Diwali Puja 1998

Novi Ligure (Italy)

Feedback
Share
Upload transcript or translation for this talk

Diwali Puja. Novi Ligure (Italya), 25 Ekim 1998.

Çok sevinçliyim, gerçekten, hepinizin bu gün Diwali Pujayı kutlamak üzere burada olduğunuzu gördüğüm için. Bizler Portekizde olmalıydık ama bu öyle olmadı, bu yüzden de buradayız. Diwali puja çok küçük bir puja, fakat son derece önemlidir.

Diwali de ilk önce, birinci gün aile için bir şeyler satın alırlar, belki bazı pişirme kapları, evin hanımı için bir mücevher veya bunun gibi bir şeyde olabilir, çünkü bu ev hanımının günüdür ve bu gün, ev hanımlarının günü olarak kutlanacaktır, demeliyim ki, bu ona saygıdır.

Bir sonuç olarak, biliyorsunuz, Hindistan da şimdi bile, ev kadınlarına çok saygı gösterilir. Gerçekte her yerde onlara saygı gösteririlir. Şaşarsınız, devlet resepsiyonlarının protokolünde bile, her yerde, eş-hanım çok önemlidir ve onun nerede oturduğu, pozisyonunun ne olduğu çok önemlidir. Bu gün bile, modern ve gelişmiş ülkelerde de, ev hanımına karşı gösterilen özel bir saygı vardır. Ev hanımı eğitimli olmayabilir. O çok basit bir kadın olabilir, çok modern biri olmayabilir.

Londra`da bir tecrübem oldu. Orada hepimizin davet edildiği bir programımız vardı ve Delegasyon başkanının, onun hanımı kayıptı. Bu nedenle Bana, “O nerede? Çünkü ona reserve bir koltuk var, onun orada oturması gerek” dediler. Bende: “Bilmiyorum, onu görmedim, orada bir yerde olmalı” dedim. Başlamadan hemen önce, bekleme odasına gittim ve şaşırdım, o kadın bekleme odasında oturuyordu. Ben: “Burada ne yapıyorsunuz? Herkes sizi dışarıda bekliyor” dedim. Bunun üzerine o: “Benden burada oturmamı istediler” dedi. Ben dışarı çıktım ve onlara: “Şimdi, burada oturuyor. Neden onu kendi koltuğunda oturması için davet etmiyorsunuz?”. “O, onun eşi mi?” Ben de: “Evet, tabii ki, onun eşi” dedim. “Biz onun, sekreter olduğunu düşündük” dediler. Bende: “Sizi böyle düşündüren ne?” dedim. “Bu bayan, bakın, çok modern fikirli, çok gösterişli modern bir kıyafet giyiyor ve tüm bu şeyler…” Ve herkes bu bayan olsa olsa, en fazla sekreterdir diye düşündüler. Bu nedenle de onu bekleme odasına oturttular, görüyorsunuz.

Yani, bir ev hanımının uygun şekilde, onurlu bir şekilde giyinmiş olması beklenir, bir sekreter veya sadece ofiste çalışan herhangi birisi gibi değil. Çünkü hoşlansan da, hoşlanmasan da, eşinin en yüksek seviyeli kişi olduğu kabul edilir. Fakat o saçlarını kabartmış, takılarına ve ondaki herşeye kıyasla çok pahalı bir yerde bulunuyordu. Zavallı şey, geldiği zaman onu tuvaletin yanındaki bekleme odasına yerleştirdiler. İşte bu budur.

Yani bir ev hanımı, o ev halkının haysiyetidir. Sadece bu da değil, o bu ülkenin bütün kültüründen sorumludur, bu ülkenin tüm kültüründen. Onlar kültürü temsil ederler. Hindistan`da olduğu gibi, filmlerde her tür komik komik kıyafetler göstermeye başladılar ancak Ben bunları giyen bir ev hanımı görmedim. Hiç kimseyi görmedim. Gerçekte bu böyle değil, bu sadece filmlerde var, onun saygın olması gereklidir, o çok haysiyetli olmalı ve o çok şerefli bir şekilde davranmalıdır.

Söylemeliyim ki, Lal Bahadur Shastri isminde bir Başbakanımız oldu. Eşi kesinlikle eğitimsizdi çünkü Shastriji hapse girdi ve karısı eğitim alamadı. Çok basit, sıradan bir kadındı ve Fransaya gittiler. O zaman, bu Mr. de Gaulle vardı. Kendisi başkandı ve onun karısı da bir diğer çok sade hanımdı. Bu yüzden, Shastriji karısına, “Mrs. de Gaulle`e veda ettiğimiz zaman ağlamayacaksınız, şimdi yakın arkadaş olduk” dedi. Tanrı biliyor ya, o Fransızca bilmiyor, diğeri de Hintçe bilmiyordu. Fakat bir şekilde her ikisi de, ev kadını seviyesinde sıkı dost oldular ve kocası onu ağlama diye uyardığı an ne oldu, ayrılmaları gerektiği zaman ağlamaya başladılar. Bu yüzden Shastriji: ”Ben size ağlamamanızı söyledim” dedi. Karısı da cevaben dedi ki: “Bu, o hanım. Bu Fransız hanım ağlamaya başladı, ben ne yapabilirim ki? Benim de onunla birlikte ağlamam gerek!” Yani bakın, bu ev hanımlarının bir tür büyük kolektivitesi, bunun çalışması gerek. Onların ortak problemleri var, onların çocuklarına katlanmaları gerek, ev halkına, her şeye bakmaları gerek. Demek istiyorum ki, ev hanımlarının bir çok ortak problemleri var ve ev kadınları tüm bu küçük küçük şeyleri bilirler.

Erkekler, en azından Hindistan`da, çok fazla bilmiyorum, sanıyorum havada uçuyor onlar. Yani, kadınların küçük küçük şeylere saygı göstermek konusunda daha fazla duyarlılıkları var, onlar oldukça farkındalar. Erkeklerin böylesi komik hatalar yapmaları, bazen bu çok ilginç. Çünkü erkekler günlük yaşamın tüm problemleri ile, gündelik hayatla ilgilenmiyorlar. Kadın, ev kadını, bir yandan günlük hayatla ilgilenmek zorundadır, diğer yandan da o çocuklarına, ailesine bakmalıdır. Aynı zamanda, zavallı şey, toplumdan da sorumludur o. O toplumu korumalıdır. Kadınların duyarlı ve olgun olduğu bir ülkede, onların son derece iyi aileleri olmasına, iyi bir toplumları ve iyi çocukları olmasına şaşarsınız. İşte bu yüzden, söylemeliyim ki, Hindistan çok iyi bir toplumu bulunan, çok iyi bir ülkedir. Bu ev hanımlarından dolayı meydana gelmelidir, Kültür söz konusu olduğu zaman, bu önemli bütün tüm işleri yapan evin Gruha Lakshmilerinden dolayı meydana gelmelidir. Bu tür şeyler Hindistan`da çoktur. Ve bununla, ne görürsünüz, insanlar ev kadınına saygı gösterirler. Yani, ev kadınına saygı göstermek Sahaj kültürümüzde en önemli şeydir. Fakat bu, kadınların domine etmeye çalışmaları, sorun çıkarmaları ve kocaları ile kavga etmeleri anlamına gelmez. Bu, toplumda ev kadınının çok önemli bir pozisyonu olması, ona sadece bir Devi gibi davranılması anlamına gelir. Ancak onun kendisi de, bir Devi olmalıdır. Ona bir paspas gibi davranırsanız, o zaman çocuklar asla ona saygı duymayacaklardır. Eğer siz ona uygun şekilde saygı göstermezseniz, çocuklar anneye saygı göstermeyecektir ve annenin de çocuklar üzerinde etkisi olmayacaktır. Bir sonuç olarak çocuklar bocalarlar ve annenin saygı görmediği toplumlarda veya ülkelerde çocukların son derece domine edici, öfkeli olduklarını ve korkunç şekilde kolektif olmadıklarını görürsünüz.

Yani, şu çok önemlidir, bu gün, biz buna “Dhanteras” deriz, on üçüncü gün, karınız için bir şeyler satın almalı ve ona hediye olarak bir şeyler vermelisiniz. En azından, ona olan saygınızı göstermek için mutfakta kullanılabilen bir şeyler veya küçük bir kap satın almalısınız. Anneye saygı gösterilmeyen ailelerde, çocuklar son derece baş belası olurlar ve tüm ailede acı çeker. Her nerede evlenirlerse, onlara her ne olursa olsun, erkekler eşlerine asla olması gerektiği gibi saygı göstermedikleri şeklindeki hatalarını anlamalılar. Eğer çocukların önünde ona bağırırlarsa, eğer çocukların önünde hiç saygı göstermezlerse, çocuklar anneye asla saygı gösteremezler. Bu bir şeydir …. Sizin için tüm ev işini yapan, size, ailenize bakan, hiç bir şey talep etmeyen kadına bunu yapmak kriminal bir şeydir.

Eğer sadece onların nasıl baş belası olabildiklerini anlamak isterseniz, onları politikada görebilirsiniz. Politikaya girdikleri zaman, tüm erkekleri alt üst ederler ve bir kadın onları uygun bir duyarlılığa getirebilirler çünkü onların duyarlılıkları evleri ve aileleridir. Eğer kadınlara aile içinde saygı gösterilmezse, onlar ailenin dışına çıkarlar ve hayal bile edemeyeceğiniz bir şekilde davranırlar. Çok şeyi açığa çıkarmalı, çok acı çekmelidir fakat o aile içinde saygı görmelidir.

Bu çok, Gruha Lakshminin çok önemli bir mesajıdır.

Sonra ikinci gün, Narakasura adındaki bu korkunç rakshasanın öldürüldüğü gündür. Her zaman tüm öldürmeler Shaktinin gücü ile yapıldı. Bu Narakasura, bir çok kişiye işkence etmiş ve bir çok kurnazca iş yapmış olan bir adamdı. Çok kalleş, kurnaz bir adamdı ve onu öldürmek imkansızdı. Ama sonra, şöyle veya böyle, özel bir gücün yükselişi ile, bu Narakasura öldürülmüştü. Bu, …. diğer gündü, dördüncü gün, Narakasura öldürülmüştü. Onlar derler ki, o öldürüldüğü zaman, cehennemin kapısı kapalı değildi, bu yüzden insanlar banyolarını sabah erkenden yapmalılar. Fakat Ben bu görüşte değilim, o gün, eğer kapı açıksa, banyo yapmamak daha iyi, bu adam tümüyle Narak`a konana dek yataklarınızda olun, sizler ondan rahatsızlık duymamalısınız. Narak cehennem anlamına gelir ve onu cehennemden ihraç ettiler ve onu öldürdüler.

Sonuncusu en iyisidir, Shri Rama ve erkek kardeşi Bharat`ın buluşmasının olduğu yerdir. Shri Rama, babasına itaat ederek hapse gitti, ondört yıl için. O hapiste değildi ama dediğim gibi, O ormana gitti. Bu bir tür hapisti sadece çünkü O saraylarda yaşardı ve babası tarafından ormana gönderildi. Gelini de, demek istiyorum ki, kendi karısı ve kardeşi de, hep birlikte büyük acılar çektiler. Tüm Ramayana öyküsünü biliyorsunuz. Saraylarda yaşayan çocuk, ormana gitmeliydi ve O bir kral olacakken korkunç şartlarda yaşadı, bu çok fazla. Fakat Sita onunla birlikte gitti ve Onu destekledi. Ve sonunda bu oldu ve bu Ravana gelip Sita`yı aldı götürdü. Ama Shri Rama, Ravana ile savaştı, onu öldürdü ve karısını geri getirdi. Kendi başkentleri olan Ayodhya`ya geri döndükleri zaman, büyük bir şenlik vardı. Ve Bharat, erkek kardeşi, O kardeşine çok bağlıydı ve ülkeyi paduka ile yönetti, derler ki, bir tür sandal ağacı chappalları kullanırlardı, kardeşinin. O, bunu tahtın üzerine koydu ve yönetti. İşte bu şekilde, Bharatmelak, Bharat ve Shri Rama`nın buluşması kutlandı ve bu aynı zamanda Onun kral olarak taç giydiği zamandı. Yani, bu zaman önceydi, binlerce yıl önce, bu şey oldu, bu şenlik çok anlamlıdır. Doğru kral, kendi tahtını alıp hüküm sürer. Gördüğü tüm adaletsizlikler ve her tür vahşet Onun yaşamı ile tamamen bitti ve işte Diwali bu yüzden önemlidir.

Son gün, Tanrıça Lakshmi`ye ibadet ederler çünkü bu Onun kutsamalarıdır, O bu güzel buluşmaları meydana getirdi ve Ona işte bu yüzden ibadet ederler, Lakshmi, gibi. Fakat içimizde dokuz çeşit Laksmi vardır, sanırım bir süre önce size anlattım. Şimdi, bu Laksmi pujada, bu odur, sizin Lakshmi`nin kendisine ibadet etmenizdir.

Bu para demek değildir, hiç bir şekilde değil. Paraya ibadet etmek yanlıştır. Fakat, Lakshmi bizimle olan paradır, para ne anlama gelir veya onlarda olan her ne zenginlik varsa bu çok dikkatle harcanacaktır çünkü O, çok değişkendir ve para kayıp gidebilir.

Aksine, sizler hiçbir şekilde cimri olmamalısınız. Cimri insanlarda, Lakshmi mutlu değildir fakat eğer harcamak istiyorsanız, onu doğru şekilde harcamalısınız, aksi halde para yanlış şekilde harcanır.

Lakshmi yaratıldığı zaman, sizler, siz biliyor olmalısınız, O denizin çalkalanmasından meydana geldi. Onun dört eli vardı, bir el vermek içindi, O cömerttir, O verir. Bunun gibi O verir ve bir elle O kutsar. Onun iki eli vardır, biri vermek ve kişiyi kutsamak içindir. Bu çok önemlidir, birisine bir şey verdiğiniz zaman, siz bunu unutup, bu kişiyi kutsarsınız. Siz sadece para vermezsiniz, bu kişiyi kutsarsınız da.

Diğer iki elde, pembe renkli iki lotus vardır. Pembe sevginin rengidir ve parası olan bir kişinin sevgi dolu bir evi olmalıdır. Eve gelen her misafire saygı gösterilmelidir. Ona sanki Tanrıymış gibi muamele edilmelidir. Hindistanda yabancılara nasıl davrandıklarını fark etmiş olmalısınız. Onlar için yabancı, Tanrı anlamına gelir. Burada yabancılar kötü bir kelimedir fakat Hindistan da bu çok saygındır. Eğer bir yabancı iseniz, bu siz Tanrısınız anlamına gelir. Onlar size nasıl baktılar, bunu Hindistan da biliyorsunuz. Nedeni budur, bu Hindistanın temel kültürüdür, misafir olan herkes, o kişi herhangi bir şey olabilir, eğer o bir misafir ise, o zaman oan bir Tanrı gibi muamele edilir. Diğer ülkelerde, bu sadece tam tersidir, biliyorsunuz. Eğer bir yabancı iseniz, o zaman insanlar bu kişi ile konuşmanın bile uygun olmadığını düşünürler. Böyle bir mantelitenin nasıl olduğunu bilmiyorum. Fakat Sahaja Yoga da değil. Sahaj Yogiler böyle değiller. Onlar misafirlere çok iyi davranırlar. Onların birbirleri ile ilgilendiklerini duydum ve hoş bir şekilde kolektifler.

Yani işte bu lotusun ne anlama geldiğidir, o sevgi dolu bir evdir. Dikenleri bile olan bir böcek gibi, o lotusa geldiği zaman, lotus açılır ve böcek onun içine girip, hoş ve rahat bir şekilde uyur. Böcek bile rahatsız edilmez. Eğer parası varsa, işte kişi bu şekilde muamele etmelidir. Ama burada şimdi dünyada bulduğum şey ne, eğer paranız varsa, kendiniz bir böcek gibi olursunuz. O kadar dikenler ve korkunç fikirlerle doludur ki, o kadar aşağışayıcı ve kendi sonu olmadığını düşünür. Bu sadece şaşırtıcıdır, bizim onlara para vermemiz gereklidir, Lakshmi`nin formu, Lakshmi Swarupa, onlar şeytan gibi olurlar ve hatta onların başka insanlara muamele etme şekilleri bundan da kötüdür.

Yani, Tanrıçanın formunun anlamı bunlardır fakat en iyisi şudur, O sadece lotus üzerinde ayakta durur, bu kimse üzerinde baskı yok anlamına gelir. O kendi üzerinde var olur, baskı yoktur. O kimseye baskı yapmaz. O sadece kendi üzerinde ayakta durur. Tüm ağırlığı ve tüm denge Onun kendi asaleti üzerindedir. Bu bir Lakshminin olması gereken yoldur. Ve işte bu nasıl iyiyse, şimdi insanların finansal krizlerin ve her tür krizlerin olduğu ülkelerdeki şeyler düzelecek. İnsanlar neşe duyacaklar, onlar paralarından keyif almazlar, hiçbir şey. Keyif almazlar, bu sadece saldırganlık ve bir şeylere, çok pahalı şeylere sahip olmaya dair komik fikirleri ve sizlerin tasarımcı işi dedikleriniz. Sanıyorum, bu tasarımcılar anti Lakshmiler, şu ki onlar geldiler çünkü onlar tüm paranızı güzelce çekip alırlar ve tüm paranız ziyan olur. Eğer böyle değilse, o zaman da insanlar zamparalığa veya içki içmek gibi müsrifçe alışkanlıklara gidiyorlar. Onlar gerçekten Lakshminin kutsamaları diyebileceğimiz hiçbir şey yapmıyorlar.

Şunu hatırlamalısınız ki, birilerine bir şeyler vermek istediğiniz zaman, bunu bütün kalbinizle yapın, Lakshmi Prasadayı meydana getiren böylesi bir full kalple yapın bunu. Bu olmalı, aksi halde birine hediye vermenin ne yararı var? Bakın, çok komik insanlar var, biliyorsunuz, çok dar bir bakış açısı ile hediye verenler. Fakat onlar hediye vermeye çalışırlar, Japonya`da olduğu gibi, size böyle büyük bir hediye verirler. Siz açmaya devam edersiniz ve açarsınız ve açarsınız, ta ki bir kibrit kutusu ile karşılaşana dek. Kibrit kutusunda, kibrit kutusunun içinde, iki tane alırsınız, diyebilirsiniz ki, küçük ezilmiş çubuklardan yapılmış bebek benzeri iki tane şey. Buna bakmaya başlarsın, “Bu ne? Neden bu kadar büyük bir tasarım?” Çok şaşırtıcı. Ama onlar çok basit insanlar, başka türlü, çok basit.

Oraya gittiğimiz zaman, bize dediler ki, her nereye gidersek, bilirsiniz, yağmur yağdığı zaman girdiğiniz bir dükkan bile size bir hediye verecektir. “Şimdi”, Ben dedim ki, “Bu ne? Neden bunun gibi bir hediye veriyorlar?” Tercüman olan bayan dedi ki: “Onlar sizin bir kraliyet ailesinden geldiğinizi düşünüyorlar.” Ben dedim ki: “Bizim kraliyet ailesinden olduğumuz onlara düşündüren şey nedir?” “Çünkü siz kuaföre gitmiyorsunuz.” Ben dedim ki: “Gerçekten mi?” “Evet. Japonya`da, kraliyet ailesi asla kuaföre gitmez.” Bende: “Onların kuaföre gitmediklerini bilmiyordum.” “İşte bu nedenle onlar sizin kraliyet ailesinden olduğunuzu düşünüyorlar.”

Sadece düşünün, insanların saç yaptırmak ve tüm bu şeyler hakkında ne fikirleri var. Fakat Hindistan`da, bu yerlerde, bir kadın saçını uygun şekilde taramak zorundadır. Etrafta dolaşan bir hippi gibi görünmemelidir, biliyorsunuz. Çünkü hala bir tür “hippie-ism” e inanan insanlarımız var ve onlar saçlarını bu şekilde kullanırlar.

Kadınlar, size anlattığım gibi toplum içinde çok büyük bir rol oynarlar, Her ne şekilde giyinirse giyinsinler, her ne şekilde yürürlerse yürüsünler. Çocuklarda, baba yerine, daha çok anneden alırlar. Bazen babadan daha da fazla olabilirler fakat gerçekte tüm rafine edilmiş şeyler anneden alınır. Yani, nasıl giyineceklerini, nasıl yaşayacaklarını anlamak daha çok bayanlar içindir.

Bu günlerde, Ben Londra`ya gittim ve Hintli bir Sahaja Yogiye sordum: “Şimdi moda ne?” Bunun üzerine, o dedi ki: “Jipriya”, Marathi dilinde. Jipriya, eğer saçlarınızı böyle yaparsanız, anlamına gelir. Bakın, Hindistan`da, eğer saçlarını böyle yaparsan, anne diyecektir ki: “Şimdi, jipriyalarını düzelt, çünkü saçlarınızı böyle yaparsanız, gözleriniz şaşı olabilir.” Fakat saçlarınızı böyle yapmak moda, bakın, bazen çok fazla saçların üzerinde de. Yani, bu bir jipriya modası. Ve bu oldukça yaygın, herkeste, saygın hanımlar da. Mrs. Thatcher hariç, herkes bu tür bir şey yapıyor. Mrs. Thatcher`in bundan nasıl kaçınabildiğini bilmiyorum!

Ancak kadınlar bir şey yapmak isteyen birilerinin ardından gitmemelidir. Bu çok aşağılık çünkü bu moda, işte bu yüzden yapıyorlar. Bu moda, bu yüzden de onlar bunu yapıyorlar. Bu şekilde yapmak ve moda yapan bu insanların elinde oyuncak olmak kesinlikle aptalca çünkü sizler bağımsızsınız, sizler kendi şahsiyetinizde ayaklarınız üzerinde durmalısınız, şeyler hakkındaki kendi anlayışınız üzre ayaklarınız üzerinde durmalısınız. Yüzlerinizi mahfetmek yerine kendi saygınlığınızla, kendi anlayışınızla onları düzeltmeye çalışmalısınız.

Şimdi, bu daha çok kadınların üzerindedir. Söylediğim için üzgünüm, onların neyi anlamaları gerektiği, onların ne olmaları gerektiği, onların nasıl olmaları gerektiği şeklinde Lakshmi Puja, daha çok kadınlar üzerindedir. Ben her zaman size söyledim, bir kadının saygın olması, bir erkekten çok daha fazla gereklidir. Erkek aptal olabilir, önemli değil, bakın, çok önemli değil fakat kadınlar duyarlı ve saygın olmak zorundalar. Ve erkekler, oldukları gibi, çok fazla bilmezler sizinde çok iyi bildiğiniz gibi, zavallı şeyler, biliyorsunuz [güler],. Onlar sadece üniversitelerde eğitildiler, fakat pratik taraf söz konusu olduğunda, onlar hiçbir şey bilmezler. Yani, kişi bu konuda kötü hissetmemelidir. Demek istiyorum ki, erkeklerin nasıl hatalar yaptıklarını görmek çok keyiflidir ve sonra onlar: “Hayır, hayır, Ben bunu biliyorum, ben şunu biliyorum…” demeye devam ederler. Ve onlar hiçbir şey bilmiyorlar. [Güler]

Yani…. Fakat erkek asla: “Ben bilmiyorum” demez. Bakın, bu onun karakteri. Tamam, siz şunu bilmelisiniz ki, o hiç bir şey kastetmiyor çünkü o gerçekten hiçbir şey bilmiyor [Güler]. Sanatta da, erkeklerin sanat hakkında çok şey bildiklerini zannetmiyorum ve onların bir tarafı estetikte kayboluyor. Zavallı şeyler, her yerde tek tip elbise giyerler, sadece tek tip elbise yaparlar ve bunu yapıp her yerde giyerler. Onlar hiçbir şey talep etmezler. Ama kadınlar artistiktir ve eğer bizim Hintli kadınlarımız sari giymeyi bırakırlarsa ve jean giyerlerse, köylüler nereye gidecekler?

Çünkü onlar sarilerle yaşarlar, tatillerde ve bunun gibi şeylerde giyerler. Yani Hindistan`da tüm bu kıyafetleri kullanıma sokmak mümkün değildir. Okulda belki ama daha sonra hepsi bırakırlar çünkü sarileri severler. Yani sariler hala var ve olmaya devam edecekler çünkü çok artistikler, çok güzeller. Bir sari bir diğerine benzemez. Yani güzellik fikri ve sanat fikri erkeklerde değil daha çok kadınlardadır. Ve böylece, kişi bunu görmelidir, eğer erkekler bilmiyorsa önemli değil fakat sizler evlerinizi kesinlikle artistik hale getirin, söylediğim gibi, evi lotus gibi rahat bir hale getirin. Bu böyle olmalı.

Fakat kimi bayanlar çok fazla Hitler gibi olabilirler, bilirsiniz, ev halkı üzerinde fazlaca zorlayıcı: “Bu böyle olmalı, şu böyşe olmalı…”, erkeklerin hayatının kesinlikle sefil bir hale getirerek. Evine gazete taşıyan bir kişiyi biliyorum. Ben dedim ki: “Neden bunu sürekli taşıyorsun?” O dedi ki: “Her ne zaman oturursam, önce gazeteyi koyar sonra oturum.” “Neden?” “Çünkü biraz kirletirsem, karım bana bağırır.” Ben dedim ki: “Neden?” “Çünkü o lekelenmiş hiçbir şeyi sevmez, yani o çok özeldir, ben her zaman yanımda gazete taşırım, nereye oturursam gazeteyi koyarım.” Ben dedim ki: “Bu çok fazla.” O dedi ki: “Sizde bunu yapmalısınız, size söyleyeyim!” [Güler]

Yani bütün bu ev hakkında çok özel olan şey şu ki, bu evde yaşamak imkansızdır. Bir hastahaneden bile daha kötü. Yani kimi kadınlar bu konuda çok özel olabilirler ve çok düzenli olabilirler, olabilir. Fakat normalde kadınlar çok sevecen ve son derece uyumlu olmalılar ve aynı zamanda tüm aile üyeleri ile, herkesle arkadaş olabilmeliler. Bu çok önemli, bizim ailemiz çok büyüktür.

Biz çok büyük bir aileye sahibiz, bir sürü kız ve erkek kardeş ve herkes, her biri diğerinden daha iyi. Herkesin farklı tipte bir parfüme sahip olması çok dikkate değer. Sanırım, bir tür koku onlardaki özgün şahsiyeti gösterir. Buna rağmen, onlar aynı zamanda hoşturlar, çok iyi, çok uyumlu ve çok neşe duyuyorlar. Insanların nasıl birlikte yaşadıkları olağanüstü. Özellikle Rusya`da. Kadınları çok uyumlu ve çok esprili buldum ve her şey ile eğleniyorlar ve yaşamdan keyif alıyorlar. Çok şaşırtıcı. Biz onlar için hediyeler aldık, biz 2000 civarında kişi bekledik fakat orada 16.000 kişi vardı. Yani, biz bu hediyeleri nasıl onlara verebilirdik? Yani, kadınlar zincirlerini çıkardılar ve dediler ki: “Tamam, biz onları erkeklere vereceğiz, biz onlara kulak toplarımızı vereceğiz, tamam!” Onlar, hiç bir şey alamadıkları için kendini kötü hisseden erkekler hakkında şaka yapıyorlardı. Böylesi bir eğlence, bilirsiniz, böylesi bir anlayış çünkü onlar fazla para odaklı değiller sanırım ve çok spiritüel kadınlar. Yani spiritüel bir kadın böyle bir şeye aldırmaz, kendi saygınlığını muhafaza eder, kendisinin spirtüel olduğunu her hareketinde gösterecektir.

Bu çok tatlı bir şey, bilirsiniz. Size söylediğim gibi, bir tarafta, bazen biraz farklı hissedersiniz. Söyleyin, bunu Japonya hakkında söyledim. Fakat Japonya ile aynı, Ben oraya gittiğimde fayanslarını çok beğendim. Yani onlar bir şeyler inşa ediyorlardı. Bu fayansların tasarımını beğendim ve bu yüzden de dedim ki: “Buradan bir tane alabilir miyim?” “Hayır, hayır, önemli değil, biz onu geminize yollayacağız.” Ve gemide, bu fayanslardan gelmiş olan büyük bir yük vardı ve kaptan Bana sordu: “Şimdi, ne yapacağız? Bunun nasıl aldınız?” Onlar dediler ki: “Bunu size getirdiler, bu fayansların tüm çeşitlerinden.” Düşünebiliyor musunuz? Yani, bir taraftan bu ifade etmenin bir yolu, diğer taraftan bu farklı. Yani kişi, birileri size bir şeyler verdiği zaman anlamalıdır, bunun öneminin ne olduğunu siz anlamalısınız ve bu konuda kötü hissetmeyin. Bunun önemi çok büyük olabilir, siz anlamayabilirsiniz. Yani, size bu şeyleri neden verdiklerini sormak daha iyi. Bu bizim hayırlı dediğimiz şeydir, Lakshmi`nin yüce kalitelerinden biridir ve bu hayırlılık olmalıdır. Her ne verirseniz hayırlı olmalıdır. Bazen küçük çocuklarda gördüğüm gibi, yaramazlıktan, bir kerkentele getirip Bana vermeye çalışacaklardır. Demek istiyor ki, bunu yapmak çok hayırlı değil ama bunun hayırlı bir şey olmadığı onlara anlatılmamıştır, bu yüzden böyle yapıyorlar. Bu hayırlı değil, bu Tanrıçayı memnun etmeyecek diye onlara anlatılmadı. Yani şu çok iyi anlaşılmalıdır ki, yanlış şeyler vererek Lakshmiyi aşağılamaya çalışmamalısınız. Eğer bilmiyorsanız, fark edeceksiniz ve bunu uygun şekilde yapacaksınız.

Bu şekilde, bu Diwali şeyidir fakat bunun en büyük mesajı, krallığın Shri Rama`ya verilmesidir. Shri Rama adalet ve hakkaniyetin bedenlenmesi idi ve bu Ona verilmişti. Aynı şekilde, bizlerde minnettarlığımızın ifadesinin, sevgimizin ifadesinin böyle olması gerektiğini hissetmeliyiz, bu bir kişiye Shri Rama gibi bir yücelik sembolü olarak verilmelidir. Bu çok, çok süptil bir şeydir ve kişi bunu anlamaya çalışmalıdır.

Eğer vermek istemiyorsanız, vermemelisiniz. Fakat eğer vermek istiyorsanız, o zaman kime veriyorsanız, o kişiye değecek bir şeyler vermek zorundasınız. Bu Shri Rama`nın davranışlarından almanız gereken derslerden biridir.

O köye gittiği zaman, orada yaşlı bir kadın olduğunu fark etti ve bu yaşlı kadın pratikte tüm dişlerini kaybetmişti. O, oranın yerlisiydi ve Ona biraz … verdi, biz onlara beri diyoruz. O sanki şey gibi, o bir tür meyvedir, küçük meyveler ve dedi ki, “Bak, ben hepsini tattım ve hepsi çok tatlı, çünkü siz tatlı olmayan bir şeyi almamalısınız. Bu yüzden ben onları dişim ile tattım, onları dişime koydum ve tattım, lütfen onları alın.” O onları derhal aldı fakat kardeşi Lakshmana çok sinirlendi, eğer ağzınıza bir şey koyup, sonra bunu birisine vermek isterseniz, bu şey Hindistan da çok hayırlı sayılmaz, bhootish bir şeydir, yapılmamalıdır. Fakat Shri Rama dedi ki: “Asla bu kadar güzel meyveler yemedim. Bunlar en güzel meyveler.” Bunun üzerine karısı dedi ki: “Bana da biraz ver. Sonuçta Ben senin diğer yarınım, bu şeyi Bana vermelisin.” Shri Rama ona biraz verdi. O dedi ki: “Wow! Nedir bu, olağanüstü!” O, bunu yedi ve sonra Lakshmana dedi ki: “Bana da ver, baldız.” Oda dedi ki: “Daha şimdi bu hanıma karşı her tür şeyi söylüyordun. Neden almak istiyorsun?” O dedi ki: “Şimdi, lütfen beni affet, ver bana.”

Yani bakın, bu şunu gösterir, Shri Rama onun sevgisini görebildi, onun ikram ettiği bu meyvelerdeki vibrasyonlarını ve bunları karısına verecek kadar takdir etti ve karısı da ellerini Onunla birleştirdi. Işte bu odur, her ne yaparsanız, bunu sevgi ile yapın. Eğer bunu sevgi ile yaparsanız, onu hayırlı kılmaya muktedir olacaksınız. Fakat eğer sevgi yoksa, sadece kimi niyetlerle bunu yapıyorsanız o zaman bunun bir faydası yoktur. Yani, vermek için orada ne var, Shri Ram gibi, böylesi yüce bir enkarnasyona vermek içindir. O sadece sevgisini düşündü ve Ona verdi. Aynı şekilde sizler çok basit olmalısınız, saf kalpli ve sonrasında yapılacak en iyi şeyin ne olduğunu bileceksiniz.

Yani, bu gün, gerçekte Diwali bitti ve Ben sizlere tekrar ve tekrar mutlu bir Diwali ve çok kazançlı bir yeni yıl dilemek istiyorum.

Tanrı hepinizi kutsasın!

Aynı Lakshmi, siz paranın değerini anladığınız zaman Mahalakshmi olur. Siz doyduğunuz zaman, usandığınız zaman, içeriden bağımlı olmayan hale gelirsiniz, sonrasında Lakshmi`nin yeni bir formu öne çıkar, bu Mahalakshmi`dir. Bu sizi daha yukarıya ve daha yukarıya çıkaran, spiritüel uyanış olan güçtür.

Sizler gördünüz, çok zengin olan tüm ülkelerde, onların Gerçeği aramalarının gerektiği şeklindeki bu arzu başladı. Onlar Gerçeği bulmalılar ve işte bu yüzden hepiniz buradasınız. Bu Mahalakshmi gücünün sizde çalışmaya başladığı, sizlerin Gerçeği aradığınız ve gerçeği ararken Sahaja Yogaya geldiğiniz anlamına gelir. Yani, bu Mahalakshmi sizin içinde çok önemlidir. Biliyorsunuz, Kholapur`da, Toprak Anadan doğan bu Mahalakshmi tapınağı var. Fakat onlar kendileri, bu tapınakta neden “Jogawa” şarkısı söylediklerini bilmiyorlar. Biz buna, “O Ambe, uyan!” diyoruz. Ambe, kundalinidir. Siz onların neden bu tapınakta kundaliniyi yükseltecek olan “Jogawa” şarkısını söylediklerini anlayabilirsiniz.