza gerek yoktur, hiç bir şeyden vazgeçmeye gerek yoktur. Bu yanlış bir fikirdir, bu yersiz bir fikirdir. Bu sizin Sahaja dirilişinizi almanız gereken zamandır, kendiliğinden gerçekleşen diriliş. Bu konuda hiç bir şey yapmanız gerekmez, bu sadece bu kadar basittir ve bu Read More …

Easter Puja, Meditasyonumuzu oturtmalıyız Istanbul (Turkey)

Easter puja. İstanbul (Türkiye), 25 Nisan 1999. Bugün hepimiz burada İsa’nın dirilişini ve bunun yanı sıra da sizin dirilişinizi kutlamak için Türkiye’de, İstanbul’da toplandık. İsa’nın dirilişi bizim için harika bir mesajdı. Ölüme karşı kazandı ve ölü bedenden, yaşayan bir beden olan, başka bedenle çıktı. Beden aynıydı, ama biri ölü bir bedendi ve diğeri ise yaşayan bir bedendi. Bu sadece sembolik değildir, aslında bu Onun içinde gerçekleşti. Sonuçta, O Tanrısal bir çocuktu, O Tanrısal bir insandı. Aslında bu Onun içinde oldu. Onun  ölümü sadece sembolik bir şey değildir ve O başka bir kişide yeniden diriltilmişti ya da, yaşayan bir kişide diyebilirsiniz. Ona göre ölüm nedir? Ezeli varlıklar için ölüm yoktur. Ezeli olan birisi için ölüm yoktur. Bir süre için O sanki ölmüş gibi görünebilir, ama asla ölemez. İsa böyleydi, O bu dünyaya ölümden yeniden doğmak için gelmiş olan çok, çok özel bir enkarnasyondu. Şimdi bizler de, henüz aydınlanmış bir ruh olmadığımızda, henüz aydınlanmadığımız zaman, bizler de bu anlamda ölüyüz, farkındalığımız çok, çok… söylemeliyim ki, kesinlikle donuk ve ölü. Çiçekleri görebiliriz, yüzleri görebiliriz, binaları görebiliriz, şehirleri görebiliriz, bütün bunları görebiliriz. Tüm bu şeyleri görüyoruz ve farkında değilken, kesinlikle farkında olduğumuzu hissediyoruz. Gerçek farkındalık, aklımızın sınırlarını aştığımız zaman, aklın ötesine geçtiğimiz zaman bize ulaşır ve bu, ancak İsa’nın dirilişi sayesinde mümkün oldu. Tanrısal bir insan olduğu için Kendisini yeniden diriltti ama aynı zamanda bizlerde dirildik çünkü Tanrısallık tarafından kutsandık. Şimdi, aradaki aklımız, Shri Jesus Christ tarafından kontrol edildi. O her iki tarafta Agnyanızı kontrol eder. Şartlanmalarınızı kontrol eder ve egonuzu kontrol eder ve Read More …

Easter Puja, Sahaja Yoga’yı ancak sevgi ve şefkat sayesinde yayabilirsiniz Istanbul (Turkey)

Easter Puja. İstanbul (Türkiye), 19 Nisan 1998. Bu gün İsa’nın yeniden dirilişini kutluyoruz. İsa’nın yaşamındaki en büyük mesaj çarmıha gerilmesi değildir. Herhangi bir kişi çarmıha gerilebilir ve öldürülebilirdi ama İsa’nın ölü bedeni, ölümden yeniden yaşama döndü. Ölümün kendisi öldü ve O, bunun üstesinden geldi. Sıradan insanlar için bu kesinlikle bir mucizedir ama İsa için değildir çünkü O Tanrısal bir kişi idi. O Shri Ganesha idi, O Omkara’nın kendisiydi. Bu sayede su üzerinde yürüyebildi, yer çekimi Onu etkilemezdi ve yeniden de dirildi çünkü ölüm Onu etkileyemezdi. Böyle bir büyük Tanrısal kişilik, özellikle insanoğulları için yaratıldı, bu sayede insanlar Onu tanımalıydılar ama tanımadılar. Onu çok zalim bir şekilde öldürdüler. Ve hatta haçın büyük bir şey olduğunu düşündüler çünkü İsa haçın üzerinde öldü. Haça saygı göstermeleri insanoğullarının çok gaddarca bir düşüncesidir. Bu neyi gösteriyor? Bu insanların O’na yapılan zulmü sevdiklerini, Onun ölümünü ve Ona gösterilen vahşeti, Ona nasıl işkence edildiğini temsil eden haçı sembolize ediyor. Onun çarmıha gerildiği zaman çok üzücü bir vakitti. Ama yeniden dirildiği zaman ise, en neşe dolu, en hayırlı ve en güzel dönemdi. İsa’nın yeniden dirilişi Sahaja Yoga için çok semboliktir. Eğer İsa yeniden dirilebildiyse, o zaman insanoğulları da yeniden dirilebilirler, çünkü O tüm güçleri ile bir insan olarak geldi ve bizler için bir yeniden diriliş yolu yarattı. Bu yeniden diriliş yolu bizim Sahaja Yoga’da izlediğimiz yoldur. Ancak en büyük şey, tüm ruhsal incelemelerde açıklanan ya da belki, kutsal yazılar olarak adlandırılabilecek yazılarda belirtilen, altından yapılmış bir kapak gibi olan ve hiç kimsenin içinden geçemeyeceği bir kapı olan Agnya Read More …

Easter Puja Magliano Sabina Ashram, Magliano Sabina (Italy)

Easter Puja. Magliano Sabina, Roma (İtalya), 11 Nisan 1993. Bu gün İsa’nın yeniden dirilişini kutlamak üzere, bu güzel dağın zirvesinde toplandık. Sahaja Yogilerin, bu sayede bize ruhun ölmediğini gösterdiği, İsa’nın dirilişinin bu büyük olayını anlamaları çok önemlidir. O, Omkara idi, O Logos’tu. (Kelime olarak “söz” anlamına gelir, John’un gospelinde cümle şu şekilde geçer, “Başlangıç Sözdü ve Söz Tanrı’daydı, Söz Tanrı’ydı”, Logos – İsa’nın Tanrısallığını ifade eder) O Ruh’tu ve işte bu yüzden O su üzerinde yürüyebildi. Biz Mooladhara’nın nasıl olduğunu, karbon atomunu açık şekilde gösteren bir film de yaptık, (atomun şekline) sağdan sola doğru bakarsanız düzgün bir swastika görürsünüz, soldan sağa doğru bakarsanız Omkara görürüz ama aşağıdan yukarıya doğru bakarsanız göreceğiniz şey ise Alfa ve Omega’dır. (α – ω /Yunan alfabesinin ilk ve son harfi) Bu durum, yani İsa’nın “ben Alfayım ve ben Omegayım” demesi ile kendisinin açıkça, Shri Ganesha’nın enkarnasyonu olduğunu şüphe götürmez şekilde kanıtlar. Bu bizim sahip olduğumuz bilimsel bir kanıttır ve işte bu şekilde biz insanlara, bu bir gerçek diyebiliriz. Bu alfa ve omeganın İsa’nın zamanında bilinip bilinmediğini bilmiyorum ama O “Alfa ve Omega Benim” dediği zaman, bunu kesinlikle biliyordu. O, yükselişimiz için çok olağanüstü ve çok önemli bir enkarnasyondur. Eğer O kendisini diriltmeseydi, bizler hiç bir şekilde yükselişimizi elde edemezdik. Yani bu büyük bir katkıdır. İsa’nın yeniden dirilmesi, yaşamınızda sizin daha önce ne olduğunuza ve bu gün ise ne olduğunuza dair kanıttır. Bu, böylesi bir değişim, böyle bir farklılık, böyle bir dönüşümdür. Onun çarmıh üzerinde gösterdiği fedakârlık ve yeniden dirilişi hepimize, dönüştüm göstermiş bu yeni konuma Read More …

Shri Buddha Puja, Shudy Camps 1992 Shudy Camps Park, Shudy Camps (England)

Shri Buddha Puja. Shudy Camps, Cambridge yakınları (İngiltere). 31 Mayıs 1992. Bu gün Buddha puja yapmak için burada toplandık. Kaçınızın, Buddha’nın hayatını ve en sonunda kendi aydınlanmasına nasıl ulaştığı hakkında okuduğunuzu bilmiyorum. Kaçınızın gerçekten Budistleri gördüğünüzü veya kendine Budist diyenlerle tanıştığını bilmiyorum. Her dinde olduğu gibi, hepsi bir tür köktencilik içinde kayboldu çünkü hiç biri aydınlanma almadı ve işte bu yüzden herkes kendi din stilini kurdu, hatta diyebilirsiniz ki Lao Tse`nin Tao`su veya Viditama`nın Zen`i, bunların hepsi aynı şeyin kollarıdır. Bizler Onun kişinin ilk önce yaşam ötesinde bir şeyi araması gerektiğini nasıl hissettiğini görmeliyiz. Bir kere biz, sahip olduklarımız ile çok fazla tatmin olmuş durumdayız. Çünkü O bir kralın oğluydu ve çok hoş bir karısı oldu, bir oğlu oldu ve doğal olarak bu pozisyonda bulunan herhangi bir kişi tamamıyla tatmin olacaktır. Ama O bir gün çok hasta birini gördü, bir dilenci gördü ve ölü bir adam da gördü ve herkes bu ölen kişi için ağlıyordu. Bu sefaletin nasıl geldiğini ve bu sefalete neden gerek olduğunu anlayamadı. Bu nedenle ailesini terk etti, yaşamdaki lükslerini terk etti, her şeyi bıraktı ve bir çoğunuzun yaptığı gibi gerçeği aramaya gitti. Diyebilirim ki, O kaybolacaktı çünkü kendisine gerçeğin ne olduğunu söyleyecek tüm Upanishadları okudu, tüm kitapları okudu ama hiçbir şey elde edemedi. Bu anlamda tam bir sanyasa oldu, olabildiğince yemekle ilgili, olabildiğince eğlence ile alakalı her şeyi bıraktı. En sonunda, bir banyan ağacı altında uzanıyordu ve aniden Adi Shakti Ona aydınlanma verdi çünkü O çok gerçekti ve Virata’daki özel bir yer için belirlenmiş olan kişilerden Read More …

Easter Puja, Büyümeli ve sorumluluğunuzu almalısınız. Magliano Sabina Ashram, Magliano Sabina (Italy)

Easter Puja. Magliano Sabina, Roma (İtalya), 19 Nisan 1992. Bu, hepimizin sevinmesi ve bu İsa’nın Dirilişi’nden neşe duymamız için harika bir gün. İsa’nın dirilişi Agnya çakramızı açmak için meydana geldi çünkü bildiğiniz gibi burası çok süptil bir merkezdir ve insanların şartlanmalarından ve egolarından gelen fikirleri o zamanlar çok karmaşıktı, Bu Agnya Çakrayı o kadar tıkıyordu ki, Kundalini’nin geçmesi imkânsızdı. Bu yüzden, Diriliş oyunu gerçekleşti ve İsa Chaitanya’dan başka bir şey olmadığı için, O sözde bir ölümden dirildi. İsa’nın bu ölümünde, biz de dirilişimize ulaştığımızı anlamalıyız. Dirilişimize ulaştık, her ne olduysa geçmiş zaman öldü, artık bitti. Yani, sahip olduğumuz bu pişmanlıklar, sahip olduğumuz şartlanmalar öldü. Fakat buna rağmen Hıristiyan uluslar arasında, egonun olması gerektiği gibi azalmamış olması şaşırtıcıdır, İsa’ya asla doğru şekilde ibadet edilmedi. Batı’daki ego kesin bir şekilde o kadar baskındı ki, hiç kimse ne yaptığını ve ne kadar ileri gittiğini göremedi. Gereksiz yere, doğal olmayan bir şey için tövbe ediyorlar. Fakat tövbe egomuz içindi. Hıristiyan ulusların, nasıl diğer ülkeleri işgal ettiklerini, bu ülkeleri tamamen imha ettiklerini, tamamen bitirdiklerini ve ırk üstüne ırkı yok ettiklerini gördüğünüzde, bu bazen çok şok edici oluyor. Onlar Hıristiyan’dılar, İsa’nın takipçileri ve ellerine İncil’i alarak, hayal edebiliyor musunuz? Bu sözde Hıristiyanların, İsa adına yaptıkları şeyler öyle korkunç ki. Neden bu böyle, ego Batı ülkelerinde veya Hıristiyanlığın takip edildiği ülkelerde neden çok çalışıyor, bunu anlamak zorundayız Her yerde, eğer bu kişiler Hıristiyan iseler, son derece saldırganlar, son derece sertler ve onlar tüm dünyanın kendilerine ait olduğunu düşünüyorlar. Hitler bile, Katolik dinine inanıyordu. İsa’nın bu türde gösterdiği Read More …

Shri Buddha Puja, Deinze 1991 Brielpoort Deinze, Deinze (Belgium)

Shri Buddha Puja, “Arzusuz olmalısınız”. Deinze (Belçika), 4 Ağustos 1991. Bugün Buddha’ya puja yapmak için burada toplandık. Bildiğiniz gibi Buddha bir kralın oğluydu ve bir gün sokakta yürümekte olan çok yaşlı ve zayıf bir adam gördüğünde çok şaşırdı. (Bu adam) Çok mutsuz birisiydi ve (Buddha) onun durumuna çok üzüldü. Daha sonra ölmek üzere olan, çok hasta birisi gördü ve daha sonra da ölmüş birini gördü, insanlar o kişiyi yakma alanına taşıyorlardı. Tüm bunlar Onu çok üzdü ve bunun üzerinde düşünmeye başladı. Bütün bu şeylerin insanların başına gelme sebebinin ne olduğu arıyordu. İlk olarak, neden bu kadar sefil yada hasta oluyorlar veya neden bu kadar sefil bir şekilde ölüyorlardı? Arayışı sırasında, bunun nedenini buldu. Tüm dünyayı dolaştı, demeliyim ki bir anlamda. Upanishad’ları okudu. O okudu…. pek çok guruya gitti, spiritüel eğitim veren pek çok yere gitti. Banares’e, her yere gitti ve en sonunda Kundalini’si aniden Adi Shakti tarafından uyandırıldığında, bir banyan ağacının altında oturuyordu ve  aydınlanmasını aldı. Sonra tüm bunların sebep olanın, arzu olduğunu anladı. Sahaja Yoga’da şimdi, biz diğer arzuların hiçbirinin saf olmadıklarını anladık. Öncelikle hangi arzumuz yerine gelirse gelsin, bununla tatmin olmuyoruz. Ve ikinci olarak da bütün bu arzuların bir geri tepme etkisi var. O zaman saf arzu nedir? Bunu hepiniz biliyorsunuz, o kundalinidir. Kundalini, saf ruh olmak, Buddha olmak, aydınlanma almak için duyduğunuz temiz isteği yerine getiren saf arzunun gücüdür. Buddha, aydınlanmış insan demektir. O zaman Gautama, Buddha haline geldi – şimdi sizin Sahaja Yogiler olmanız gibi. Fakat O,  farklı çileler çektiği için, öğrendiği her şey Onun varlığının Read More …

Easter Puja, Maddecilik (Italy)

Easter Puja,  Pichini Aşramı, Roma (İtalya), 19 Nisan 1987. Hepinize mutlu Easter dilerim! İsa’nın yeniden dirilişini kutlamak için Roma’ya gelmek büyük bir gün. Şimdi bizler İsa’nın Yeniden Dirilişinin tam aksi yönünde ilerleyen Hristiyanlığın, yeniden dirilişini gerçekleştirmeliyiz. Bildiğiniz üzere İsa, O sadece Chaitanya idi ama O Chaitanya’nın bedeni içinde geldi. Onun tüm bedeni Chaitanya’dan yapılmıştı ve eğer bedeninizi Chaitanya ile doldurabilirseniz, sizlerinde kendinizi diriltebileceğinizi, dünyaya göstermek için kendisini yeniden diriltti. Her zaman madde ile ruh arasında bir mücadele vardır İnsan yaşamında gördüğümüz şey, maddenin her zaman ruhun önüne çıkmaya çalıştığıdır ve işte bu şekilde bizler kendi yeniden dirilişimizde başarısız oluruz. Maddeye geçit verdiğimiz için, yeniden dirilişimizde başarısız oluruz. Maddeden geldik – maddeye geri dönmek kolaydır. Ama bütün Hristiyan uluslar, maddi gelişmeler sağladılar – madde ile yücelmediler ama madde ile özdeşleştiler. Yanlış yönde gitmemizin nedeni, maddenin bizler için çok önemli olmasıdır. Kendimizi, bedenimizi, bizde maddi olan olan her şeyi, madde ile çok fazla özdeşleştirdik. Maddi şeyler için insanlar çok fazla endişe ettiler. Gördüğüm şey, tüm kültürün maddiyatçı olduğudur ve onlar kesinlikle bundan utanç duyuyorlar ama hala bunu yapmaya devam ederler, bu çok utanç verici ve çok aşağılayıcı. Bu insanoğlunu aşağılar. Batıya geldiğimde bu eğilimi açıkça gördüm. Örneğin, bir hanede onlar her ne satın alırlarsa, bu satmak içindir, her zaman. Bu yüzden her ne satın alırlarsa, bunun belli bir standartta olması gerekir. Olması gerekir, eğer bu bir elmas olacaksa, bunun mükemmel bir elmas olması gerekir çünkü bu tekrar satılabilmelidir. Eğer bir ev satın alırlarsa, evi kirletmemeliyiz veya biz onu güzelleştirmemeliyiz, evin fiyatını düşürecek bir Read More …

Bayanlarla Konuşma Pimpri, Pune (India)

Bayanlarla konuşma, Pimpri, Pune (Hindistan), 10 Şubat 1984. [Shri Mataji, Marathi konuşma] İyi şans için, demelisiniz ki, talihli olmanız için, haydi saubhāgya (iyi şans) diyelim,  bu hanımlara verilir, hep hanımlara verilir. Çünkü Hindistan’da kadınlar Shakti olarak kabul edilir ve yaşamını evli olarak sürdüren, anne olan, kız çocukları olan, bir eş olan kadınlara ve bunun gibi şeylere çok saygı duyulur, çünkü herhangi bir ülkede,  kadınlar ancak saygıdeğer oldukları zaman, Tanrı orada ikamet eder. Kadınlar eğer saygıdeğer değillerse, Tanrılar orada oturmazlar. Bakın, cazibe Hindistan’da pek saygı görmez. Göz alıcı bir tabiatta olmak, sofistike bir fuhuş gibi bir şey olarak kabul edilir Hindistan’da cazibe, bir kadının üzerindeki  etkinin veya bir tür aşağılık kompleksinin bir işaretidir veya belki de cazibeli olmak sergilenen bir kurnazlığın işaretidir. Bakın, yani bu ülkede, buna pek de saygı duyulmaz. Eğer onlar herhangi bir kadını çok çekici bulurlarsa, o zaman bu kadın toplumda biraz aşağı itilir ve insanlar onun hakkında yorum yapmaya ve onunla dalga geçmeye çalışırlar ya da bir tür aşağılanma gibi. Bu çok iyi bir şey olarak değerlendirilmez,  geleneksel bir, bir kadın geleneksel şekilde giyinmelidir. Evli bir kadın olarak o belli bazı takılar takmak zorundadır. Evli bir kadın olarak, belli bazı şeyler giymelidir. Evli bir kadın olarak belli elbiseler giymelidir ve biraz sapmış dahi olsa, geleneksel bir kadın olarak ona saygı duyulur. Yani kişinin yapması gereken şey, çekici olmak değil, geleneksel olmaktır çünkü bu çok yapay ve geçicidir, kadınların standartlarına göre bu çok aşağılayıcıdır, bilirsiniz. Ve sizin standartlarınız nedir bilmiyorum ama mesela bir fahişe hiçbir eve giremez ve Read More …

Easter Puja, Easter`in Anlamı London (England)

Easter Puja,  Easter’in Anlamı, Dollis Hill Ashramı, Londra (İngiltere). 6 Nisan 1980 Bu gün olduğu gibi, Müslüman bir çocukla konuşuyordum ve Bana “Muhammed Sahib bir enkarnasyon değildi”, dedi. “Öyleyse neydi O?” dedim. “O bir insandı ama Tanrı Ona özel güçler verdi” dedi. “Bu iyi bir şey çünkü eğer sen Onun bir insan olduğunu söylersen, – insanlar için çok iyi bu” dedim. O bir insandı, dünyaya geldi ve biz Onunla eşitiz (enkarnasyonlarla siz eşit değilsiniz). Yani sizin verdiğiniz isimle, huşu ve bu inanç onun içine girmemiş. Biri kalkıp sizin İsa ile eşit olduğunuzu, Muhammed Sahip ile eşit olduğunuzu, bütün bu Deitylerle eşit olduğunuzu düşünmeye başlar. Burada olduğu gibi, insanlar İsa’nın yaşamı etrafında nasılda oynuyorlar. Kendilerine Hıristiyan diyorlar ve hiç bir şekilde Onun yaşamına saygıları yok çünkü bu Onun bahsettiği hale geliyor. O tüm bu saçmalıklardan bahsetmedi. İkinci olarak da, biz saygı göstermiyoruz, kalplerimizde huşu yok, O evren üstüne evren yaratmış birisidir. Ve Onunla karşılaştırılınca biz neyiz ki! Onun üzerine oturuyoruz, sanki… İnsanlardaki ego nedir, ego baloncuklar gibidir. Tabii ki O, Brahma Tattwa’nın kendisinden, Tanrısal sevginin kendisinden, yapılmıştı, O öldürülemezdi. Üstelik O, Krishna’dan sonra doğmalıydı çünkü Krishna “Tanrının bu ilahi gücü ölmez. Bu öldürülmedi”, demişti. O sadece bunu kanıtlamak için, bu formu aldı, İsa ‘nın bu tam olan formu dünyaya geldi. Ama insanları bilirsiniz, onların hiç bir şeyi görecek gözleri yoktur. Onlar bir mücevherin ne olduğunu bilirler, kıymetli bir elbisenin ne olduğunu bilirler ama Onun bu dünyaya gelmesinin ne kadar değerli bir şey olduğunu bilemezler. Şimdi şunu düşünün. Durum korkunçtu. Hiç kimse Read More …